Özlük ve Mali Haklarımız İle İlgili TBMM’ye Getirilen Yasa Tasarısı Taleplerimizi Karşılamaktan Uzaktır! Mücadeleye Devam!

Facebook
Twitter
WhatsApp

2021 Aralık ayında hekim, diş hekimi ile emekli hekim ve diş hekimlerinin özlük haklarına yönelik düzenlemenin kapsamının dar olduğuna yönelik eleştiriler üzerine daha kapsamlı bir yasa tasarısı çıkaracağız gerekçesiyle geri çekilmişti. Altı aydır beklediğimiz düzenleme 08.06.2022 tarihinde TBMM sağlık komisyonuna yeniden getirildi.

Sendikamız yasa tasarısını hızlıca incelemiş, görüşlerini örgütümüz ile paylaşmış ve TBMM’de grubu bulunan siyasi partiler ile yasanın kapsamının genişletilmesi için çalışmalara başlamıştır. Yine sendikamız eş başkanları Selma Atabey ve Hüsnü Yıldırım ile KESK genel sekreteri Şenol Köksal 08.06.2022 tarihinde sağlık komisyonunda yapılan görüşmelere katılmış ve sağlık komisyonu başkanı Recep Akdağ ile diğer komisyon üyelerine görüşlerimizi aktarmaya çalışmıştır. Sendikamız eş başkanlarına verilen zaman kısıtlı olmasına rağmen temel konulara ilişkin görüşlerimiz ifade edilmiştir. Özellikle muhalefet partilerinin sağlıkçı milletvekilleri ile öncesinde yaşanan görüşmeler neticesinde birçok vekil sendikamızın görüşleri doğrultusunda yasa teklifinin kapsamının genişletilmesi için görüş bildirmişlerdir. Bu kapsamda bizleri yalnız bırakmayan görüşlerimizi ifade eden milletvekillerine de teşekkür ediyoruz.

Sağlık Komisyonuna getirilen yeni düzenlemeyi incelediğimizde birçok yönüyle eski tasarıdan bile daha geridir. Örnek verecek olursak:

  • Aralık 2021’de TBMM Genel Kurulu’nda oybirliğiyle kabul edilmesine rağmen TBMM İçtüzüğü’ne aykırı olarak komisyona çekilerek metinden çıkarılan teklifte, emekli pratisyen hekimlerin ilave ödeme tutarını belirleyen gösterge 13 binden 33 bine; uzman hekimlerin ise 17 binden 40 bine çıkarılacakken yeni yasa teklifi ile sırasıyla 20 bin ve 26 bine yükseltilmiştir. Başka bir ifadeyle pratisyen hekim emekli aylığında 3.050, uzman hekim emekli aylığında 3.400 lira iyileştirme yerine yeni yasa teklifiyle sırasıyla 1.600 ve 2.100 lira iyileştirme yapılacak.
  • Aralık 2021’deki düzenlemede pratisyen hekim sabit ek ödeme oranları %180’den %450’ye yükseliyordu.  Mevcut yasa teklifinde ise pratisyen hekimlerin sabit ek ödeme oranı %180’den %265’e yükseltildi. Örneğin; 3.773 lira olan pratisyen sabit ek ödemesi, Aralık 2021’deki düzenlemeyle 9.000 lira civarında olacak iken, yeni yasa teklifiyle 5.000 lira gibi bir miktarda olacaktır.
  • Aynı zamanda, yeni teklifle 5510 sayılı yasanın 4/C maddesine tabi olanların da ek ödeme alması sağlanırken önceki teklifin aksine çalışma halinde ek ödemenin kesileceğine dair hüküm korundu.

TBMM sağlık komisyonuna getirilen yasa tasarısını incelediğimizde daha önce eleştirdiğimiz gibi işkolumuzdaki çalışanların birçoğunu kapsamadığı görülmektedir.

