Şanlıurfa Şubemiz ve Şanlıurfa Tabip Odası’nın da aralarında olduğu sağlık emek ve meslek örgütleri Şanlıurfa İl Sağlık Müdürlüğü’nün hakları için iş bırakma eylemleri yapan hekimler hakkında soruşturma başlatıp Suruç, Akçakale ve Birecik’teki aile sağlığı merkezlerine (ASM) sınıf düşürme cezası vermesini 13 Haziran günü İl Sağlık Müdürlüğü önünde protesto etti.
Eylemde ortak açıklamayı yapan Şanlıurfa Tabip Odası Başkanı Bulut Ezer şöyle konuştu: “Bildiğiniz gibi hekimler ve sağlık emekçileri artık dayanılmaz bir hal alan sorunlarını dile getirmeye, sesini yetkililere duyurmaya çalışmaktadır. Yapılan basın açıklamaları, Mitingler, Sosyal Medya çalışmaları, İş bırakmalar ile sorunları görmezden gelen, hakkınız ödenmez diyerek hakkımızı ödemeyen Bakanlığın ve Hükümetin taleplerimizi karşılamasını bekledik. Ancak sorunlar çığ gibi büyümeye devam ederken Hükümetten tek bir adım dahi atılmamıştır. Sağlıkta şiddet, Özlük haklarımız, ekonomik haklarımızla ilgili yaşadığımız sıkıntılar nedeniyle daha önce bıçak kemiğe dayanmıyor, bıçak kemikte diyorduk. Şimdi ise bıçak kemiği delip geçmiştir. Şiddet olaylarında arkadaşlarımız nasıl yaralanıyorsa, Bakanlığın ve Hükümetin bu vurdumduymazlığı da bizleri aynı şekilde yaralıyor. Son günlerde çıkarılmaya çalışılan düzenlemeler de taleplerimizi karşılamaktan çok uzak olup, oyalamadan başka bir şey değildir. Bizler sadece pandemi döneminde değil hayatımız boyunca sizlerin sağlığı için emek harcıyoruz. Sizler belki sadece pandemi döneminde daha çok fark ettiniz ancak her gün her bir vatandaşımızın sağlığı için, gece gündüz durmadan çalışıyoruz. Sizlerle bizleri karşı karşıya getiren bu kötü sağlık sistemi ve sağlık politikalarına rağmen çalışanların fedakârlıkları sayesinde çoğu zaman sistemin çarpıklığını fark etmiyorsunuz. Şunu bilmenizi isteriz ki hekimler, hemşireler ve tüm sağlık çalışanları ile siz hastalarımız aynı taraftayız ve maalesef kötü sağlık sistemi kurgusunun mağduruyuz. Aylardır yaptığımız tüm eylemlerde, iş bırakmalarda, hakkımız olanı talep ettik. Bizler;
Sağlıkta etkin bir şiddet yasası çıkarılmasını,
Emekliliğe yansıyan, yoksulluk sınırının üzerinde temel ücret talep ediyoruz.
Covid19’un meslek hastalığı kabul edilmesini,
Hastalarımızı 5 dakikada bir değil, yeterli sürede muayene etmek istiyoruz.
Aile hekimliği ceza yönetmeliğinin geri çekilmesini talep ediyor, Cari giderlerin gerçek enflasyon değerleri ile düzenlenmesini ve vekâletsiz izin hakkımızı istiyoruz.
Bunlarla beraber, bu toplum için kamucu bir sağlık sistemi ve sağlık hakkı da istemiş oluyoruz.
Bu taleplerin karşılanması adına tüm ülke çapında yapılan eylemler eş zamanlı olarak Urfa’da da yapıldı. İş bırakma anayasal bir hak olup ortada yasadışı bir durum bulunmamasına rağmen, Şanlıurfa İl Sağlık Müdürlüğü tarafından o günlerde denetimler yapıldı ve hukuksuz bir şekilde soruşturmalar açıldı. Yapılanların hukuksuz olduğu uyarılarımıza rağmen, İl Sağlık Müdürlüğü ve Halk Sağlığı Başkanlığı bu uygulamalara devam etti. Tüm bunlar yetmezmiş gibi Suruç, Akçakale, Birecik gibi ilçelerimizde, hiçbir ilde uygulanmamış sınıftan düşürme cezaları verildi. Bu cezaları asla kabul etmediğimizi bir kez daha buradan müdürlük önünden haykırıyoruz ve sormak istiyoruz.
1) Türkiye’nin hiçbir ilinde uygulanmayan cezalar neden Urfa’da uygulanıyor? Urfa’yı farklı kılan nedir?
2) Birçok branşta hekim sıkıntısı yaşanırken bu yapılanlarla hekimlerin Urfa’dan ayrılmasına yol açmış olmuyor musunuz?
3) Günümüzde haberlerin yayılmasını göz önüne aldığınızda bu uygulamaları gören hekimler, sağlık çalışanları atama döneminde Urfa’yı tercih eder mi?
4) Hem tüm ülkede, hem ilimiz özelinde yaşanan bu kadar sorun varken çözümü ceza vermek olarak mı görüyorsunuz? Bu cezaların yüzlerce mahkeme sonucu, anayasal hakkın kullanılması ile ilişkili tutulup kaybedeceğinizi bile bile, neden kamu zararı oluşturuyorsunuz?
5) Aile hekimlerine bu cezalar verilince işsiz kalacak yüzlerce aile hekimliği çalışanının maaşını kıdem tazminatlarını müdürlüğümüz mü ödeyecek?
Biz burada bulunan tüm kurumlar olarak bir kez daha bu cezaları kabul etmediğimizi, hukuk çerçevesinde tüm yolları kullanacağımızı ilan ediyoruz. İl Sağlık Müdürlüğünü, ilimizi kamuoyunda olumsuz bir şekilde etkileyen bu yanlışından dönmeye davet ediyoruz. Bu yanlıştan dönülmediği takdirde açılacak yüzlerce mahkemenin sonucu masrafı ve sonrası açılacak rücu taleplerinin, suç duyurularının tek sorumlusu bu kararı alanlar olacaktır. Buradan açık açık deklare ediyoruz. Bizi yalnız bırakmayan tüm meslektaşlarımıza, tüm kurum temsilcilerimize, siz basın emekçilerine ve kıymetli halkımıza teşekkür ederiz.”
