Şubemiz tarafından 11 mayıs 2013 cumartesi günü hemşireler günü nedeniyle konser düzenlendi. Etkinliğimize yaklaşık 1300 kişi katılmıştır. Bizi yalnız bırakmayan tüm üye ve dostlarımıza teşekkür ederiz.
Şube Başkanı Merter Kocatüfek in açılış konuşması.
Merhaba,
Haklarına, özgürlüklerine ve geleceklerine sahip çıkaranlar
Merhaba
Hükümetin kapı kulları değil, taleplerine sahip çıkan emekçiler olduklarını haykıranlar,
Merhaba!
Grevsiz toplu sözleşme, toplu sözleşmesiz sendika olmaz diyenler,
Bugün burada yalnız değiliz. İşçilerle işsizlerle, kadınlarla, gençlerle, öğrencilerle KESK üyesi olmayan yüzlerce arkadaşımızla da bir aradayız omuz omuzayız.
“Bu sömürü düzenine itirazımız var” diyen, kamu emekçilerinin haklı taleplerini sahiplenen herkesi, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Çorum Şubesi adına saygı ve sevgi ile selamlıyorum.
Yüreği aydınlık bir gelecek için çarpan herkese selam olsun.
Hoş geldiniz.
Değerli Dostlar
Biz yıllardır emekçilerin, işçilerin talepleri karşısında “hepimiz aynı gemideyiz. Sizin taleplerinizi karşılarsak halk mağdur olur, gemi batar” masallarını duymaktan artık bıktık.
Evet, bazılarının gemicikleri olsa da aynı gemideyiz. Ancak bu gemide birileri özel kamaralarda lüks bir hayat sürerken, emekçilerin kazan dairesine kapatılmasına artık yeter diyoruz. Geminin yol almasını sağlayan, kazan dairesinde canhıraş çalışan emekçilerin geminin batmasıyla tehdit edilmesini kabul etmiyoruz.
Ya taleplerimizin karşılanması halinde halkın mağdur olacağını söylemelerine ne demek gerekir? Kimdir bu halk?
Halk, bu ülkenin açlık sınırına yakın yoksulluk sınırına uzak bir yaşama mahkûm edilen kamu emekçileri değil midir?
Halk, yıllarca emeği sömürdükten sonra unutulan, sefalete itilen emekliler değil midir?
Halk, kar hırsı yüzünden gerekli önlemler alınmadan çalışmaya zorlandığı için binlercesi iş cinayetlerine kurban edilen, kıdem tazminatlarına bile göz konan işçiler değil midir?
Halk, açlık sınırının 1.500 TL olduğu koşullarda 780 TL’ik kölelik ücretinin reva görüldüğü milyonlarca asgari ücretli değil midir?
Halk, yaşam alanları HES’lerle talan edilen, gübre, mazot parası bulamadığı için tarım yapamaz hale getirilen köylüler değil midir?
Halk, sırtına binen vergi yüküyle can çekişen küçük esnaf değil midir?
Bizce halk toplumun %99’unu oluşturan bu kesimlerdir.
Halka yabancı olanlara, halkı tanımayanlara sesleniyoruz. Halk biziz. Halk burada.
Bu halk kendisini mağdur edenleri, yok sayanları biliyor. Yunanistan’da, İspanya’da, İtalya’da olduğu gibi dünyanın her yerinde krizi halkların değil, halkları sömürenlerin yarattığını herkes biliyor.
Onların orta vadeli planları da uzun vadeli planları da halkı, emekçileri yan yana getirmemek üzerine kuruludur. Emekçilerin bir araya gelmesinden öylesine korkuyorlar ki; büyük usta Nazım Hikmetin dediği gibi;
Şafaktan korkuyorlar dostlar
Sevmekten korkuyorlar,
Tohumdan ve topraktan korkuyorlar.
Umuttan korkuyorlar dostlar umuttan,
ve türkülerimizden korkuyorlar,
Korkuyorlar, emekçileri bölmeye çalışıyorlar, Korkuyorlar sarı sendikalar kurduruyorlar, Korkuyorlar sağcı solcu alevi Sünni Kürt Türk diye ayırıyorlar. Kurulduğu günden bugüne hiç bir hükümete koltuk değneği olmayan gücünü sadece kamu emekçiklerinden alan KESK ten korkuyorlar, tek görevi KESK e zarar vermek olan sözde sendikacıklar kurduruyorlar
Ama ne yaparlarsa yapsınlar, ne kadar korkarlarsa korksunlar, bugün Türkiye’nin dört bir yanında zulmün kayalarına vurmaya başlayan emekçilerin gürleyen sesi, emekçilerin birleşik gücünün önünü açıyor. Grev önlüğü giyip halaya duracak olan işçiler emekçiler yarın tüm ülkeyi bayram yerine çevireceklerinin müjdesini veriyor.
Bugüne kadar ortaya koyduğu mücadele ile milyonların taleplerini ve beklentilerini kararlılıkla savunan KESK ve SES bu onurlu mücadelede yerini almaya hazırdır.
Kamu emekçilerinin taleplerini ve iradelerini yok sayan, geleceğini ipotek altına almaya çalışanların oyununu bozmaya kararlıdır.
Bizlere tek teminatı şiddet, baskı ve daha fazla yoksulluk olanlara karşı bizim teminatımız fiili meşru mücadele geleneğimiz olmaya devam edecektir.
Tüm emekçileri, işçileri, halkımızı, yoksulluğun, sefaletin, baskıların karanlık dünyasına karşı mücadele içinde birleşmeye ve geleceğimize hep birlikte sahip çıkmaya çağırıyoruz.
YAŞASIN EMEKÇİLERİN BİRLEŞİK MÜCADELESİ!
YAŞASIN GREVLİ TOPLUSÖZLEŞME MÜCADELEMİZ!
YAŞASIN İNSANCA BİR YAŞAM MÜCADELEMİZ!