  • Sabit ek ödemlerde her hangi bir artış yaşanmadığı gibi sabit ödemelerin emekliliğe yansıtılasına yönelik bir düzenleme bulunmamaktadır. 2021 Aralık ayındaki düzenlemede ödemeler sabit ek ödeme üzerinden artarken; mevcut yasa teklifinde ödemeler daha güvencesiz olan performans ve sözleşmeli çalışma üzerinden artırılmakta; mesai dışı çalışma teşvik edilmektedir. Yıllardır savunduğumuz yoksulluk sınırı üzerinde emekliliğe yansıyacak temel ücret talebimiz görmezden gelinmiştir. Performansa dayalı angarya çalışmayı dayatan ek ödeme uygulamasında ısrar edilmektir.
  • Madde 12 ile; 5258 s. Aile hekimliği kanunu md 3/9’da; aile hekimlerine çalışma sırasında yine kriterlere göre ödeme yapılacağı, yani bir nevi performans ödemesi yapılacağı düzenlemesinde düzenleme yapıldı. Yapılan düzenleme ile 209 sayılı kanunda diğer hekimlerdeki gibi katsayı değişikliği yanında, ödemelerin merkez bütçeye aktarılarak ödeme yapılması düzenlenmiş. ASM’leri işletme, hekimleri işveren haline getiren politikalardan, hekimleri cari harcamalar ile uğraşan muhasebeci olmaktan kurtaracak, sağlık personelleri için kadrosuz güvencesiz çalışmayı sonlandıracak bir düzenleme yapılmamıştır.
  • Sağlığın da bir bileşeni olan ve aynı işkolu kapsamında yer alan sosyal hizmetlerde çalışan personelin (sağlık hizmetleri sınıfı sayılan personel dahil) her hangi bir düzenleme yapılmamaktadır.
  • Sağlık hizmetleri sınıfı içinde yer alan veteriner hekimlerin sağlık bakanlığındaki emsalleri gibi haklardan yararlanmasına yönelik bir düzenleme yer almamaktadır.
  • Üniversite hastanelerinde çalışan personelin tayin hakkı verilmemesinden tutun, şiddetin önlenmesi, sözleşmeli parçalı istihdam modellerinin kaldırılmasına kadar çok yakıcı sorunlarımıza yönelik düzenlemeler bu yasa tasarısında bulunmamaktadır.

 

Bugün Türkiye’de ekonomiden-ekolojiye, tarımdan-eğitime kadar birçok alanda çoklu krizler yaşanmaktadır. Tüm toplumu yakan en önemli sorunlardan biri de sağlık alnında yaşanan krizdir. Pandemide bilimden uzak yaklaşımlar, sağlık hizmetlerinin ertelenmesi ve sağlıksızlık üreten bu sağlık sistemi toplumun sağlığa erişiminde çok ciddi sorunlar yarattı. Evlerde oluşan sanal kuyruklar, aylarca sonrasına alınabilen randevular, gittikçe artan kalemlerle cepten ödemeler, kamusal sağlık hizmetlerini tüketen düzenlemeler ile özel hastanelere teşvik, sağlıkta eşitsizlik tüm topluma “artık yeter” dedirtmiştir.

Toplumun bu sağlık krizinde yaşadığı sorunlar, bizleri; şifa vermek için, sağlıklı bir toplum için bu meslekleri seçenleri, sürekli bir sağlıksızlık dayatan, bununla beslenen sistemin içinde yetememe hissi ve tükenmişlik ile karşı karşıya bırakmıştır. Sağlık sisteminin getirdiği olumsuzlukların toplumun sağlığına daha az yansıması için her birimizin emeği, özverisi ve çabası da katlanarak artmaktadır. Koruyan değil hastalık üreten bu sistem daha fazla hasta, daha fazla hastalık ile kar etmeyi hedeflerken, bizlere de mesleki tatminsizlik, daha yoğun geçen çalışma saatleri, daha uzun mesailer, daha büyük duygusal yük olarak yansımaktadır. Tüm bu emek yoğun çalışmaya karşılık her geçen gün haklarımız daha fazla gasp edilmektedir.

