KESK İstanbul Şubeler Platformu Sirkesi PTT önünde açıklama yaparak 21 Eğitim-Sen’linin ihraç edilmesini protesto etti.
Şubeler Platformu adına yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “6 Kasım 2020 tarihinde Diyarbakır’da gözaltına alınan 29 Eğitim Sen yönetici, aktivist ve üyeleri daha ifadeleri bile alınmadan, basına servis edilen haberlerle, gazetelere atılan manşetlerle hedef haline getirilmiş, yalan yanlış haberlerle algı oluşturulmak istenmiştir. Nitekim bu asılsız medya saldırısına rağmen arkadaşlarımız, hukuken de sendikal faaliyetlerin suç sayılamayacağı kararıyla beraat ettiler. Ancak yerel kamu yönetici ve bazı kesimlerin ortak çalışmaları ile idari olarak arkadaşlarımız hakkında dosyalar oluşturularak Ankara’ya OHAL’in fiili devamı olan 375 sayılı KHK’nin geçici 35. Maddesi kapsamında yürütülen komisyona ihraç istemiyle gönderilmiştir. Aradan geçen bir yıl sonrasında 21 arkadaşımız 29 Kasım 2021 tarihinde bu komisyon tarafından ihraç edilmiştir. Arkadaşlarımızın ihraç gerekçesi olarak Türkiye tarihinin en kanlı katliamı olan Ankara Gar katliamını protesto etmek, evinde bilgisayarında Kürtçe müzik dinlemek, okuduğu dergi ve kitaplar, ihraç arkadaşlarla telefon görüşmesi yapmak, savaşa karşı barışı savunmak, kadın çalışmaları, kentte yapılan sendikal ve demokratik eylemlere katılım sağlamak gösterilmiştir. Bu gerekçelerle ihraç edilen arkadaşlarımızın dosyaları ortak bir çalışma, operasyon siyasi ve ideolojik kararla sonuca bağlanmıştır. Konfederasyonumuzun siyasi ve ekonomik krize karşı mücadele programlarını hayata geçirdiği ve üye artışlarının yoğun olduğu dönemlerde bizlere yönelik sürgün, gözaltı, tutuklama, ihraç ve mobbing gibi baskı yöntemlerinde artışın yaşanması tesadüf değildir. Bu son ihraçların ve barış akademisyenlerine toplu olarak verilen redlerin bilinçli ve planlı bir şekilde yapıldığını biliyoruz. Ağırlıklı olarak geçmişte ya da şuanda şube yöneticilerinin, aktivistlerin seçilip cezalandırılması, çoğunluğunu Eğitim Sen üyesi olan barış akademisyenlerine ilişkin komisyon tarafından hukuka ve anayasaya aykırı bir şekilde red kararlarının verilmesi KESK e yönelik bir saldırının, sindirmenin planlı bir şekilde yürütüldüğünü açıkça göstermektedir. AKP ve ittifakı KESK’i kendi belirlediği sınırlar içerisinde hareket etmeye, gölgesinde ve uzantısı olarak sendikacılık yapar hale getirmeye çalışmaktadır. Büyük bir yanılgı içerisinde olduğunu belirterek, biz KESK’lilerin Encümeni Muallimden, TÖS’ten, TÖB-DER’den, EĞİT-DER’den aldığımız mirasın sorumluluğu, bilinci ve kararlılığıyla yürüdüğümüzü, askeri darbelerin karanlığını yırtarak bugüne gelmiş, sivil darbelerin de en koyu karanlığını yırtarak yarına ulaşma iradesine ve gücüne sahip olduğumuzu bir kez daha haykırıyoruz. Önümüze çıkarılan tüm engellere, baskılara, kuşatmalara dimdik ayakta kalmaya ve mücadele etmeye devam edeceğiz. Emeğin, barışın, kardeşliğin dünyasını inşa edip çocuklarımıza onurlu bir gelecek bırakma mücadelesi vereceğiz. Faşizme karşı demokrasiyi, savaşa karşı barışı, gericiliğe karşı laikliği, ırkçılığa ve şovenizme karşı emeğin birliği ve halkların kardeşliği için fiili ve meşru mücadele etmeye devam edeceğiz. KESK in haklı mücadelesine gölge düşürmeye yönelik keyfi uygulamalar son buluncaya, 35. madde kapsamında yürütülen komisyon kapatılıncaya ve tüm ihraç arkadaşlarımız geri dönene dek mücadelemiz kesintisiz devam edecektir. Tüm kesimleri haksızlığa, adaletsizliğe karşı yürüttüğümüz mücadelemize destek olmaya çağırıyoruz. Son olarak bir duyurumuz var. KESK, “İşsizliğe, yoksulluğa hayır! GEÇİNEMİYORUZ! Emekten, halktan yana bütçe istiyoruz” diyerek 18 Aralık 2021 tarihinde Diyarbakır ve İzmir, 19 Aralık 2021 İstanbul ve Ankara’da miting düzenleyecektir, tüm kamuoyuna saygıyla duyurulur. Yaşasın örgütlü mücadelemiz, yaşasın KESK, biz kazanacağız.”