İstanbul Aksaray Şubemiz Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi Önünden Seslendi: Hayat Gerçek, TÜİK Enflasyon Rakamları Yalan!

Facebook
Twitter
WhatsApp

İstanbul Aksaray Şubemiz 4 Temmuz günü Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi Acil Servisi önünde “Hayat gerçek, TÜİK enflasyon rakamları yalan” açıklaması yaptı.

Hastane önünde yapılan eylemde şubemiz adına açıklama yapan Aksaray Şube Eş Başkanımız Şener Sevgi şöyle konuştu: “Tarihimizin en karanlık, en zorlu süreçlerinden birisini yaşıyoruz. Akaryakıt ürünlerinden gıdaya, doğalgazdan elektriğe, ekmekten suya devam eden zam sağanağında bir gün aldığımızı ertesi gün aynı fiyattan alamaz hale geldik. Her güne yeni bir zam haberi ile başlıyoruz. Şükretmemiz, sabır göstermemiz isteniyor, bizlerin yaşamı her geçen gün daha da çekilmez hale gelirken, müttehitler, bankalar, parası olanlar karlarına kar katıyor. Haziran ayında 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı 20 bin 818 liraya, açlık sınırı 6 bin 391 lira olmasına rağmen Türk-iş başkanı utanmadan asgari ücretin 5500 olmasını olumluyor, aile fotoğrafı çektiriyor. Evet, iş için, ekmek için, özgürlük için dişe diş bir mücadele yürütmek gerekiyor. Sendikaların üst yöneticileri bildiğimiz nedenlerden suskunluk içindeler. Bazen kuru ve kısa demeçlerle işi geçiştirmeye çalışıyorlar. Ama artık mızrak çuvala sığmıyor. Çarşı pazar yanıyor, temel gıda maddelerinin yanına yaklaşılamıyor, evde ocağa, elektrik düğmesine yaklaşmaya korkuyoruz, ulaşım, ev kiraları karşılanamayacak boyutlara ulaştı. İstanbul Ticaret Odası 2021 Haziran ayına göre 2022 Haziran ayında yaşanan fiyat değişimlerini gösteren bir önceki yılın aynı ayına göre değişim oranını Ücretliler Geçinme İndeksini yüzde 94,19 olarak açıkladı. Bağımsız Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) bugün enflasyonu yüzde 175,55 olarak açıklarken, TÜİK yine aldığı talimatla enflasyonu yüzde 78,62 olarak açıkladı. TÜİK İşçilerin, emeklilerin, memurların cebinden çalmaya devam ediyor. Bizim her gün çarşıda, pazarda, mutfakta yaşadığımız gerçek enflasyon ise TÜİK resmi enflasyonun en az iki katına ulaştı. Gittikçe ağırlaşan koşullarda sadece 6 milyon kamu emekçisi ve emeklisi olarak bizler değil, adeta tüm ülke “Geçinemiyoruz!” diye feryat ediyor. Bu noktaya birden bire gelmedik. %1’lik kesimin yani patronların, sermayedarların, zenginlerin çıkarlarını korumak, onların servetlerini artırmak pahasına fatura yıllardır bizlere, %99’a kesildi. Birbirinin kopyası, ülkenin kaynaklarının, bizlerden alınan vergilerin sermayeye rantiyeye, faizden beslenenlere, savunma ve güvenlik adı altında silahlanmaya ayrıldığı bütçelerle fatura hep bize kesildi. Zenginden daha az, yoksuldan daha çok almaya dayalı adaletsiz vergi düzeni ile fatura hep bize kesildi. Bizden alınan vergilerin bize değil patronların, sermayenin kasasına teşvik, vergi, affı, vergi indirimi olarak aktarılmasına dayalı bu düzende fatura hep bize kesildi. Kamu Özel İşbirliği projeleri olan şehir hastanelerinin, hava limanlarının, köprülerin, yolların müteahhitlerine dolar üzerinden aktarılan garanti ödemeleriyle fatura hep bize kesildi. Bin bir türlü Ali Cengiz oyunu ile düşük gösterilen resmi enflasyona göre artırılan maaşlarımızla, ücretlerimizle fatura hep bize kesildi.  Yandaş konfederasyonların, sendikaların “toplu sözleşmelerde” sanal rakamlardan ibaret TÜİK enflasyonuna göre yapılan maaş artışlarına attıkları imzalarla fatura yine bize kesildi. Sonuçta bu ülkenin emeği ile geçinen %99’u olarak bizler her geçen gün daha fazla yoksullaştık. %1 ise servetine servet kattı. Kamu emekçileri olarak 20 yıl önce asgari ücretin 3,5 katına denk gelen ortalama maaşımız bugün asgari ücretin 1,5 katına indi. Tüm bunlara rağmen ülkeyi yönetenler yıllar boyunca “ekonomimiz büyüyor” nakaratını tekrar etti. Ancak biz ne zaman büyümeden payımızı istesek “Hepimiz aynı gemideyiz. Size istediğinizi versek gemi batar” dediler. Önümüze yeni faturalar koymaya devam ettiler. Değerli Arkadaşlar, uzun lafın kısası her yıl olduğu gibi kaşıkla verilen kepçe ile alınmak isteniyor. Bizi “batırırsınız ha” diye korkuttukları gemi yıllardır bizim emeğimizle, alın terimizle, yol alıyor. Ancak onlar bu düzen hep böyle devam etsin istiyorlar. %1’lik asalak takım geminin lüks kameralarında keyif sürsün, %99 olarak bizim payımıza hep kazan dairesi düşsün istiyorlar. Bunun için yasal hakkımız olan enflasyon farkını iktidarlarının bir lütfü gibi göstermeye çalışıyorlar. Bu koşullarda milyonlarca kamu emekçisini, emekliyi “maaşlarınız bayramdan önce enflasyon farkı artı toplu sözleşme artışı ile %40 civarında artacak” diye avutmaya çalışanları kınıyoruz. Milyonlara gerçek bir bayram müjdesi için, tüm kamu emekçilerinin, emeklilerin kümülatif maaşı-ücreti 2022 yılı için en az vergi oranı artışı oranı yani %101 oranında artırılmalıdır. KESK olarak buradan bir kez daha başta kamu emekçileri olmak üzere tüm emekçileri, işçileri, asgari ücretlileri “İnsanca Bir Yaşam, İnsanca Yaşamaya Yetecek Bir Ücret” için bir araya gelmeye, Bizlere 19. Yüzyıl kölelik koşullarını, yoksulluğu sefaleti dayatanlara karşı emeğin birleşik mücadelesini yükseltmeye çağırıyoruz. Sefalete teslim olmayacağız.”

İLETİŞİM: SES – Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Çankaya, Kızılay, Necatibey Cad. No:82 D: 4, 06420 Ankara Telefon: (0312) 232 61 22 e-Posta: [email protected]