Sağlık alanında örgütlü emek ve meslek örgütleri olarak bugün (22 Aralık 2017) yaptığımız basın toplantısıyla sağlık ve sosyal hizmetler alanında her türlü çalıştırma biçiminin yasaklanarak tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçilerine tek, eşit ve güvenceli kadro talep ettik.

Sağlık alanında örgütlü emek ve meslek örgütleri adına açıklamayı Dev Sağlık İş Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu yaptı.

Taşeron çalıştırma, işverenlerin yasal yükümlülüklerden kurtulmak için başvurdukları en tipik çalıştırma biçimidir. İşverenlerin işçilere karşı yasal yükümlülüklerinden kurtulması, işçiler açısından da başta iş güvencesi olmak üzere kazanılmış tüm hakların ortadan kaldırılması demektir. 

O nedenle taşeronlaştırma özellikle 2000’li yıllardan itibaren hem özel sektörde hem de kamuda olağanüstü artış göstermiş, özellikle kamuda tümüyle hukuksuz biçimde sürdürülmüştür.  2002’de 350 binlerde olan taşeron işçi sayısı, bugün tam olarak tespit edilememekle birlikte 2,5 milyona ulaşmış durumdadır. 900 bin taşeron işçinin istihdam edildiği kamuda ise, sağlık ve sosyal hizmetler işkolumuzda 2002 yılında 11 bin olan taşeron işçi sayısı bugün 200 bine yaklaşmıştır.“  diyerek sözlerine başlayan Çerkezoğlu, “Geçtiğimiz seçim süreçlerinin de temel gündemlerinden birisi taşeron meselesi oldu. Seçimlerde  “taşeron işçilere kadro” sözü veren siyasi iktidar,  geçtiğimiz hafta doğrudan cumhurbaşkanı tarafından yapılan açıklama ile kamuda asıl ve yardımcı işlerde çalışan tüm taşeron işçilerin kadroya alınacağını bir “müjde” şeklinde duyurdu. Ardından Çalışma Bakanı çeşitli basın yayın organları aracılığı ile çeşitli açıklamalar yaptı. Ancak hala hükümet tarafından konfederasyonlarla,  sağlık emek ve meslek örgütleriyle veya kamuoyu ile taşeron işçilerinin kadroya geçirilmesine ilişkin paylaşılmış bir taslak yok.  İktidarın kadro talebinin tarafı olan emek ve meslek örgütleri ile diyalog kurmadan sürdürdüğü çalışma ve açıklamaların içeriği sürece dair kaygılara neden oluyor. Son olarak da, basına yansıyan ve hükümet tarafından yalanlanmayan, taşeron işçilerinin kadro hakkına ilişkin düzenlemenin TBMM de bypass edilerek Kanun Hükmünde Kararname ile yapılacağı bilgisi ise bu kaygılarımızı daha da arttırmıştır.” sözlerini sürdürdü.

Çerkezoğlu,Bizler sağlık emek ve meslek örgütleri olarak biliyoruz ki; bugün iktidarın en azından bir adım atmak durumunda kaldığı taşeron işçilere kadro hakkı, yıllardır sağlık ve sosyal hizmetler işkolunda “taşeron işçinin sendikası olmaz”, “taşeron işçinin yıllık izin hakkı olmaz”, “taşeron işçinin kıdem tazminatı olmaz” diyenlerin karşısında güvenceli çalışma mücadelesini büyüten sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin kazanımıdır.

Kadro hakkı, iktidarın bir lütfu değil, bir ekip olarak son derece yaşamsal bir hizmeti ürettiğimiz işkolumuzda sağlık çalışanlarının farklı statülerle parçalanmasına karşı büyütülen ortak mücadelenin ve ortak örgütlenmenin kazanımıdır.

Tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçileri olarak, insanca yaşayacağımız ve emeğimizin karşılığını alacağımız güvenceli bir çalışma düzenini hep birlikte kendi ellerimizle kuracağız!…” diyerek sözlerini tamamladı.

 

Basın Metni İçin >>>

İLETİŞİM: SES – Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Çankaya, Kızılay, Necatibey Cad. No:82 D: 4, 06420 Ankara Telefon: (0312) 232 61 22 e-Posta: [email protected]

×