VAN TABANLI DEPREMİN 5. DEĞERLENDİRME RAPORU (25. GÜN)

Facebook
Twitter
WhatsApp

Van Erciş ilçe merkezinde yürütülen sağlık hizmetlerinin
artan ihtiyaç üzerine Van merkeze taşınması nedeniyle TTB-SES üyesi gönüllüler
ve bölge belediyeleri sağlık merkezleri tarafından hizmet verilen sağlık
merkezi önünde basın açıklaması yapıldı.

Basın açıklamasına Merkez Yönetim
Kurulu Üyemiz Bedriye YORGUN, TTB Merkez Konsey Üyesi Dr. Halis Yerlikaya
katıldı. Basın açıklamasında Van tabanlı depreminin 25.gün değerlendirmesi
yapıldı.

VAN TABANLI DEPREMİN 5.
DEĞERLENDİRME RAPORU VE

BASIN AÇIKLAMASI (25.
GÜN)

16 Kasım 2011

 Van Erciş tabanlı 23 Ekim 2011 tarihinde
yaşanan ve büyük yıkımlara ve ölümlere yol açan depremin ilk saatlerinden
itibaren TTB ve SES ekipleri bölgeye ulaşmış ve bu güne kadar faaliyetlerine
devam etmektedir. Yürütülen
faaliyetleri şöyle
özetlenebilir..

o        
SES ve TTB üyesi gönüllü hekim ve sağlık çalışanları deprem
bölgesine ilk ulaşan sağlık hizmeti sunmaya başlayan ekiptir. İlk gün faal olan
TSM’de Sağlık Bakanlığı ekiplerine gönüllü destek ve Sahra Hastanesinin
kurulması çalışmalarına aktif katılım sağlanmıştır.

o        
Deprem sonrası ilk gün Erciş ilçe merkezinde TTB, SES ve
bölge belediyeleri tarafından “Sağlık Koordinasyon Merkezi” kurulmuştur.

o        
SES ve TTB ekibi deprem bölgesine ilk ulaşıldığı saatten bu
güne kadar iki-dört kişiden oluşan koordinatör ekibi ile;

§         
depremin sağlık hizmetine etkisi,

§         
sağlık çalışanlarının durumu,

§         
sağlık hizmetlerine erişim,

§         
halk sağlığını tehdit eden sorunların gözetimi,

§         
arama ve kurtarma faaliyetlerinin izlenmesi,

§         
kriz masası üyeleri ile temas,

§         
çadırkent incelemeleri,

§         
çevre sağlığına yönelik incelemeler (su, atıklar, çöp)

§         
koruyucu hizmetlere yönelik öneriler,

§         
deprem bölgesine yapılacak tıbbi ve tıbbi olmayan
yardımların yönlendirilmesi,

§         
yardım dağıtımlarının incelenmesi,

§         
toplu yaşam alanlarının incelenmesi,

§         
toplu yemek dağıtımı yapılan bölge belediyelerine ait seyyar
mutfağın sağlık açısından denetimi,

§         
sağlığın belirleyicileri ile ilgili gözlemlerine yönelik değerlendirmelerini
ve önerileri raporlaştırarak kamuoyu ile paylaşmıştır. Bu faaliyetin
yürütülmesine TTB Merkez konseyi, SES genel merkezi, TTB olağan dışı durumlarda
sağlık kolu ve halk sağlığı uzmanları  destek ve önerilerde bulunmuşlardır.  

