BASINA VE KAMUOYUNA

            AKP hükümetinin neredeyse her gün yeni bir uygulamayla “yap-boz tahtasına” çevirmeyi başardığı sağlık alanı, bir kaos ortamına dönüştürülmüştür. “Sağlıkta dönüşüm programı” adı altında hastanelere başvuran insanların vermek zorunda bırakıldıkları “katkı payı” adı altındaki dolaylı vergi, sağlığın paralı hale getirilmek istendiğinin en aşîkar kanıtıdır. Hükümet bu uygulama ile büyük çoğunluğu “yoksulluk sınırının altında” gelirle yaşayan insanlarımızın, sağlık hizmeti almasını zora sokmaktadır.

            Ülke genelindeki bu uygulamalardan fazlasıyla etkilenen Diyarbakır’da hükümetin şehir merkezindeki sağlık kurumlarının taşınması ve yeniden yapılandırılması planı ile daha büyük sıkıntılar yaşanacaktır. Yaklaşık 10 yıl önce; şehrimiz “zorunlu göç” nedeniyle henüz bu kadar büyümemişken dahi, bizler Sağlık Bakanlığı’na sunduğumuz raporlarda ilimizin yeni hastanelere ihtiyacı olduğunu ısrarla vurguladık. Bu talebimize karşın yapılan tek çalışma SSK döneminde Siverek yolu üzerinde yapımına başlanan “ Çocuk ve Doğum Hastanesi”dir. Bu bina daha sonra Sosyal Güvenlik kurumlarının birleşmesi ile Sağlık Bakanlığına devredilmiştir.

            Birkaç ay önce ilimize geldiklerini sonradan öğrendiğimiz bakanlık yetkilileri, “meslek örgütleri, sendikalar, yerel yönetimler” ile görüşme ihtiyacı bile duymadan verdikleri kararlarla ilimizdeki sağlık kurumlarının yerlerinin değiştirilmesi ve bazılarının da kapatılmasını planlamışlardır.

            İl merkezindeki Devlet Hastanesinin Siverek Yolu üzerinde, daha önce “Çocuk-Doğum Hastanesi” olarak yapılan binaya taşınması ve kadro fazlası personelin Üçkuyu’daki Eğitim ve Araştırma Hastanesine nakline karar verilmiştir.

                Bu kararla il merkezinde, günde 5000 kişiye poliklinik, hafta içi 900, hafta sonu 1500 kişiye acil poliklinik hizmeti veren bir hastane artık olmayacaktır. İl merkezinde başta Suriçi, Benusen ve Fiskaya semtleri olmak üzere özellikle yoksul, yeşil kartlı hastaların şehir merkezine uzak, ulaşımın daha çok zaman ve para gerektireceği yeni bir yere gitmesi demek Devlet Hastanesi’nden faydalanamamaları anlamına gelecektir. Taşınılmasına karar verilen bölgenin alt yapısının bu yoğunlaşacak trafiğe uygun olmadığı da ayrı bir gerçektir. Yaşanacak, belki de ölümlerle sonuçlanacak kazaların sorumlusu, bu taşımaya karar verenler olacaktır.

                Bizler mevcut hastanelerin geliştirilerek hizmete devam etmesini, ilimizde yeni hastanelerin açılmasını istiyoruz. Hükümet yeni bir hastane açmak adı altında merkezdeki Devlet Hastanesini kapatıyor. Mevcut devlet Hastanesi dışında yeni devlet hastanesi ve Eğitim ve Araştırma Hastanesinin açılması için 2200-2500 arası personele ihtiyaç vardır. Hiçbir personel alımı yapılmadan mevcut hastane personelinin oluşturulacak devlet hastanesi ve Eğitim-Araştırma Hastanesi’ne paylaştırılması ile sağlık hizmeti üretilemez hale getirilecektir.

                Merkezden devlet hastanesi taşınarak, açılması düşünülen yeni devlet hastanesi ile mevcut yatak ve ameliyathane sayısı azalacaktır. Bu durum yatarak tedavi gören hastalara yer bulunamaması ve ameliyatlar için aylar sonrasına gün verilmesi anlamına gelmektedir.

                Alınan bir diğer karar, halen Çocuk hastanesi olarak hizmet veren binanın depreme dayanıklı olmadığı gerekçesiyle yıkılmasıdır. Eğer mevcut çocuk hastanesi depreme dayanıklı değilse, hangi hak ve “sorumsuzlukla” yüzlerce çocuk, anne, baba ve sağlık çalışanının yaşamı tehlikeye atılmaktadır. Mademki bu binanın yıkılması gerekiyordu; Neden düne kadar tadilat çalışmaları ile kamu kaynaklarından harcamalar yapıldı. Bu durum bize burada başka hesapların yapıldığı izlenimini vermektedir.

                Genel amaçlı Hastane il merkezinden taşınarak, insanlarımızın sağlık hizmeti alma hakkı özel sağlık kurumlarının inisiyatifine kalacaktır.

            Hastanelerimizin sadece ilimiz nüfusuna değil, geniş bir bölgesel nüfusa hizmet veren kurumlar olduğu göz önünde bulundurulmalıdır. Var olan hastanelerimizin geliştirilerek korunması, gerekli personel alımı ile yeni hastanelerin açılması bir ihtiyaçtır. İlimizdeki tüm kurum, kuruluş ve kişileri sağlık kurumlarımıza ve sağlık haklarına sahip çıkmaya çağırıyoruz. Bunun için birçok merkezde sürdürülecek imza kampanyamıza ve devam edecek etkinliklerimize duyarlı olmanızı bekliyoruz.

                   

 

                                                              

 

 

 

 

 

 

                                                                             SAĞLIK HAKTIR, HALKIN SAĞLIK HAKKI ELİNDEN ALINAMAZ

                                                                                                          DEVLET HASTANEMİ TAŞIMA

                                               SES DİYARBAKIR ŞUBESİ                                                              DİYARBAKIR TABİP ODASI                  

                                                                                        Basın Açıklamasına Katılan Sivil Toplum Örgütleri

                                                             MALİ MÜŞAVİRLER ODASI –  İHD DİYARBAKIR ŞUBESİ – MAZLUM DER.

                                                         ECZACILAR ODASI –  EĞİTİM SEN – SARMAŞIK DERNEĞİ – MİMARLAR ODASI

                                                               İŞÇİ SENDİKALARI – TTB. MERKEZ KONSEYİ ÜYESİ –KESK BİLEŞENLERİ

 

 

İLETİŞİM: SES – Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Çankaya, Kızılay, Necatibey Cad. No:82 D: 4, 06420 Ankara Telefon: (0312) 232 61 22 e-Posta: [email protected]