KESK İstanbul Kadın Meclisi: Ceza Artırımı Yaparak İstismar Sorununu Çözemezsiniz, Önleyici Tedbirlerin Alınması Şart

Facebook
Twitter
WhatsApp

KESK İstanbul Kadın Meclisi, İstanbul Eğitim-Sen 6 No’lu Şube’de düzenlediği basın toplantısında, çocuklara yönelik cinsel istismar yasa tasarısında koruyucu hiçbir önlemin olmadığına dikkat çekti.

Kadın Meclisi adına açıklama yapan Şişli Şubemiz Kadın Sekreteri İpek Deniz, Adalet Bakanlığı’nın belirlediği komisyonla hazırladığı ve haftalardır gündemde tuttukları, çocuklara yönelik cinsel istismar yasa tasarısının 9 Nisan’da Meclis’e sunulduğunu belirterek, “Yapım süreci zaten sıkıntılı başlayan yasa tasarısında mevcut zihniyet yine şaşırtmadı. Koruyucu hiçbir önlemin yer almadığı tasarıda yine BM çocuk hakları sözleşmesinde yer alan çocuk kriterlerine de uyulmadı. Tasarı hazırlanırken uzman görüşü almayan, hiçbir sivil toplum kuruluşuna kulak asmayan Adalet Bakanlığı kapalı kapılar ardında bildiğini okumaya devam ediyor. En başından ısrarcı oldukları kimyasal hadıma yer verilirken, 12 yaş sınırı tartışmaları da yok sayıldı. Kimyasal hadımda; cinsel suçlardan dolayı hapis cezasına mahkûm olanlar hakkında tahliye edilme tarihinden “3 ay öncesinden başlamak üzere tahliyeden itibaren 5 yıla kadar, ayakta veya yatarak cinsel isteğin ilaçla baskılanması işlemi uygulanmasına” yer verildi. Bu yönteme tedavi deyip, cinsel istismarı hastalık olarak algılatamazsınız, masumlaştıramazsınız, erkek egemen sistemin meselesi olduğu gerçeğini değiştiremezsiniz. Bu yolla faillere erken tahliye, ceza indirimi yolunu açıp, çözmüş gibi yapamazsınız” diye konuştu.

Deniz, sadece ceza artırımı yaparak istismar sorununun çözülemeyeceğini, asıl olarak önleyici tedbirler alınması gerektiğini vurgulayarak, sözlerine şöyle devam etti: “Çocuk istismara uğradıktan sonra o cezaların arttırılmasının hiç bir anlamı yoktur. 18 yaş altı her birey çocuktur, sivil toplum kuruluşlarına, uzmanlara kulak tıkayarak, 12 yaş üstü çocuk mağduriyetini arttıramazsınız, dini referanslara bürüyüp failleri aklayamazsınız, çocuk evliliklerinin önünü rıza arayıp arttıramazsınız. Cezasızlığı arttıran diğer bir durum da iyi hal indirimi. Kanun da isim ve başlık olarak iyi hal indirimi olmasa da uygulama da öyle değil. Yargılama esnasında failin olumlu tutum ve davranışlarından dolayı indirim verilebileceği yazar. Yani yine o koltukta oturanın bakış açısına inisiyatifine bırakılıyor böyle bir mesele. Çözüyormuş gibi yaparak bu ülkenin en can yakıcı sorununun üzerini örtemezsiniz. İyi hal indirimleri, şartlı tahliye kararları, rızası vardılar her gün yeni bir fail üretmektedir. Yasalar çok güvenli(!) aileyi, erkeği ve erkek egemen cinsiyetçi sistemi korumak yerine çocukları korumalıdır. Çocukların doğum nedeni ile gittikleri hastanelerde bildirimi zorunlu olduğu halde resmi makamlara bildirilmediğini, bu suçun sadece bir yerle sınırlı olmadığını biliyoruz. Bildirimleri zorunlu olduğu halde bunu yapmama cüretini göstermek, şüphesiz bu işi yapanların bakış açısına bırakılması ile ilgilidir. Bu durum çocuk taciz ve tecavüzünden yana saf tutmanın resmidir! Yani yaşanan bunca vahşette parmağınızın, desteğinizin olmasıdır! Yasa tasarısında var olan eksiklikler de benzer davranışları besleyecektir. Biz KESK’li kadınlar çocukları hak ve özgürlük sahibi bağımsız birer birey olarak algılamadıkça, üzerinde tahakküm kurulabilecek bir nesne olarak algılamaya devam ettikçe, çocukların güvenip başvurabileceği mekanizmalar yaratmadıkça, çocuğa karşı cinsel istismarın önünü alamayacağınız konusunda sizi uyarıyoruz! Taciz, tecavüz ve istismar tartışmaya açık, herhangi bir açıklaması, gerekçesi, hafifletici nedeni olabilecek, dini referanslara, erkek egemen zihniyetin yasalarına, yargılayanların bakış açısına kalmış meseleler değildir, olamaz da diyoruz.”

Devleti çocuğa yönelik şiddet ve taciz, tecavüzlere karşı bütüncül, kapsayıcı tedbirler almaya, çocuk koruma birimleri oluşturmaya, kadın ve çocuk bakanlığı kurmaya davet eden Deniz, “12 maddelik bu yasa tasarısı çocuk istismarını önleme, çocuğu korumak gibi bir amaç taşımamaktadır. Koruyucu önlemler bu işin uzmanları ile derhal geliştirilmelidir. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin çocuk tanımına göre 0-18 yaş her birey çocuk olarak tanımlanırken, 12 yaş üstü ve altı diye bir farklılığa gidemezsiniz! Ceza artırımı yaparak istismar sorununu çözemezsiniz, önleyici tedbirlerin alınması şarttır. Çocuk istismarının iyi hal indirimi olamaz! Çocuk ihmal ve istismarını önlemek elimizde. Sessiz kalma suça ortak olma” dedi.

 

İLETİŞİM: SES – Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Çankaya, Kızılay, Necatibey Cad. No:82 D: 4, 06420 Ankara Telefon: (0312) 232 61 22 e-Posta: [email protected]