Hastane çalışanlarının Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin idari ve mali yönden İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne bağlanması hakkında hastane önünde yaptığı eyleme İstanbul Aksaray Şubemiz, İstanbul Tabip Odası, dernekler, sendikalar ve hastalar da katıldı.
Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi çalışanları adına yapılan ortak açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Bugün burada toplanma amacımız, gözümüz gibi baktığımız, yıllardır çalışanı olmaktan gurur duyduğumuz, ülkemizin sayılı hastanelerinden biri olan Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesinin hiçbir makul gerekçe gösterilmeksizin, İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastane’sine bağlanmasına karşı olduğumuzu sizlerle ve kamuoyuyla paylaşmak içindi. Ama dün gece aldığımız müjde ile bu talihsiz girişime Bakanlığın dur dediğini ve bağlanmanın olmayacağını öğrenmiş bulunmaktayız. Yedikule gibi marka değeri olan kurumların oluşması 70 yıllık bir zamanı alırken, gerekçesi ne olursa olsun neticesini düşünmeden atılan adımlarla yok edilmesi bir imzaya bakmaktadır. Daha önce de 2015 yılında İzmir Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde benzer bir girişim olmuş, sonrasında bu hatadan dönülmüştü. Hastanemiz de pek çok sebepten dolayı bir başka hastaneye bağlanmayacak kadar özgün bir durumdadır. Bu nedenler şöyle özetlenebilir:
1- Türkiye’nin, göğüs hastalıkları ve göğüs cerrahisi alanında en fazla hastaya hizmet veren kurumudur (2018 yılında yaklaşık 400.000 poliklinik, 150.000 acil olmak üzere toplamda 550.000 hastaya bakılmıştır).
2- Yılda 20.000 civarı hasta yatışı yapılmakta ve % 100 doluluk oranı ile çalışmaktadır.
3- 2018 yılında 10.000 civarında bronkoskopik işlem yapılmış olup, bu sayı ile Avrupa’da, alanında en fazla işlem yapılan hastane durumundadır. Bronkoskopik girişimsel işlemler başta olmak üzere çok sayıdaki özellikli tanı, tedavi yöntemlerini öğrenmek için yurtiçi ve yurt dışındaki hastanelerden hekimlerin geldiği bir eğitim merkezidir.
4- 2018 yılında 1650’si A grubu olmak üzere toplamda 4500 ameliyat yapıldığı büyük ve önemli bir cerrahi merkezdir.
5- Verem (Akciğer tüberkülozu) ile özellikle de son yıllarda artış gösteren dirençli tüberküloz ile mücadele ve tedavide yetkin dört hastaneden biridir.
6- Yetiştirdiği asistan, uzman ve akademisyenlerle verdiği eğitimle, yaptığı yayınlarla ve göğüs hastalıkları alanındaki katma değeriyle Yedikule bir markadır.
Hastanemizin daha da iyileştirilip geliştirilmesi gerekirken, yetiştirdiğimiz, büyüttüğümüz, marka yaptığımız kurumlarda çalışan personelin kaçırılmamasına, takdir ve motive edilmesine ihtiyaç varken, başka bir kuruma bağlanmak istenmesini anlayamamıştık. Yedikule gibi kurumsal kültürü ve eğitim kadrosu güçlü olan, alanında söz sahibi ve hasta memnuniyeti son derece yüksek olan, köklü bir eğitim kurumunu genel bir eğitim araştırma hastanesinin içine sıkışan bir uydu kliniğe dönüştürmenin, hasta memnuniyeti başta olmak üzere acil sağlık hizmetleri, poliklinik, tanı-tedavi ve cerrahi işlemlerin bir çoğunda ciddi aksaklıkların doğmasına neden olacağını düşünmekteyiz ve Yedikule gibi değerlerin yaşatılması ve marka hastanelerimizin artması en büyük dileğimizdir. Sonuç olarak hastanemiz, yıllardır çalışanının huzur ve mutluluğunun işine ve hastalarına yansıdığı, bu nedenle de en az şikayetin olduğu bir kurumken, son 9 aydır hastanemizde yaşadığımız başhekimle iletişim kuramama ve itibarsızlaştırma girişimleri hastanemizin bağlanma girişimiyle sonuçlanmış ve huzursuz, yarınından endişeli ve sıkıntılı bir sürece girmişti. Bu durum, hasta bakım hizmetlerinin kalitesini etkileyecek şekilde, hastalarımızı ve çalışanlarımızı mutsuz etmekteydi. Tüm hastane çalışanlarının isteği bir an önce birleştirme veya bağlanma adı altında, hastanemizin yok olmasına müsaade edilmemesi ve kurumumuzun yıllardır sürdürdüğü başarılı hizmeti, coşkuyla ve güvenle arttırarak devam ettirmesinin önünün açılmasıydı. Bu kötü gidişe dur denilmesi sonucunda biz hastane çalışanları ve hastalarımız rahat bir nefes almıştır. Bu süreçte hep yanımızda olan tüm sağlık çalışanlarına, hastalarımıza, derneklerimize, tüm sendikalarımıza, İstanbul Tabip Odası’na, sosyal medya üzerinden destek olan tüm dost ve gönüldaşlarımıza, basına ve bu talihsiz girişime dur diyen Bakanlığa başta olmak üzere tüm destek veren kişi ve kuruluşlara teşekkür ederiz.”