Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi AMATEM girişi önünde toplanan sağlık emekçileri adına bir konuşma yapan SES İzmir Şube Başkanı Dr. Veli ATANUR: “Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesinde ameliyathane çalışanlarından yükselen çığlık piyasalaşan sağlık sisteminin 10 yılda yarattığı tahribata ve tüm sağlık çalışanlarına ses veren çığlıktır. Ameliyathane çalışanları çok şey istemiyorlar. Onlar angarya çalışmaya ve mobbinge hayır diyorlar. Kurum içi keyfi yer değiştirmelere sesini yükseltiyorlar. Onlar işyeri güvencesi ve güvenceli çalışma istiyorlar. Onlar performans değil emekliliğe yansıyacak insanca yaşanılabilir bir temel ücretlendirme diyorlar. Bunun da ön koşulunun çalışanlar açısından insanca çalışma koşulları, hastalar içinse müşteri değil ulaşılabilir nitelikli ve ücretsiz sağlık hizmetinden geçtiğini ifade ediyorlar. İşte bunun için Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi ameliyathane çalışanları iş bıraktı. Ama piyasacı sağlık sisteminin kar getirici CEO’ları yöneticileri şimdiden çalışanları sürgünle tehdit ediyor.”
Atanur sözlerine; “Onlara söyleyecegimiz tek söz siz bu piyasalaşan sağlık sisteminde çağrı yöneten sözleşmeli yöneticilersiniz. Sizin geleceğiniz ve çalışma koşullarınız işyerlerindeki asli çalışanların iki dudağı arasındadır. O yüzden haddinizi bilin sadece ve sadece çalışanların sesine kulak verin. Eğer çalışanların sesine kulağınızı tıkarsanız bu çalışanlar sizi o sözleşmeli yerlerinizden de etmeyi bilir. Çünkü dün Dokuz Eylül Grevini yaratan, Bozyaka Direnişini örgütleyen SES İzmir Şubesi olarak burada çalışanlarla omuz omuza ve yanyanayız. Bu böyle bilinsin. Taleplere yanıt verilmediği takdirde tüm İzmir Sağlık Çalışanlarını Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesine yığma sözü veriyoruz.” dedi. Saat 14.00’te hastane yöneticisi ile görüşecek olan Şube Yönetim Kurulumuz çalışanların taleplerini hastane yönetimine ileterek sorunların çözülmesini talep edecekler. Hastane yönetimi çalışanların insani taleplerini kabul etmezse bugünkü uyarı grevimizin büyüyeceğini buradan belirtmek isteriz.
Basın açıklamasını ise SES İşyeri Temsilciliği adına Hemşire Emine MENDERES okudu.
AMELİYATHANE ÇALIŞANLARININ SESSİZ ÇIĞLIĞI
Ülkemizde hemşireler, ebeler,teknisyenler yoksulluk sınırının altında ücretle Çalıştırılmaktadır. Maaşımıza zam istediğimizde ek ödemeler önümüze sürülmektedir.
Sağlık sistemi, performans yapın daha çok para kazanın paranızı arttırın demektir. performans demek hastanın cebine göz dikmek daha fazla tetkik,daha fazla ameliyat ,daha fazla poliklinik demektir.üstelik performans adaletsiz bir dağılımı ve iş barışının bozulmasını getirmiştir.
Performans sağlık çalışanına, şiddete, angarya çalışmaya , uzayan mesailere , kapasitenin üstünde çalışmaya dönüşmüştür.
Sağlıkta dönüşüm programıyla hastaneler kamu hastane birliklerine dönüşmüş , kamu hastane birlikleri kamu yararı , halka hizmet için oluşan kamular olduğunu tamamen unutmuştur.hastaneler hastane değil darphane durumuna gelmiştir.
Sözleşmeli yöneticiler çalışanın huzurundan etik sağlık hizmetinden doğru, olaya bakmakta ticarethanenin geliri nasıl yükselir bu kadar personelle %70 kapasiteye nasıl çıkılır ,kendi puanları kaç olur burdan bakmaktadır.ticarethaneler hasta değil, müşteri memnuniyetine bakmaktadır. Sağlıkta ticaret ölüm demektir.
Sağlık çalışanı olarak bizler performansa hayır diyor , ek ödemelerin emekliliğimize yansıtılmasını, insanca yaşayacak düzeyde arttırılmasını talep ediyoruz.
Bizler kar kuruluşundan pay istemiyoruz emeğimizin karşılığını istiyoruz.angarya çalışmaya son diyoruz.yasal olarak mesainin 08:00 de başladığını ve 8 saat çalışacağımızı duyuruyoruz. teknisyen ,hemşire, ebe, hizmetli, memur, eczacı sağlık hizmetinin olmazsa olmaz temelleridir. ve bizler bu gelir dağılmındaki adaletsizliğe hayır diyoruz.eşit ise eşit ücret istiyoruz.
Nöbetli çalışmaktan kaynaklı, insana yakışır dinlenme odaları, insani bir ortamda yemek yemek istiyoruz.
Ebeler ,hemşireler, teknisyenler olarak 25 yıl üstü hizmeti olanların, nöbetten çıkarılmasını talep ediyoruz.
Kamu hastane birliklerinde iş yeri güvenliğimiz kalmamıştır. yöneticilerin iki dudağı arasında seni nereye istersem oraya göndereyim tehdidini duymak istemiyoruz. İş yeri güvencesi istiyoruz.
—
SES İZMİR