İstanbul Şubelerimiz, Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği (TÜMRAD-DER), Dev Sağlık-İş ve İstanbul Tabip Odası İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi Acili önünde radyoloji çalışanlarının sorunlarına ve taleplerine dikkat çekerek, “Kanser olmak istemiyoruz. Sağlığımızdan ve haklarımızdan vazgeçmeyeceğiz” açıklamasında bulundu.
Radyoloji Bölümü önünden alkışlar ve sloganlar eşliğinde acil önüne yapılan yürüyüşün ardından gerçekleştirilen ve açılış konuşmasını Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İş Yeri Temsilcimiz Aydın Erol’un yaptığı eylemde İstanbul Tabip Odası adına Ercan Türeci, Dev Sağlık-İş adına Erdoğan Demir, İstanbul Şubelerimiz adına ise İstanbul Şişli Şube Eş Başkanımız Abuzer Aslan birer konuşma yaptılar.
Ortak açıklamayı yapan TÜMRAD-DER Genel Başkanı Heybet Aslanoğlu şöyle konuştu: “Yarın 8 Kasım Dünya Radyoloji Günü. Bugün X ışınlarının Alman Fizikçi Wilhem Conrad RONTGEN tarafından keşfedildiği gün. 8 Kasım tüm dünyada ve ülkemizde Dünya Radyoloji Günü olarak kutlanıyor. Biz de iş yerlerimizde bugünü bayram havasında kutlamayı çok arzu ederdik. Ancak ne yazık ki biz bugünü bayram havasında kutlayamıyoruz. Çünkü canla başla çalışmamıza rağmen radyoloji camiası olarak birçok hak kayıplarına uğruyoruz. Hak kayıplarımız sadece ekonomik kayıplar ile sınırlı kalmadı özlük haklarımızda kayıplar ile karşı karşıya kaldık. Hukuksuzluk en az radyasyon kadar tehlikeli ve öldürücüdür. Bildiğiniz üzere yaklaşık iki yıldır pandemi ile mücadele ediyoruz. Bu mücadelenin ön saflarında yer alan radyoloji teknisyenleri diğer tüm sağlık emekçileri gibi bizler bir alkıştan daha fazlasını beklerken ekonomik ve sosyal haklarımızda, çalışma koşullarımızda iyileştirilmeler beklerken bütün bu özverili çalışmalar yok sayılarak kanunlarla düzenlenmiş haklarımızın en önemlisi de ŞUA izni hakkımızın elimizden alındığı bir süreci yaşadık. Son bir yılda yaşadığımız hak kayıplarımız. Radyoloji teknisyenlerini personel eksikliğinden dolayı fazla nöbet tutmaya zorladılar. Sağlık Bakanlığı Danıştay henüz nihai kararını beklemeden hukuksuz bir şekilde beş yıl boyunca tutulan bu nöbetlerin ücretlerini faizi ile geri istedi. Arkadaşlarımıza 5 bin ile 40 bin arasında borçlar çıkarıldı. Ödeme yapamayan meslektaşlarımız icra ve hacizlerle karşı karşıya kaldı. Bu durum hukuksuz olduğu gibi vicdanları yaralayan bir durumdur. Bu uygulamadan derhal vazgeçilmesini istiyoruz. Bizlere yapılan hukuksuzluk sadece bununla sınırlı değil. 25 Haziran 2021’de bir gece yarısı Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile radyoloji çalışanlarının şua izni haklarını düzenleyen, radyoloji departmanlarının ve röntgen cihazlarının sahip olması gereken standartları ve özellikleri düzenleyen Radyoloji Radyom ve Elektrikle Tedavi Müesseseleri Hakkında Nizamname’nin yürürlükten kaldırıldığını öğrendik. Meslek örgütlerine, derneklere ve sendikalara haber vermeden radyasyon alanında çalışan radyoloji teknisyeni, radyolog hekim, medikal fizikçi, nükleer tıp uzmanı, radyoterapi teknikeri, radyoterapi uzmanlarından ve hemşirelerden oluşan 60 bin civarında sağlık emekçisinin özlük haklarını düzenleyen bir mevzuatın yürürlükten kaldırılarak bir yıl sonra