İstanbul Aksaray Şubemiz 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü eylem-etkinlikleri kapsamında bugün Cerrahpaşa Tıp Fakültesi acili önünde açıklama yaptı.
Açılış konuşmasını İstanbul Aksaray Şube Kadın Sekreterimiz Fadime Dursun’un yaptığı eylemde şubemiz adına açıklama yapan İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi iş yeri temsilcimiz Simel Kalsen şöyle konuştu: “25 Kasım 1960’ da Domik Cumhuriyetinde dikdatör rejime karşı, ezilenlerin ve kadınların verdiği anlamlı mücadelede sembol haline gelen Mirabel kardeşlerin tecavüz edilerek öldürüldüğü gündür. 1981 yılında Kolombiya’nın Bogoto şehrinde bir araya gelen Latin Amerikalı ve Karaipli Kadınlar Kongresinde, Mirabel kardeşlerin anısına 25 Kasım tarihi Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü olarak ilan edlimiş,1999 yılında Birleşmiş Milletler tarafından da aynı gün, aynı isimle kabul edilmiştir. Üzülerek söylüyoruz ki ülkemizde hemen hemen her gün en az bir kadın katledilmektedir. Taciz, şiddet, tecavüz vakaları her geçen gün artarak devam etmektedir. Uluslararası Çalışma örgütü (ILO)190 sayılı Çalışma Yaşamında Şiddet Ve Tacizin Önlenmesi’ Sözleşmesini onaylaması için Türkiye’ye çağrıda bulundu. Sözleşme, çalışma yaşamındaki şiddete ve tacize karşı mücadeleye doğrudan doğrudan odaklanan ilk uluslararası belge niteliği olmayı taşıyor. Çalışma yaşamındaki şiddet sadece fiziksel ve sözel şiddetle sınırlı değil elbette; uzayan mesailer, ödenmeyen ücretler, idarecilerin mobbingi, nerede nasıl çalışacağımız belirsizliği, gebelerin acil, yoğun bakım gibi ağır yerlerde çalıştırılması işyeri şiddetidir. Geçen Eylül ayında İran’da Mahsa Amini isimli genç bir kadının saçını tam örtmediği için ahlak polisleri tarafından öldürülmesinden sonra bir kez daha kadın özgürleşmesinin ne kadar önemli ve insani olduğunu anladık. Kadınların istikrarlı özgürlük mücadelesini işçi sınıfı, tüm ezilenler ve gençler ile birleştirdiğinde daha da güçlendiğini, çoğaldığını görüyoruz. Eşit, ayrımcılıktan ve şiddetten uzak toplumlar yaratana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Geçmiş, gelecek ve bütün zamanlarda Kadınlar anlamlı mücadelesini bırakmayacak ve direnecekler. Kadınlar vardır, Kadınlar vardır, Kadınlar vardır. Kadınlar kazanacak, Kadınlar kazanacak, Kadınlar kazanacak. Direne direne kazanacağız.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçisi Kadınlar olarak taleplerimiz;
1-ILO’nun hazırladığı çalışma yaşamında şiddet ve tacizin önlenmesi sözleşmesi imzalansın!
2-Hpv aşısı ücretsiz, rutin aşı sitemine girsin!
3-Gebelik tespitinde acil, yoğun bakım ünitesi gibi riskli birimlerde çalışma yasaklansın!
4- Gebelik tespitiyle gece çalışma yasaklansın!
5-7/24 hizmet veren kurumlarda kreşler 7/24 açık olsun.
6-Mesai sonrası nöbet ücretleri mesai çalışma ücretinin iki katı olsun!
7-Yıpranma payı 5 yıl 1 yıl olacak şekilde düzenlemesini!
8-Sağlık Emek ve Meslek Örgütlerinden görüş alınarak sağlıkta şiddete karşı etkin/caydırıcı yasa çıkarılsın!
Yaşasın örgütlü mücadelemiz, yaşasın kadın dayanışması.”
