Eylül ayı enflasyon rakamları açıklandı.
TÜİK vasıtası ile açıklanan enflasyona göre her şey tozpembe. ENAG ve üye sendikamız BES (Büro Emekçileri Sendikası) araştırma birimi BES-AR verileri ise hepimizin üzerine çöken karanlık tabloyu teyit ediyor.
Hep aynı oyun. Yaşadığımız gerçek enflasyonun sadece yarısının TÜİK rakamlarına yansıtılmasından bıktık artık. Maaşlarımızın, ücretlerimiz bu sahte rakamlara ayarlanmasından, açlık sınırına daha fazla yaklaştırılmasından bıktık.
Elektrikten doğalgaza, temel tüketim maddelerinden ulaşıma zam yağmuru hız kesmeden sürüyor. Ama bu rakamlar adeta TÜİK’in şemsiyesine çarpıp resmi enflasyon rakamlarına küçücük damalar olarak yansıyor.
İktidar enflasyonu halktan, emekçilerden alınan, sermayeye, zenginlere hazine garantisi, Kur Korumalı Mevduat olarak aktarılan ağır bir vergiye dönüştürmüş bulunuyor.
Mevcut iktidardan enflasyonu, hayat pahalılığını düşürmesini beklemek hayaldir. Çünkü iktidar emeğin milli gelirden aldığı payı gittikçe azalttığı sanal büyümeyi enflasyonu düşürmeye tercih ediyorlar. Bunu da açık açık “Bu sistemden dar gelirliler hariç üretici firmalar, ihracatçılar kâr ediyorlar. Çarklar dönüyor” diyerek teyit ediyorlar. İnsanca bir yaşam için ülkesini terk etmek zorunda bıraktıkları gençleri, vatandaşları “aşağılık heves sahipleri “olarak suçluyorlar.
Çarklar halkı, emekçileri, yoksullaştırmak, işsiz bırakmak, bir avuç zengini daha zengin etmek için dönüyor. Son iki yılda emeğin milli gelirden aldığı pay %11,4 azaldı. Sermayenin payı ise yüzde 11,1 arttı. Ülke, Asgari Ücretliler Ülkesine dönüştürüldü.
Tüketirken hayatın gerçek enflasyonuna maruz bırakılan emekçilerin maaşları-ücretleri TÜİK’in sanal rakamlarına göre artırılıyor.
Maaşlarımız, ücretlerimiz sadece TÜİK enflasyonu ile buharlaştırılmıyor. Gelir Vergisi Tarifesi bu sahte rakamlara göre bile güncellenmediği için maaşlarımızdan, ücretlerimizden yapılan Gelir Vergisi kesinti ile dilim dilim soyuluyoruz.
Ya emek karşıtı, sermaye yanlısı bu sisteme boyun eğeceğiz. Ya da emeğin ortak programı için birleşeceğiz.
KESK olarak; bu sömürü ve yoksulluk düzenin mağduru tüm kesimleri İnsanca Yaşamaya Yetecek Bir Ücret, Adil Bir Vergi Sistemi için birlikte mücadeleye çağırıyoruz.
KESK Yürütme Kurulu