Bizler, yılın 365 günü alınteri döken, bu ülkede üretilen her şeyi ama her şeyi üretenleriz. Bizlerin 1 Mayıs`ta söyleyecek sözü, büyüteceği bir umudu var” diye seslenen Aykanat, “Taşeron çalışma başta olmak üzere tüm kölece çalıştırma biçimlerine karşı insanca çalışmak ve insanca yaşamak istiyoruz.
İnsanca yaşayabileceğimiz bir ücret ve sosyal haklar istiyoruz. Grev, örgütlenme ve toplu sözleşme hakkımızı istiyoruz. Çalışırken ölmek, sakat kalmak, hastalanmak istemiyoruz. Kıdem tazminatımız gaspına karşı iş güvencemize sahip çıkıyoruz.
Kadınları toplumsal yaşamdan dışlayan zihniyeti, bu zihniyetin yarattığı şiddeti ve kadınların ucuz-güvencesiz işlerde kölece çalıştırılmasını reddediyoruz. Biz işçiler, kamu emekçileri, mühendisler, hekimler, kadınlar, gençler, emekliler, kar amacı güden bir anonim şirketin köleleri değil, demokratik bir ülkenin eşit yurttaşları olmak istiyoruz. Baskılara karşı özgürlük, yağma ve talana karşı eşitlik, ayrımcılığa karşı kardeşlik, savaşa karşı barış istiyoruz. Ve bu özlemlerimizin iç güvenlik yasası adı verilen fiili sıkıyönetim uygulamaları ile bastırılamayacağını ifade ediyoruz. Ve en önemlisi emeğimize, hukuka, haklarımıza, tarihimize, kaybettiğimiz arkadaşlarımızın anısına saygı istiyoruz. Yağmanın-talanın değil eşitliğin, savaşın değil barışın, baskıların değil özgürlüğün, karanlığın değil aydınlığın, ayrımcılığın değil kardeşliğin, yalanın değil hakikatin egemen olduğu bir ülke için umut işçi sınıfında, umut emekte, umut kamu çalışanlarında, umut bu ülkenin mühendislerinde, hekimlerinde. Umut kadınlarda, gençlerde, emeklilerde… Umut birliğimizde, mücadelemizde, dayanışmamızda. Umut 1 Mayıs`ta, umut 1 Mayıs meydanlarında! Bizlerde kentimizde emek taleplerimizi, barış, özgürlük, eşitlik ve demokrasi özlemlerimizi Sıhhiye meydanında haykırmak için, tüm emek ve meslek örgütlerini, siyasi çevreleri, demokratik kitle örgütlerini omuz omuza olmaya mücadelemizi birlikte büyütmeye çağırıyoruz.
KESK-DİSK-TMMOB-ETO