o        
Erciş ilçe merkezinde kurulan “Sağlık Koordinasyon Merkez”inde
poliklinik hizmeti verilen çadırlar, ilaç dağıtımının yapıldığı çadırlar,
barınma çadırları bulunmaktadır. Merkezdeki polikliniğe ek olarak mahalle ve
köylerde mobil sağlık hizmeti sürdürülmüştür. Yürütülen hizmetlere bölgedeki
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası üyesi sağlık çalışanları, Bölge
Tabip Odalarının gönüllü hekimleri, bölge belediyelerinin
sağlık merkezi ekipleri ve sağlık öğrencileri destek vermiştir. Günde
ortalama 20-25 sağlık emekçisinin katkısı ile
hizmetler sürdürülmüştür. Depremin altıncı gününde Diyarbakır Büyükşehir ve
Bağlar Belediyeleri tarafından sağlanan konteynırların gelmesi ile hizmet daha
da güçlü bir hal almıştır.

o        
Merkez polikliniğe günlük başvuru sayısı 300-450
arasındadır. Konteynır dışında iki gezici ekiple her gün düzenli olarak mahalle
ve köylerde de sağlık taramaları yürütülmüştür. Bu taramalarda hem poliklinik
hizmetleri hem de başta çevre sağlığı, barınma koşullarının izlenmesi olmak
üzere koruyucu sağlık hizmetleri verilmiştir. Köy ve mahallelerindeki
poliklinik hizmetleri birlikte değerlendirildiğinde günlük bakılan hasta sayısı
700-800 arasında değişmektedir.

İki örgütün özgün yaptığı bu faaliyetlerin yanı sıra
depremin meydana geldiği ilk yarım saat içinde yakın illerdeki üyelerini Sağlık
Bakanlığı tarafından bölgeye gönderilecek ambulanslarda gönüllü görev almaya
çağırmış ve çağrımız büyük bir sağlıkçı kesimi tarafından karşılık bulmuştur.
Yine koordinasyon ve acil durum değerlendirme ekiplerimiz, genel merkezlerimiz
yerel ve merkezi sağlık ve sosyal hizmet kurumları ve diğer yetkililerle
sürekli temasta olmayı ve eşgüdüm halinde çalışmayı esas almış, yaşanan
eksikliklerin giderilmesine katkıda bulunmuştur (Yapılan faaliyetler daha önce
yayınladığımız diğer raporlarımızda mevcuttur)

Bu yapıcı yaklaşıma karşın ne yazık ki yetkililerle ciddi
bir muhataplık ilişkisi yakaladığımız söylenemez. Hatta ilk gün
Mardin-Midyat’ta yapacağımız sağlık çalışmaları için ilaç toplayan SES üyeleri
gözaltına alınmıştır. Geçen 25 gün boyunca yaptığımız tüm açıklamalarda ve
yayınladığımız tüm raporların diline özellikle dikkat ettik. İlk günden
itibaren mevcut hükümetin sağlık politikalarına karşı dahi olsak vicdani ve
toplumsal sorumluluğumuzun gereği özellikle halka hizmet ve olumsuzlukların
yaşanmaması için eşgüdüm halinde çalışma, yaşanan eksiklikleri giderme yönünde
caba içinde olduk. Yapıcı yaklaşımımız böylesi olağanüstü dönemlerde aslolanın halkın
ihtiyaçlarının karşılanması ve daha büyük felaketlerin (salgın hastalıklar,
açlığa ve soğuğa bağlı hastalıklar vb) önüne geçilmesi düşüncesine
dayanmaktadır. Bu bilinç ve vicdani sorumlulukla çalışmalarımızı devam
ettirdik, ettireceğiz.

