İstanbul Şubelerimiz, İstanbul Tabip Odası, Dev Sağlık-İş, Tüm Rad-Der, Güvenlik-Sen ve Diş Hekimleri Odası Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimlik Binası önünde döner sermaye adaletsizliğinin giderilmesi, 3600 ek gösterge hakkının verilmesi, fazla mesai ücretlerinin ödenmesi, kişisel koruyucu ekipman eksikliğinin giderilmesi ve Covid-19 salgını sürecinde sağlık emekçilerinin yaşadığı sorunların çözülmesi talepleriyle açıklama yaptı.

Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Sağlık Bakanı tarafından salgınla mücadele eden sağlık emekçilerine üç ay süreyle tavandan ek ödeme yapılacağı ilan edildi ve bu durum 24.03.2020 tarihinde ek ödeme yönetmeliğine geçici madde eklenerek mevzuata girdi. Sağlık Bakanlığı “müjde, ödül” olarak isimlendirdikleri ek ödemeyi ne yazık ki adaletsiz bir şekilde dağıtma seçeneğini seçti. Sağlık emekçilerinin yıllarca özlük hakkı ve insanca yaşama yetecek maaş taleplerini kulak ardı eden iktidar şov yaparcasına tüm sağlık emekçilerine ek ödemeleri tavan olan %100 üzerinde yapacağını ilan etti. Çok geçmeden herkese değil, bazı emekçilere %100, bazılarına %55 ek ödeme vereceklerini ilan ettiler. Sağlık Bakanı ardından herkes için eşit risk yok, o yüzden herkese eşit ödeme yapamayız diyerek sağlık emekçilerini rencide etmekle kalmadı aynı zamanda söylediklerini de ters yüz etti. Şu çok açık ki sağlık emekçilerinin talebi kendilerine Covid-19 pandemisi ile mücadele için üç ay süreyle “ödül” olarak verilecek ek ödeme değildi. Bizler sağlık alanında örgütlü meslek örgütleri olarak insanların ölüm kalım mücadelesi verdiği bu dönemde maaş ile ilgili bir talebi konuşmayı şimdiye kadar doğru bulmadık. Fakat ek ödeme olarak yapılan adaletsiz dağıtım bu konuda açıklama yapmamızı ve harekete geçmemizi zorunlu kılmıştır.  Sağlık Bakanının kendisine ve bürokratlarına şunları söylemek isteriz; Basın önünde tüm sağlık emekçilerine ek ödeme yapılacağını ifade ettiğiniz açıklamayı, çok geçmeden düzeltme ihtiyacı göstermenize gerekçe olarak çalışanlar arası adaleti gösterdiniz. Onlarca sağlık emekçisini kaybettiğimiz, binlerce sağlık emekçisinin Covid-19 ile enfekte olduğu şu günlerde sağlık emekçilerine yapılan ödemenin hakkaniyetli ve adil olduğunu mu düşünüyorsunuz? Bizlere üç ay boyunca verileceğini ifade ettiğiniz ek ödeme başlı başına bir adaletsizlik kaynağı olmuştur. Şunu belirtmek isteriz ki sağlık alanının tüm sıkıntılarını sırtlayan sağlık emekçileri bulaşıcı hastalık riskinin olduğu şu günlerde de görevlerinin başındadır. Sağlık hizmetinin tüm birimlerinde yürütülen sağlık hizmeti sağlık işçisinden hekimine, hemşiresinden teknisyenine, eczacısından ebesine, diş hekiminden sekreterine bir bütün olarak sağlık çalışanlarının emekleri ile yürütülmektedir. Çok iyi biliyoruz ki sağlık hizmeti bir ekip işidir. Sağlık hizmetinde ekip üyelerinin sorumlulukları birbirinden üstün ya da önemli değildir. Hekim, sağlık işçisi, hemşire, teknisyen, hasta bakıcı, eczacı, veri giriş çalışanı sağlık sisteminin olmazsa olmazları ve birbirinin tamamlayıcısıdır. Covid-19 nedeniyle hasta bakıcısından hekimine, temizlik personelinden güvenliğine 30’un üzerinde sağlık emekçisi yaşamını yitirdi. On binin üzerinde sağlık emekçisi bulaşıcı enfeksiyona yakalanarak hastalandı. Sağlık emekçilerine üç ay süreyle verileceği ifade edilen ek ödemeler performans sistemi baz alınarak yapıldığı için ne yazık ki büyük bir adaletsizliğe neden olmuş, bir çok sağlık çalışanı bu ödemeden yararlanamamış, yine bir çok sağlık çalışanı cüzzi ödemeler alabilmiştir. Biz biliyoruz ki artık korona virüs her yerde, ayrım yapılmaksızın bütün sağlık emekçileri için bulaş riski söz konusu. Bu nedenle sağlık emekçilerinin arasında yaptığınız ayrımcılığın ve bu adaletsizliğin ana sebebi olan performans sistemine derhal son verilmeli, Covid- 19 pandemisiyle mücadelede görevlerinin gerektirdiği her yerde hizmet yürüten tüm sağlık emekçileri için uzun süredir talep ettikleri yoksulluk sınırının üzerinde temel ücret artışı sağlanmalıdır. Sağlık emekçilerinin talebi üç ay sürecek adaletsiz ek ödeme değil, insanca yaşam için temel ücret artışıdır. Performans ödemeleriyle sağlık emekçilerini mağdur eden anlayış, emekçilerin canlarını da kendi elleriyle riske etmektedir. Batman Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmet Müdürlüğü’nde çalışan üç arkadaşımız Vefa Destek Projesi’nde görevlendirilmiş, 65 yaş üstü desteğe muhtaç grupların ihtiyaçlarını karşılarken kendi sağlıklarını ve hizmet götürdükleri kişilerin sağlığını korumak için kişisel koruyucu donanım talep etmeleri üzerine 30/1 oranında maaş kesintisiyle cezalandırılmıştır. Hırsını alamayan Batman AÇSH Müdürlüğü, çalışanların kendi ve halkın yaşam haklarını korumak için koruyucu ekipman talep etmeleri üzerine il dışına sürgün ederek ikinci kez cezalandırmak istemektedir. Kişisel korucu ekipmanların sağlanması iş sağlığı ve güvenliği yasası gereğince çalışanın hakkı, işverenin sorumluluğudur. Buradan yetkililere bir kez daha sesleniyoruz; 38 arkadaşımızı kaybettik, daha kaç kişi öleceğiz, daha kaç kişi öleceğiz ki sorumluluğunuzu eksiksiz bir şekilde yerine getiresiniz. Sorumluluğunuzu yerine getirmediğiniz gibi size sorumluluğunuzu hatırlatan arkadaşlarımızı sürgüne göndererek suç işliyorsunuz. Kabul etmiyoruz. Diğer taraftan salgınla mücadele için hastane kapasitelerini arttıran bakanlık, çalışan sayısının yetersizliğini görmezden gelmekte ve yeni açılan kurumlarda çalışması için alımlar yapmak yerine pandemi sürecinde dahi fazla mesai yapmak zorunda kalan sağlık emekçilerini görevlendirerek, sağlık emekçilerinin sırtındaki yükü bir kez daha arttırmakta ve yaşamlarını riske etmektedir. Sağlık emekçilerinin salgınla mücadele edebilmelerinin ilk koşulu bu mücadelede yeteri sayıda personelin var olma halidir, ikinci koşulu da çalışanların sağlığının korunmasıdır.

