Bir taraftan hazırladığı yasa tasarılarıyla emek düşmanı
politikalarına hız veren AKP; diğer taraftan bu politikalara boyun eğmeyerek
mücadelesini sürdüren Kürtlere, Emek ve Demokrasi Güçlerine yönelik baskılarını
arttırmaktadır. “8 Mart’ın resmi tatil olması “ talebiyle mücadele programının
ilan edildiği bir dönemde, 2009 yılından beri süren bir soruşturma gerekçe
gösterilerek kadın yönetici ve üyelerimize yönelik 13 Şubat 2012 tarihinde
yapılan bu operasyon sonucunda gözaltına alınan 15 arkadaşımızdan KESK Genel
Kadın Sekterimiz Canan ÇALAGAN, SES Genel Kadın Sekterimiz Bedriye YORGUN ve
Tüm Bel Sen Genel Kadın Sekterimiz Güler ELVEREN’in de aralarında bulunduğu 9
üyemiz dün akşam itibariyle tutuklanmıştır.

İslamiyet’te önemli bir tespit vardır. Söyledikleri ile
yaptıkları tezat oluşturan kişilere “münafık” 
denir. AKP; iktidara geliş süreçlerinde demokrasiyi, özgürlükleri ve
eşitliği aşırı düzeyde kullanarak umut yaratmaya çalışmıştı. İktidarını
pekiştirdikten sonra da gerçek yüzü ortaya çıkmıştır. Kürt sorununu kendi
sorunu olarak gördüğünü söyleyen Sayın Başbakan, geldiğimiz aşamada Kürt
sorununun olmadığını söyleyebilmektedir. Barış ve demokrasi kavramlarını çokça
kullanarak aslında inkâr ve imhanın yeni bir biçimde sürdürülmesi
hedeflenmiştir.

AKP, Kürtleri ve tüm muhalif kesimleri zaptu-rapt altına
almak için elinden gelen her türlü olanağı kullanıyor. Görülmedik bir biçimde
faşizan uygulamalara başvuruyor.

AKP hükümeti; işine geldiği zaman yargının bağımsızlığından,
yargıya müdahale edilemeyeceğinden söz etmekte ancak son olarak da MİT olayında
yaşandığı gibi yasaları değiştirerek adaleti ve yargıyı işlevsiz hale getirmek
istemektedir.

Konfederasyonumuz KESK; yıllardır sürdürdüğü fiili mücadele
nedeniyle, AKP hükümetinin hedefi durumuna gelmiştir. AKP’ye göre KESK; sistem
içine çekilmesi, bu gerçekleşmese de yok edilmesi gereken bir örgüttür.

Arkadaşlarımıza yönelik yapılan bu operasyon; AKP ve onun
iktidar ortağı Fetullah GÜLEN cemaatinin “nefesiz bırakma” operasyonudur. Her
operasyon öncesi, yapılacak operasyonun alt yapısı cemaat tarafından
oluşturulmakta, ondan sonra harekete geçilmektedir. Bu noktada dikkatlerinizi
bazı sitelerde yayınlanan haberlere çekmek istiyoruz. Cemaatin bu yayınlarında
“PKK’li öğretmenler “ diye başlık atılmakta; “PKK, içinde memur, öğretmen ve
öğrencilerin bulunduğu 50 bombacıyı Türkiye’ye gönderdi” şeklinde yazılar
yazılmaktadır. Bu yazılar, KESK’lilere yönelik yeni operasyonların alt yapısını
oluşturmaktan başka bir şey değildir.

Şimdi buradan soruyoruz; kimleri gözaltına almak için
planlama yapıyorsunuz?

Değerli Basın
Emekçileri;

Tamamıyla keyfi olarak yürütülen bu göz altılarla, Kürtlerin
ve emekçilerin onurlu mücadelesini sindirebileceğini sananlar, büyük bir
yanılgı içerisindedir. Sendikal mücadelemiz üzerinde şaibe yaratarak, KESK ve
bağlı sendikaları kamuoyu nezdinde yıpratma amacı taşıyan baskıların bir
parçası olan bu operasyonlar, amacına ulaşamayacaktır. Bilinmelidir ki,
gerçekleri dile getirmekten ve bu uğurda mücadele etmekten bir an olsun
vazgeçmeyeceğiz. AKP’nin büyük baskı ve gözaltı düzenine karşı, kararlı
duruşumuzu sürdüreceğiz. Tüm yöneticilerimiz gözaltına alınsa bile,
yarattığımız ortak değerlerimizden vazgeçmeyeceğiz.

Yaşasın KESK!

Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!

 

                                                                
DİYARBAKIR KESK ŞUBELER PLATFORMU

İLETİŞİM: SES – Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Çankaya, Kızılay, Necatibey Cad. No:82 D: 4, 06420 Ankara Telefon: (0312) 232 61 22 e-Posta: [email protected]