Uzun süredir sağlıkta yürüttüğümüz mücadele sonrası çeşitli vaatlerde bulunan iktidar ne yazık ki bizi şaşırtmamış; zaten yetersiz olan bu vaatlerinin bile hiçbirini yerine getirmemiştir. Bu taslakta da görüldüğü gibi “sağlık ekip işidir” anlayışı ile bağdaşmayan sağlık meslek mensuplarının hiçbirini memnun etmeyen düzenlemeler ile bizlere sus payı vermeye çalışmaktadır. Bizler başka bir sağlık sistemi ve insani çalışma koşullarının mümkün olduğunu biliyoruz.

Son bir yıldır işkolumuzda gittikçe büyüyen mücadeleyi daha da büyüterek haklarımızı alacağız. Bir an önce işkolundaki emekçilerin tüm örgütlü yapıları ile bir araya gelerek herkesi memnun edecek bir düzenleme için adım atılmasını beklemekteyiz.

10.06.2022 (bugün) mecliste yapılacak görüşmeleri takip etmek ve temaslarda bulunmak üzere eş genel başkanımız Selma Atabey ve Kendisi de bir hekim olan avukatımız İddiamin Karahancı TBMM’de görüşmeler boyunca temaslarını sürdürmeye devam edeceklerdir. 10.06.2022

 

                                                                                                                                     MERKEZ YÖNETİM KURULU

 

Aşağıda sendikamız hukuk bürosunca yasa maddelerinin ne anlama geldiğini ifade eden bilgi notu aşağıdaki gibidir.

Sağlık Personelinin Özlük Ve Mali Hakları İle İlgili 7 Haziran 2022 Günü TBMM’ye Sunulan Kanun Teklifi Hakkında Bilgi Notu

Kanun teklifinin 1.maddesi ile aile hekimlerinin tıpta uzmanlık sınav sonuçlarına göre merkezi yerleştirmeye tabi olmaksızın aile hekimliği uzmanlık eğitimi yapabilmeleri ile ilgili süre 01.01.2020’den 01.01.2029’a kadar uzatılmıştır. Lehte bir düzenleme olduğunu değerlendiriyoruz.

Kanun teklifinin 2.maddesi ile 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunun ek 84.maddesine göre ilave emekli aylığı gösterge rakamları %50 arttırılmıştır. Buna göre uzman hekim ve diş hekimlerinin 17000 göstergesi 26000’e yükseltilerek damga vergisi hariç 4002 TL’lik ilave emekli aylığı 6121 TL’ye yükseltilmiştir. Uzman olmayan tabip ve diş tabiplerinin 13000 gösterge rakamı 20000’e çıkarılarak 3060 TL olan ilave aylıkları 4708’TL’ye yükseltilmiştir. Kanun teklifi ile emekli olduktan sonra özel sektörde çalışan hekimlerin ilave aylıklarının kesintisi ile ilgili herhangi bir değişiklik yapılmamıştır. Hekim dışı personele ilave emekli aylığı düzenlenmemiştir.

Kanun teklifinin 3.maddesi ile 209 sayılı kanunun 5.maddesinde birçok değişiklik yapılmıştır. Bu değişikliklerden en bariz olanı döner sermayeden ödenecek ek ödeme oranlarıdır. Profesör ve doçentlerin ek ödeme oranı %800’den %950’ye, uzman tabip ve uzman diş tabipleri ile uzmanların %700’den %850’ye, pratisyen tabip ile diş tabipleri ile uzman eczacıların %500’den %650’ye, hastane müdürü ve hastanelerde görevli eczacıların %250’den %305’e, diğer personele ise %150’den %225’e yükseltilmiştir. Özellikli tıbbi işlemler karşılığı yani riskli birimlerde çalışanlara yapılacak ek ödemelerde %950 ve %850 oranları 5 kat arttırılarak uygulanacağı düzenlenmiştir. Riskli birimlerde görev yapan personelin %225 oranı %260 olarak uygulanacağı belirtilmiştir. Bu durumda her personel bir ayda alacağı aylık ek gösterge dahil ücretinin belli yüzde dilimleri ile çarpımı sonucu bulunacak tutar kadar ek ödeme (performans) alabilecektir. Yapılan düzenleme ile özellikle hekim dışı sağlık personelinin %150 olan ek ödeme oranı %225’e çıkarılarak %50 artırım sağlanmıştır. Yani şu anda örneğin 2.000,00.- TL ek ödeme alabilecek bir kişi 3.000,00.-TL alabilecektir. Yine riskli birimde çalışanların da alabileceği oran benzer düzeyde yükseltilmiştir.

