Mersin KESK Şubeler Platformu ve Mersin Barosu, TİS sürecinde stant konuşması nedeniyle KESK’e bağlı sendikaların şube başkanlarına ve KESK üyelerine verilen para cezalarıyla ilgili olarak basın toplantısı gerçekleştirdi.
Ortak açıklamayı yapan KESK Mersin Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Mersin Eğitim-Sen Şube Başkanı Sinan Muşlu, şöyle konuştu: “Konfederasyonumuz KESK’in toplu iş sözleşmesi sürecine girilirken yapmış olduğu hazırlıklar kapsamında,10 Temmuz 2019 tarihli yazısıyla tüm iş kollarından bir dizi çalışmalar yapılması istenmiştir. KESK kararı ve illere gönderilen yazısında ki “16-31 Temmuz tarihleri arasında tüm illerde şubeler platformlarının belirlediği meydanlarda TİS taleplerimizin toplumla buluşturulması amacıyla stantlar açılacak, bildiriler dağıtılacak, bu çalışmalara dair görüntü ve fotoğrafları sosyal medyada paylaşılacaktır.” maddesi gereğince Mersin KESK Şubeler Platformu olarak çalışmalar yürütülmüştür. Bu çalışmalar doğrultusunda SES Şube Eş Başkanımızın 17.07.2019 tarihinde Valilik Makamına yazdığı yazı ile 24.07.2019 Çarşamba günü Yoğurt Pazarı Parkında stant açmak üzere gerekli başvurular yapılmıştır. Stant açmamızın amacı kamu emekçilerinin taleplerini topluma anlatabilmek için bildiri dağıtmak ve gerekli açıklamaları yapmaktır. SES Şube Eş Başkanımız Yılmaz Bozkurt da bu amaç doğrultusunda bilgilendirici bir konuşma yapmıştır. Hiç bir uyarı yapılmadığı halde bu bilgilendirici konuşma bahane edilerek, SES Şube Eş Başkanı Yılmaz Bozkurt, SES Yönetim Kurulu üyesi Fikret Topal, Tüm Bel-Sen Şube Başkanı Canan Solak, BES Eski Şube Başkanı Yusuf Kaya ve Eğitim-Sen üyesi Hüseyin Doğan arkadaşlarımıza kabahatler kanunun 32. Maddesi gereğince para cezası verilmiştir. Anayasanın 34. Maddesi toplantı, gösteri ve yürüyüş hakkını güvence altına almıştır. Açıktır ki bu ceza Anayasaya aykırıdır. Mülki amirler yetkilerini keyfi bir şekilde cezalandırma ve baskılama amacıyla kullanmışlardır. KESK olarak şube başkanlarımızın ve üyelerimizin hukuksal haklarının çiğnenmesine izin vermeyeceğiz. Verilen bu cezaya ilişkin tek tek her bir arkadaşımız itiraz başvurularını yapacaklardır. Ayrıca siz değerli basın kuruluşlarımız aracılığıyla hem kamuoyunu bilgilendirirken hem de hukuk ve adaleti sağlaması gereken mercilere sizler aracılığıyla suç duyurusunda bulunuyoruz. Bir ülkeye yapılacak en büyük kötülük adalete ve hukuka olan inancın yitirilmesidir. Bu durum yetkilerini keyfi bir şekilde kullananların daha da fütursuzlaşmasına yol açmaktadır. Bu amaçla tüm hukuk insanlarını göreve çağırıyoruz. Hak, hukuk ve adalet mücadelemizi tavizsiz bir şekilde yürütmek hepimizin görevidir. Haksızlık ve adaletsizlik karşısında susmamak, itiraz etmek ve hak aramak hepimizin görevidir. KESK olarak meşruluk ve hukuk çerçevesinde yürüttüğümüz mücadelemizden asla geriye düşmeyeceğimizi, haksızlıklara ve adaletsizliğe boyun eğmeyeceğimizi belirtmek isteriz. Yaşasın KESK, yaşasın örgütlü mücadelemiz. Hak, hukuk, adalet istiyoruz.”