Erçişte poliklinik faaliyetlerini başlatırken; özellikle 1.
basamak sağlık hizmetleri ASM’ler açılıncaya kadar sağlık hizmetlerine katkı
sunmak amacımız vardı. Sağlık bakanlığı ilk günler daha çok hasta transferi
işlevini gerçekleştirdiğinden mahalle ve köylere sağlık hizmeti
götürmemekteydi. Bizimde amacımız soğuk hava koşullarında açıkta olan, hijyenik
olmayan koşullarda yaşamak zorunda olan halkın özellikle de çocukların soğuğa
bağlı gelişen hastalıklarının tehlikeli boyutlara evrilmesini kısmende olsa
engellemekti (DENİZ GİBİ ZATÜREDEN ÇOCUKLARIN ÖLMEMESİ GİBİ). Bu güne kadar
Erçişe bağlı tüm mahalle ve belde ile tüm köylerde mobil ekiplerimizle sağlık
taramaları gerçekleştirdik. Bazı yerlerde birden fazla kez bu faaliyet
yürütüldü. Yine kent merkezindeki polikliniğimize günde ortalama başvuran
350-400 kişinin muayenesi yapılarak ilaçları verildi. Kronik hastalıkları olan TSM
ve Sahra hastanesinde muayene olan ve merkezimize başvuran çok sayıda kişiye de
ilaçları verildi.

Yaşanan ilk depremin yarattığı sıkıntılar aşılmadan
Van-Edremit tabanlı 9 Kasım tarihinde yaşanan ikinci deprem yeni yıkım ve
acılara yol açmıştır.(Bu yıkım ve acının sorumluluğu hasarlı evlere izin veren
ve evlerinize girin diyen yetkililere ait olduğunu söylemeden geçemeyeceğiz).
Bu ikinci depremden sonra sağlık hizmetleri açısından da ciddi sorunlar
yaşanmıştır. Sağlık kurumları hasar görmüş, günlerdir sokakta olan sağlık
emekçilerinin de bir kısmı Van’ı terk etmek zorunda kalmıştır. Erciş’deki
ekibimiz ilk depremde olduğu gibi hızla Edremit ve Van merkeze ulaşmış, acil
sağlık hizmetinin sürdürülmesine, yaralıların taşınmasına katkı
sağlamıştır.   

Bu gün itibari ile Erciş ilçesinde kısmi de olsa ASM ler
açılmış ve sahra hastanesi daha iyi hizmet verir hale gelmiştir. Bu nedenle 2.
depremden sonrası sağlık hizmeti açısından sorun yaşamaya başlayan ve daha kalabalık
olan Van merkezine bugün konteynır ve çadırlarımızı taşıyarak yarın sabahtan
itibaren de aynı anlayışla hizmetimize Van merkezde devam edeceğiz.

Van’ın tamamı için halk sağlığı açısından acil olarak
üzerinde önemle durulması ve yapılması  gerektiğine
inandığımız görüşlerimize geçmeden önce bir kez daha  Sağlık Bakanlığı ve Sosyal Hizmetlerden
sorumlu devlet bakanlığına çağrıda bulunuyoruz.

Buradaki sağlık ve sosyal hizmet personeli deprem mağdurudur
ve tükenmişlik sendromu yaşamaktadır. 10’ar günlük temel yaşam ihtiyaçları
karşılanarak, özlük hakları korunarak sağlık ve sosyal hizmet personelini iyi
bir koordinasyonla burada çalıştırın ve diğer yerli personeli kendisi ve ailesi
ile ilgilenebilmesi için izne ayırın. Böylesi bir kararlaşma ve ortak
koordinayon kapsamında TTB ve SES destek vermeye, üyelerini gönüllü bir şekilde
sevk etmeye ve ortak çalışmaya hazırdır.

ÖNERİLERİMİZ

1) Bölgenin ağır
kış koşulları düşünüldüğünde çadır bir barınma seçeneği olarak mümkün olan en
kısa süre için tercih edilmelidir.
Depremzedeler bir an önce sağlıklı konutlara,
beslenme rejimine, ekonomik güvenceye, okula, işlerine ve sosyal hizmetlere
kavuşturulmalıdır. Aksi takdirde beden ve ruh sağlıklarını korumak mümkün
olmayacaktır. Temel gereksinimler sağlanmadan, götürülecek sağlık hizmetlerinin
de yararı olmayacaktır.