Ancak 375 sayılı kanunun ek 9.maddesine göre her ay aylıkla birlikte ödenen sabit ek ödeme tutarında son TİS ile birlikte uygulanan oranda herhangi bir değişiklik yapılmamıştır. Sabit ek ödeme oranları aynı bırakılmıştır. Sabitin dışında performans alabilecek personel yukarıda belirtildiği gibi kısmi bir artış sağlanmıştır. Sabit ek ödemelerin merkezi yönetim bütçesinden ödeneceği düzenlenmiştir. Böylece performans için hastanenin geliri olursa biraz daha kaynak ayrılabilecektir. Sabit ek ödemelerin emekliliğe yansıması ile ilgili herhangi bir düzenleme yapılmamıştır.

Kanun teklifinin 4.maddesi ile Tamgün Yasası ile hekimlerin sabit ek ödeme oranı ayrı belirlenmişti. Kanun teklifinin 4.maddesi ile pratisyen, tabip ve diş tabiplerinin %180 oranı %265’e yükseltilmiştir. Böylece %50’ye yakın bir artırım öngörülmüştür.

Kanun teklifinin 5.maddesi ile gerçek kişilerden tahsil edilemeyen alacakların 5.000 TL’ye kadar olan kısmının silineceği düzenlenmiştir.

Kanun teklifinin 6.maddesi ile üniversite hastanelerinde çalışan sağlık personelinin döner sermaye ek ödeme oranları Sağlık Bakanlığındaki gibi oranlarda yükseltilmiştir.

Kanun teklifinin 7.maddesi ile Adli Tıp Kurumunda yapılacak ek ödemelerin döner sermaye gelirlerinden yapılacak ek ödemeden mahsup edilmek üzere merkez yönetim bütçesinden karşılanacağı belirtilmiştir. Bize göre teknik bir düzeltme yapılmıştır.

Kanun teklifinin 8.maddesi ile hekimlerin kura ile yapılacak atamalarına ilişkin usul ve esaslar ile bu kişilerin sağlık Bakanlığındaki atama ve yer değiştirmelerine ilişkin usul ve esaslar ayrı bir yönetmelikle düzenleneceği belirtilmiştir. Böylece hekimlerin atama ve yer değiştirme usul ve esaslarının diğer sağlık personelinden ayrılarak ayrı bir yönetmelikle düzenleneceği getirilmiştir.

Kanun teklifinin 9.maddesi ile yapılan düzenlemenin anlamı şudur; ilk defa doktor olarak görev yapacak kişilerin 4924 sayılı kanuna göre atanmasına son veriliyor. Kişiler ilk defa atanıp devlet hizmet yükümlülüğüne başladıkları yerde 4924 sayılı kanuna tabi olarak çalışabilecekleri düzenleniyor.

Kanun teklifinin 10.maddesi ile 4924 sayılı çakılı sözleşmeli pozisyonda çalışacak sağlık personeli sayısı 22 binden 27 bine yükseltilmiştir.

Kanun teklifinin 11.maddesi ile kamu kurumları tarafından oluşturulan aile sağlığı merkezlerinde görev yapan personelin emsali personel gibi ek ödemeden yararlanmasının önü açılmıştır.

Kanun teklifinin 12.maddesi ile teknik bir düzenleme yapılmıştır.

İLETİŞİM: SES – Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Çankaya, Kızılay, Necatibey Cad. No:82 D: 4, 06420 Ankara Telefon: (0312) 232 61 22 e-Posta: [email protected]

×