2012-2013 yıllarında KESK ve SES’in aldığı kararlar doğrultusunda Siirt’te gerçekleştirilen basın açıklamalarına ve belirli gün ve haftalarda yapılan eylem-etkinliklere katıldıkları için yargılanan aralarında sendikamız ve Eğitim-Sen üyelerinin de bulunduğu 13 kişinin davası 24 Mart 2020 tarihine ertelendi.

Dava öncesinde Siirt şubemiz ve Eğitim-Sen Siirt Şubesi tarafından düzenlenen basın toplantısına Eş Genel Başkanımız Gönül Erden ve Eğitim-Sen Genel Sekreteri Velat Kaya da katıldı.

Ortak açıklamayı yapan Eğitim-Sen Siirt Şube Başkanı Faraç Sevilgen şöyle konuştu: “Bugün yıllardır süregelen ancak buna rağmen alışmadığımız, aksine inatla mücadele ettiğimiz bir hukuk garabetiyle daha karşı karşıyayız. Aralarında sendikalarımızın üyelerinin de bulunduğu 13 kişi tamamıyla keyfi ve siyasi saiklerle yargılanmak isteniyor. Yıllardır emek, demokrasi ve barış mücadelesini hedef alanlar, iktidarlarının hizmetine aldıkları yargıyla sesimizi, sözümüzü ve sendikal faaliyetlerimizi suç gibi göstermek istiyorlar. Kimi zaman bu mahkemelerden ceza kararları çıkıyor. Ancak bu kararlar uluslararası hukukun, evrensel hukuk normlarının karşısında hiçbir meşruiyet taşımıyor. Eninde sonunda, haklılığımız tarafımıza teslim ediliyor. Bizler benzer hukuksuz ve keyfi gerekçelerle yargılanmaya neden devam ediliyoruz? Çünkü karşımızda kendisi dışındaki herkesi “düşman” ilan eden, adeta düşman ceza hukukunu olağan bir yargı düzenine dönüştüren bir akılla yönetilmek isteniyoruz. Adaleti kendi terazisinde tartan, terazinin dengesini kendince sağlayan bir iktidarın yargı rejimine maruz kalıyoruz. Bunun içindir ki en temel hak ve özgürlüklerimiz yok sayılıyor. Demokrasinin en temel ilkeleri askıya alınıyor. Yaşam hakkı, düşünce ve ifade özgürlüğü gibi en temel haklar görmezden gelinebiliyor. İçişleri Bakanlığı’nın talimatları valilikler ve kolluk gücü tarafından Anayasaya, hukuka uygunluğu sorgulanmadan emir olarak görülüp uygulanıyor. Bizler böylesi bir yönetim aklı karşısında, bu iktidar ilişkileri karşısında insanlık tarihinin süzgecinden süzülüp gelen haklarımızdan feragat etmemek için, bu şekilde yönetilmek istemediğimiz için mücadelemizi sürdürüyoruz. Israrla yürüttüğümüz bu mücadele toplumun tüm kesimlerini kendisine gönüllü birer kul yapmak isteyenlerin öfkesini daha fazla harlıyor. Çünkü görmek istedikleri dışında bir şey gösterilmesini, işitmek istedikleri dışında bir söz söylenmesini istemiyorlar! İstiyorlar ki toplum tek renk, tek ses olsun. Farklılıklarımızla birlikte eşitçe ve özgürce yaşama hakkımız olmasın. İktidarın politikaları sorgulanmasın. Barışın sesi, farklı dillerin sözü olmasın. Ancak unutulmamalıdır ki insanlık tarihi zalimlerin zulümleriyle dolup taşmaktayken asıl tarihi zulme direnenler yazmaktadır. Bizler de maruz kaldığımız tüm hukuksuzluklara, siyasi tehditlere rağmen doğru bildiğimizi söylemekten, en temel haklarımızı kullanmaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Korkuyla hükmedebileceğini sananların, herkesi suçlu ilan ederek siyasi arzularına ulaşabileceğini düşünenlerin büyük bir yanılgı içerisinde olduğunu hatırlatmak isteriz. Bu nedenle sendikal faaliyetlerimizden suç yaratmaya çalışanlara çağrımız, siyasi ve keyfi saiklerle hareket etmekten vazgeçmeleridir. Hukuka bir gün ama mutlaka bir gün onların da ihtiyacı olacaktır. İlk duruşmaları görülecek olan tüm arkadaşlarımız derhal beraat etmelidir.”

Eş Genel Başkanımız Gönül Erden’in de takip ettiği duruşma 24 Mart 2020 tarihine ertelendi.

İLETİŞİM: SES – Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Çankaya, Kızılay, Necatibey Cad. No:82 D: 4, 06420 Ankara Telefon: (0312) 232 61 22 e-Posta: [email protected]