Sağlık emekçilerinin talepleri nettir;

– Temel ücretin en düşüğü yoksulluk sınırının üstünde olacak şekilde yükseltilmeli, üç ay tavandan yapılacağı duyurulan ek ödemeler tüm sağlık emekçilerini kapsayacak şekilde ve meslek grupları ve istihdam biçimleri arasında adaletsizliğe neden olmayacak şekilde ödenmeli,

-Fiili Hizmet Süresi Zammı (yıpranma payı) sağlık ve sosyal hizmet işkolunda çalışan bütün emekçileri ve geçmiş çalışma sürelerini de kapsayarak şekilde 5 yıla 1 yıl olarak düzenlenmeli, salgın döneminden kaynaklı olarak artı 1 yıl yıpranma payı hakkımız verilmeli,

– Covid-19 enfeksiyonu geçiren sağlık emekçisinin zararının tanzimi için “mesleki risklere bağlı ortaya çıkan hastalık” olarak kabul edilip, iş kazası/meslek hastalığı olduğuna dair düzenlemeler derhal yapılmalı,

-Ek gösterge rakamlarının sağlık ve sosyal hizmet iş kolunda çalışan tüm emekçileri kapsayarak, en az 3600 ek gösterge olacak şekilde kademeli olarak yükseltilmeli,

-Sağlık alanında yeni atamaların kadrolu, güvenceli yapılmalı, 4B 4C 4D sözleşmeli, taşeron, ücretli, vekil vb. istihdam modelleri ile çalıştırılan bütün sağlık ve sosyal hizmet emekçileri 4A kadrosuna geçirilmeli,

-Haksız ve hukuksuz görevlendirmeler ve sürgünler derhal durdurulmalıdır.

Bizler bu metinde imzası bulunan sağlık emek, meslek örgütleri yukarıdaki taleplerimizin karşılanmasını ve ayrıca performans ödemelerinde yaşanan adaletsizliğin giderilmesi için tüm sağlık emekçilerini internet sitelerimizde bulabilecekleri dilekçelerle hastane yöneticiliklerine ve sağlık il ve ilçe müdürlüklerine başvurmaya davet ediyoruz.”

 

 

İLETİŞİM: SES – Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Çankaya, Kızılay, Necatibey Cad. No:82 D: 4, 06420 Ankara Telefon: (0312) 232 61 22 e-Posta: [email protected]

×