Değerli basın mensupları değerli sağlık emekçileri,
Hepinizin hatırlayacağı gibi Güçlüonak ilçemizde bir hekim arkadaşımızın yerel mülki idare amiriyle yaşadığı problem ve sonrasında kendisine yapılan baskıdan ve sözleşmesinin fesh edilmesi için devlet otoritesinin göstermiş olduğu çabadan bahsetmiştik.Simdi maalesef o hekim arkadaşımızın sözleşmesi fesh edildi ve Güçlükonak’tan ayrılmak zorunda kaldı. Daha önce 115 ceza puanı verilerek cezalandırılan ama itirazlarımız üzerine 95 e çekilen ancak kaymakamla yaşadığı problem nedeniyle “etik değerlere uymama ” bahanesiyle 45 ceza puanı daha alarak 140 puanla sözleşmesi fesh edilmiş oldu. Böylelikle primer görevi halk sağlığının korunması ve geliştirilmesi olan Şırnak Halk Sağlığı Müdürlüğü ve gene görevlerinden biri halk sağlığının gelişmesi için caba sarf etmesi gereken Şırnak valiliği tarafından Güçlükonak halkının bir kısmı hekimsiz bırakılarak ödüllendirildi.Bu şekilde çocuklarının aşılarının zamanında yapılmaması ,gebelerin yeterince takip edilmemesi ve hastaların da hak ettikleri şekilde tedavilerinin yapılmaması sağlandı.
Hepinizin bu örnekte de açıkça gördüğü gibi ülkemizin sağlık sisteminde hem bir hekimin is ve gelecek güvencesi hem de bir halkın sağlık hizmetine erişiminin engellenmesi mülki amirlerin iki dudağı arasındadır.
Simdi bu olayın sorumlularına sesleniyoruz.Sizler bir iki gebeyi dosyalarına işlemedi diye bir kaç evrakta eksik var diye sözleşmesini fesh ederek kendinizce hesap sordunuz, doktoru cezalandırdınız. Ama sizler bunu yaparak yüzlerce hastanın tedavi edilmemesine, yüzlerce çocuğun aşı olmamasını onlarca gebenin takiplerinin yapılmamasına sebep oldunuz.Yani sizler asıl olarak halkın sağlık hizmetine erişimini engellediniz. Çünkü sizler de çok iyi biliyorsunuz ki Güçlükonak’ta yüzlerce doktor yok ve bir doktorun orda eksik çalışması ciddi problemler yaratır.
Değerli sağlık emekçileri;hepinizin yasayarak gördüğü gibi birinci basamak sağlık hizmetlerini aile hekimliği adıyla piyasanın koşullarına göre yeniden düzenleyen politikalar, performansa dayalı sözleşmeli çalışma düzeni sağlık emekçilerinin çalışma güvencesini ortadan kaldırmış, mesleki bağımsızlığını ve itibarını yaralamıştır. Tüm bunların yanında sağlık hizmeti niteliksiz hale gelmiş, hasta müşteri olmuş, halktan katkı, katılım ve ek ücret adıyla cepten ödemeler bu hükümet döneminde meşrulaştırılmıştır.
Sağlık alanında yaşananlar, sağlık emekçilerinin her gün uğradığı şiddetten, sözleşme fesihlerine, idari baskılara, mesleğinden soğumaya, gelecek kaygısına, mesleğini gereği gibi yapamama haline getirmiştir.
Buradan bir kez daha sunu deklare ediyoruz:Arkadaşımızın sözleşme feshi iptal edilmeden, görevinin basına geri dönmeden eylemlerimiz devam edecektir.
Ayrıca doktor arkadaşımızın arkasında durduğumuz her eylem ve etkinlik sonrası ASM’lerimize gönderdiğiniz tutanaklardan ve sarı zarflarınızdan korkmadığımızı da buradan bir kez daha belirtiyoruz..Bunu artık anlayın istiyoruz (ama ummuyoruz.) Bizim tek korkumuz ve en önemli kaygımız mesleğimizi etik ve iyi hekimlik çerçevesinde icra edememektir.Bundan başka korku ve kaygımız yoktur.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) üyesi Filiz Ünal İncekaya, Türk Tabipler birliği, Merkez konseyi adına açıklamada bulunuyorum. Türk Tabipler birliği, Merkez konseyi Ankara da buraya ulaşmasının nedeni olayın gerçekten çok önemli olması bu hem halk sağlığı açısından önemli hem de Sağlık çalışanları açısından çok önemli her iki durum da baktığımızda 10 yıldır kötüye gidiyoruz. Halksallığı açısından baktığımızda da 10 yıldır kötüye gidiyoruz. Bizim iş güvencemiz elimizden alındı
Bir kaymakamın eşi Halkın sağlığını tehlikeye atılarak tedavi edilemez. Oraya kaymakamın eşini muayeneye gitseydi arkadaşımız bir kalp krizi gelmiş olsaydı acil servise kim müdahale edecekti. nerde halkın eşit sağlık hizmeti hakkı kime verilir kimin hakkıdır kaymakamın evine doktor çağırmak böyle bir hakları yok evrensel kurlar geçerlidir evrensel kurallar tüm halk ve tüm insanlar için eşittir kaymakamın karısı ayrı tüm halktan gelen Mehmet amcaya ayrı davranılamaz bu bizim birinci ilkemizdir.
Doktor arkadaşımızın çocukları gebeleri aşılanmamakta bakılmamakta tedavi hakları elerinden alınmaktadır. Bunu yapmaya hiç hakları yok bunu yaptıkları andan itibaren daha büyük bir suç işlediler yaptıkları en önemli suçlardan biri sağlık çalışanlarına mobing uygulamaları 10 kişi uçarak geldiler. Sağlık ocağına her tarafı denetlediler olduk olmadık işte bu bebeği niye takip etmediniz bu bebeği takip etmişsiniz ama evrakları doldurmamışsınız yazın 15 puan yazın 20 puan buna da 30 puan verelim hadi bu hekimi görevden alalım. Böyle bir şey kabul edilemez böyle bir şeyi kabul etmeyeceğiz bunun mücadelesi devam edecek bunu mücadelesi hiçbir zaman bitmeyecek hiçbir zaman bize olan baskılar azalmayacak bunu 10 yıl önceden de biliyorduk. Şimdi de biliyoruz. Halkımızın da Sağlık hizmeti almaktan daha güçlük çekeceği daha çok fazla para ödemesi gerektiğini bu sadece bizlere değil sağlığa erişimi olmayan Fakir fukarayı daha çok vuracağını şimdiden söylüyoruz. ve Halkımızı bu mücadelemizde yanımızda görmek istiyoruz dedi
SES Genel Sekreteri M. Sıddık Akın, bir aile hekimi arkadaşımızın acilde nöbet tutuğunu ve bu nöbeti esnasında Kaymakamın evine çağrılması adeta sağlık emekçilerine yönelik köle yaklaşımıdır bu. Burada Şırnak Valiliğin önünden Şırnak Valisine sesleniyoruz. Eğer bu işte siz sorumlu değilseniz ,sadece önünüze gelen bir yazıyı onaylamışsanız kaymakam hakkında bir an önce soruşturma başlatın. dedi