Eskişehir Şubemiz, Eskişehir Bilecik Tabip Odası, Eskişehir Diş Hekimleri Odası ve Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği Eskişehir Şubesi, Tabip Odası’nda yıpranma payına ilişkin basın toplantısı düzenledi.
Yapılan ortak açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Bildiğiniz gibi siyasi iktidar tarafından her 14 Mart’ta fiili hizmet tazminatının verileceği vaat edilmiş, her seçim döneminde vaatler tekrarlanmış, gazetelerde-medyada müjde üstüne müjde yayınlanmış, ancak hiçbir şekilde somut adım atılmamıştır. 3 Ağustos tarihinde Resmi Gazete ’de yayınlanan Askerlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname fiili hizmet süresi zammıyla ilgili bir madde içeriyordu. Torba kanunda yer alan maddeye göre insan sağlığıyla ilgili işlerde çalışanlara yıllık 60 gün olmak üzere yıpranma payı düzenlemesi yapılmıştı. Oysaki yapılan düzenleme ne sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin tamamını ne geçmiş çalışma yıllarını ne de özelde çalışanları kapsamamaktadır. Üstelik fiili çalışma şartına bağlanarak, yıllık izinlerimiz, hafta sonu tatillerimiz, dinlenme hakkımız gasp edilmiştir. Bu madde ne yazık ki taleplerimizi karşılamaktan çok uzaktır. Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri kamuoyunda yıpranma payı olarak bilinen fiili hizmet zammını bu hakkın tanındığı diğer 18 meslek gurubu kadar hak eden ve en az onlar kadar zor, meşakkatli, fedakârca çalışan bir meslek grubudur. Sizlerin de bildiği gibi çalışma ortamımız fiziksel, kimyasal, biyolojik, psiko-sosyal ve ergonomik pek çok tehlike barındırmaktadır. Enfekte materyalle temas, yaralanma, bulaşıcı hastalıklara maruz kalma, radyasyon, çeşitli anestetik gazlar, antiseptik malzemelere maruziyetin yanında, saatlerce ayakta durarak çalışma, uzun ve yoğun çalışılan nöbetlerin sonunda psikolojik olarak yıpranma, bütün bunlar yetmezmiş gibi giderek artan sayıda hasta-hasta yakını saldırısına maruz kalma bizlerin yapmakta olduğu işin ne denli risk içerdiğini göstermesi açısından sadece birkaç örnektir. Tüm bunların sonucunda sağlık ve sosyal hizmet emekçileri Hepatit, AIDS, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi gibi pek çok hastalık yönünden risk altındadır, ameliyathane çalışanlarının %83’ü kesici-delici alet yaralanması yaşamakta, bilimsel olarak da ilişkisi kanıtlandığı üzere gece nöbetlerinin, bozulmuş uyku ve yemek döngüsünün sonucunda diyabete yakalanma oranımız, kadınlarda meme kanseri sıklığı artmakta, ülser, kalp krizi, inme, depresyon hatta intiharlar artık şaşırtmamaktadır bizleri. Özetle sağlık ve sosyal hizmet iş kolu ağır ve tehlikeli iş kolu kapsamındadır. O sebeple de yıpranma payımızı talep etmekteyiz. Sağlık meslek örgütleri, 20 Eylül 2108 tarihinde yaptıkları basın toplantısında “yıllardır mücadelesini yürüttükleri yıpranma payı hakkı ile ilgili olarak, 3 Ağustos tarihli Torba Yasa’da yer alan düzenlemenin yetersiz olduğunu ve beklentilerini karşılamadığını “açıkladıktan sonra yasayı bu haliyle kabul etmeyeceklerini vurgulayarak; sağlık ve sosyal hizmet işkolunda çalışan tüm emekçilerin dâhil edildiği, geçmiş çalışma yıllarını kapsayan, fiili çalışma süresi şartını kaldıran yeni bir yasal düzenleme istediklerini ve bu taleplerin karşılanması için mücadeleyi sürdüreceklerini söylemişlerdi. Bu amaçla 20 Eylül’den itibaren imza kampanyası başlatacaklarını, kampanyanın Ekim ayı sonuna kadar sürdürüleceğini, bu süreçte yerelde de çeşitli toplantılar, söyleşiler, etkinlikler gerçekleştirileceğini ve kampanyanın sonunda toplanan imzaların TBMM Başkanlığı’na teslim edileceğini bildirmişlerdi. Bizler Eskişehir sağlık meslek örgütleri olarak bir ay boyunca yaptığımız çalışmalar sonunda sağlık emekçilerinden topladığımız yüzlerce imzayı tüm ülkede toplanan binlerce imzaya ekleyerek TBMM başkanlığına ileteceğiz ve diyeceğiz ki; “Bu yasanın bu haliyle yürürlüğe girmesini kabul etmiyoruz. Yapımı sürecinde bizlere fikrimizi sormadınız, ancak artık sesimizi duymak zorundasınız. 3 temel talebimiz olan; sağlık ve sosyal hizmet işkolunda çalışan tüm emekçilerin dâhil edildiği, geçmiş çalışma yıllarını kapsayan, fiili çalışma süresi şartını kaldıran, şeklinde yeniden düzenleyin. Biz sağlık ve sosyal hizmet emekçileri geçmişten bugüne kadar mücadelemizi sürdürdük, hakkımız olanı alana kararlılıkla mücadele etmeye devam edeceğiz.”