2)Koruyucu sağlık
hizmetleri başta olmak üzere sağlık hizmetleri yeniden re-organize edilmelidir.
(Gebe, bebek ve çocuk takibi, aşılama çalışmaları, çevre sağlığı hizmetleri
vb.)
Özellikle aşılama çalışmaları en kısa zamanda başvuranlara değil tüm gereksinimi
olanlara başlanmalıdır
. Bu kapsamda
yaşlılara grip ve pnömoni aşısı, çocuklara genel bağışıklama programı
kapsamındaki tüm aşılar, gebelere tetanoz aşısı yapılmalıdır. Bir an önce tüm
ASM’ler açılmalı ve entegre ve etkin bir birinci basamak hizmeti sunulmalıdır.

3)Bölgedeki sağlık hizmetleri;
çalışma düzeni iyi ve eşgüdümlü bir şekilde planlanmış rotasyonlarla
görevlendirilecek sağlık personele ile sağlanmalıdır.
Bölgeye
rotasyonla gönderilecek sağlık personelinin de görev tanımları ve görev süreleri
belirli olmalı, bölgede kalacakları süre içerisinde olanaklar ölçüsünde altyapı
desteği sağlanmalıdır. Depremzede sağlık çalışanlarının birçok sorunu
bulunmaktadır ve özel bir psikososyal destek programına ihtiyaçları
vardır. 

4)Özellikle çocuklarda
beslenme dikkatle izlenmeli, beslenme sorunları ile ilgili önlemler alınmalı,
takipleri iyi yapılmalı başta Zatürre ve ishal olmak üzere olası hastalıklara
karşı dikkatle izlenmelidir.

5) Uzun dönemde ruh sağlığı sorunları giderek artacaktır. Psikolojik ve
sosyal yıkımın tespiti ve tedavi süreci; Psikiyatrist, psikolog ve sosyal
hizmet uzmanlarının katılımı ile travmaya bağlı sorunlara yönelik kadın ve
çocuklar için başta olmak üzere bir çalışma planlanmaktadır.

6)Genel olarak
değerlendirildiğinde deprem sonrası yürütülen çalışmalarda koordinasyonsuzluk
dikkati çekmektedir. Bu durum sağlık hizmetlerine de yansımaktadır. Temel
sağlık hizmetlerinin koordinasyonu henüz tam olarak yapılamamıştır
. Özellikle
kırsal nüfusa yönelik sağlık hizmet ihtiyacı bulunmaktadır
. İl
sağlık müdürlüğü  gezici 112 ekipleriyle
köylere sağlık hizmeti götürmeli,
 acil hizmetlerin ötesinde kalıcı ve bütünlüklü
bir birinci basamak sağlık hizmeti kurgulanmalıdır.

7) Bölgenin
depremden önce zaten var olan altyapı sorunları yoğunlaşmıştır. Ayrıca
Bölgede
yoğun bir çevre kirliliği yaşanmaktadır. Yerel yönetimler ve Çevre Bakanlığı
ile

işbirliği içinde bu
sorunlar bir an önce giderilmelidir.

8) Uzun
vadeli ve gereksinimi olan herkese yardım organizasyonu planlanmalıdır.

9) Ağır kış koşullarında depremin yarattığı
travmanın etkisinde, başka bir seçeneği olmadığı için deprem bölgesinde zor
koşullarda yaşamlarını sürdüren depremzedeler için kamunun tüm olanakları
seferber edilmelidir.

10)Fazla gecikmeden, başka
gündem maddeleri öncelik olmadan, bu depremdeki deneyimlerden de yola çıkarak,
daha sonra olabilecek bir afette neler yapılabileceğinin, nasıl
hazırlanılabileceğinin planları hazırlanmalıdır.

 

 

SES GENEL MERKEZİ

TTB MERKEZ KONSEYİ



 

İLETİŞİM: SES – Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Çankaya, Kızılay, Necatibey Cad. No:82 D: 4, 06420 Ankara Telefon: (0312) 232 61 22 e-Posta: [email protected]

×