Amed Şubemiz, aylardır haksız ve hukuksuz bir şekilde tutuklu bulunan Amed Şube Kadın Sekreterimiz Fatma Yıldızhan’ın yarın görülecek duruşması öncesinde açıklama yaparak Fatma Yıldızhan’ın derhal serbest bırakılmasını istedi.
KESK Eş Başkanı Şükran Kablan Yeşil, Genel Kadın Sekreterimiz Gönül Adıbelli, Tarım Orkam-Sen Merkez Kadın Sekreteri Serap Baysan, Tüm Bel-Sen Merkez Kadın Sekreteri Nazife Bayrak Tosu, Amed Tabip Odası yöneticileri, Amed KESK Şubeler Platformu ve Roza Kadın Derneği yöneticileri ve temsilcilerinin katıldığı eylemde açıklama yapan Amed Şube Eş Başkanımız Yıldız Ok Orak şöyle konuştu: “Kadınlar binlerce yıldır olduğu gibi bugün de şiddete eril zihniyete ve cinsiyetçiliğe karşı mücadele etmektedirler. İnsana, doğaya, güzel olan ne varsa her şeye düşman olan AKP iktidarı kurdukları faşist düzene muhalif olan kadınlara yönelik devreye soktukları sivil darbe uygulamaları ve politikaları ile kadınları nefes alamaz hale getirerek iradelerini kırmak ve mevcut duruma razı etmek istemektedir. Toplum baskılarla, tutuklamalarla ve işkencelerle sindirilmeye ve sessizleştirilmeye çalışılmaktadır. Özellikle de her türlü şiddete, tacize, tecavüze, cinayete karşı sesini yükselten ve direnen kadınlar hedef alınarak kadın mücadelesi güçsüzleştirilmeye çalışılmaktadır. AKP iktidarı kendini yönetememe halini perdelemek için demokratik kurumları hedef göstererek ve toplumu kutuplaştırarak demokrasiden ve eşitlikten yana olan bütün sesleri ve özellikle ona biat etmeyen karşı çıkan kadınları susturmaya çalışmaktadır. Gözaltılar ve baskılar kadın kırımı politikası uygulamaları olup kadına yönelik şiddetin münferit değil, politik olduğunun da kanıtıdır. 16 Mart 2022 tarihinde sabah evlerine baskın yapılarak haksız, hukuksuz bir şekilde gözaltına alınan aralarında Şube Kadın Sekreterimiz Fatma Yıldızhan’ın da bulunduğu bu kentin sivil toplum örgütleri ve siyasi parti temsilcisi/aktivistleri olan 24 kadının katıldıkları 8 Mart, 25 Kasım, İstanbul Sözleşmesinden imzanın hukuksuz çekilmesine yönelik yapılan etkinlikler, basın açıklamaları gerekçe gösterilerek yapılan sözde yargılamayla sonucunda 11’i tutuklanmıştır. Kadınların hemen her etkinliğini engelleyenler, yasaklayanlar bunlarla da yetinmeyerek, kadının mücadelesi karşısında büyük korkuya kapılmış, kolluk aracılığıyla 8 Mart’ı örgütleyen, alanlara çıkacak kadınları tehditler ederek, engellemek istemiştir ancak tüm bu baskılar ne 8 Mart coşkusunu ne de mücadele kararlılığındaki on binlerce kadının önüne geçebilmiştir. Sokaklarda baskıya zulme karşı haykırışlar yükselmiş, şiddetin azmettiricilerinin yüreğine büyük korkular salmıştır. Gözaltı ve tutuklamalarla Kadınlar üzerinden tüm topluma gözdağı verilmek, sindirilmek, yapılacak eylem ve etkinliklere katılımı en aza indirmek hedeflenmektedir. Biliyoruz ki bu operasyonlarla hükümet kadın örgütlerini hedefe koymuştur. Kadın kurumlarını kapatarak, gözaltı ve tutuklamalarla kadınlar sindirilmeye çalışmaktadır. Kadın kazanımlarına saldırıların hız kesmeden devam ettiği, şiddeti önlemeye dair etkin bir politikanın uygulanmadığı, Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin daha da derinleştirilmeye çalışıldığı bir iktidarın sonunu kadınlar mücadele ile getirecektir. Herkes çok iyi bilsin ki baskılar, gözaltılar ve tutuklamalar mücadelemizi engelleyemeyecektir ve biz kadınlar gün geçtikçe verdiğimiz mücadeleyi daha da büyüteceğiz. Buradan siyasi iktidara sesleniyoruz. Sadece demokratik, legal zeminde kadın mücadelesi yürütmeye çalışan ve 81 gündür haksız, hukuksuz, delilsiz bir şekilde tutuklu bulunan Fatma Yıldızhan arkadaşımız derhal serbest bırakılmalıdır. Biz kadınlar hep var olduk, var olacağız ve var olmaya devam edeceğiz ve bu bağlamda mücadele etmekten asla vaz geçmeyeceğiz. Dün olduğu gibi bugün de hedefinde olduğumuz bu devlet şiddeti bizi yıldıramaz, durduramaz. Kadın mücadelesini bitiremeyeceksiniz, vazgeçmiyoruz. Azalmıyor, çoğalıyoruz. Yaşamak ve yaşatmak için geri adım atmıyoruz.”