yerine getirilen yönetmelikle ŞUA izinlerimiz kısıtlandı birçok radyasyonla çalışan meslektaşımızın bu izin hakları ellerinden alındı. Bizler sağlık emek ve meslek örgütleri olarak radyoloji teknisyenleri ve radyasyon ortamında çalışan diğer sağlık emekçilerinin hak kaybına uğramasını, haklarının ellerinden alınmasını asla kabul etmiyoruz. Çünkü radyasyon riski altında çalışan radyoloji çalışanları olarak bizler kanser dahil birçok hastalıklarla karşı karşıya kalıyoruz. Önce çalışma saatlerimizi artırdınız. Radyasyon ile çalışan personelin yıpranma denilen fiili hizmet sürelerini 90 günden 60 güne düşürerek özlük haklarını tırpanladınız. Sağlıkta Dönüşüm Programı ile radyoloji görüntüleme hizmetlerinin büyük bir bölümünü özelleştirerek hizmet alımı adı altında taşeronlara verdiniz. Buralarda çalışan sağlık personeli radyoloji çalışanlarının ekonomik ve özlük haklarını taşeronlar eliyle gasp ettiniz. Kamuda çalışan tüm işçilere kadro verdiniz görüntüleme hizmetlerinde çalışanları taşeronlar istemiyor diye kadro dışı bıraktınız. Çünkü sizler hiçbir zaman sağlık çalışanlarının yararına ve toplum sağlığını önceleyen bir çalışma yapmadınız. Taşeron lobilerinin ve şehir hastanesi tüccarlarının istek ve talepleri doğrultusunda yanlış uygulamalarda ısrar ettiniz. Endişeliyiz! Çünkü her bir mevzuat değişikliği ile birçok hakkımız ya kısıtlanıyor ya da tamamen kaldırılıyor. Şua izinlerimiz ve yıpranma denilen fiili hizmetlerimizin kaldırılması demek bizlerin daha fazla radyasyona maruz kalması ve kanser olmamız demek. Bizler sağlığımızdan ve haklarımızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Tüm sağlık çalışanları gibi ekonomik kayıplarımız oldu. Pandeminin kahramanları olarak ilan ettikleri biz sağlık çalışanları ekonomik haklarımızda iyileştirme beklerken bizleri yoksulluk sınırı altında sefalet içinde yaşamaya mahkum eden artışlar yapıldı. Bizler tek kalemde insanca yaşanacak ve emekliliğimize yansıyacak temel ücret artışı beklerken çıkarılan Ek ödeme yönetmeliği ve getirilen teşvik sistemi biz sağlık emekçilerini ayrıştırmış, iş barışını bozmuş ve hiç kimseyi memnun etmemiştir. Sağlık Bakanı Sn. Fahrettin Koca’ya sesleniyoruz. Sizler çıkardığınız yönetmelikler ve yanlış uygulamalarınıza inat bizler hekimler, hemşireler, teknisyenler, temizlik işçileri ve tüm sağlık emekçileri ayrışma yerine dayanışmayı büyütüyoruz. Kararlıyız. Bu yanlış uygulamalar düzeltilinceye kadar mücadeleyi ortaklaştırarak sürdüreceğimizi bir kez daha haykırıyoruz.
- Sağlık Bakanlığı ivedilikle yürürlükten kaldırılan mevzuatların yerine tüm tarafların (radyologlar, radyoloji teknisyenleri, fizikçiler, nükleer tıp uzmanları, sendikaları ve meslek örgütlerinin) görüşlerini alarak yeni bir düzenleme yapmasını,
- Radyasyon ile çalışan sağlık personelinin şua izinleri, fiili hizmet ve çalışma süresi gibi kanunlarla düzenlenmiş haklarının aynen korunmasını,
- Radyoloji alanında personel eksikliğini gidererek iş yükünü azaltacak şekilde istihdam yapılmasını,
- Taşeronluk uygulamasına son verilerek görüntüleme hizmetlerinde çalışan radyoloji çalışanlarına güvenceli kadro verilmesini,
- Teşvik sistemine son verilerek tek kalem ve insanca yaşanacak temel ücret artışı yapılmasını talep ediyoruz.”