AKP ANAYASASI DEĞİL; YENİ VE SİVİL BİR ANAYASA

Facebook
Twitter
WhatsApp

12
Eylül Darbe Anayasası ile yönetilmeye devam ediyoruz. Defalarca
değiştirilmesine ve en son 12 Eylül 2010 tarihindeki referandumla daha kapsamlı
değişiklik yapılmasına rağmen özü ve mantığından hiçbir şey kaybetmeyen bu
anayasanın ömrü bittiği gibi, yerine yapılacağı ve “sivil” olacağı ifade edilen
Anayasa’nın nasıl olacağı, 2010 yılında AKP tarafından, toplumsal uzlaşma bir
yana, parlamento içi uzlaşma yoluna bile gitmeden yapılan değişikliklerden
anlaşılmaktadır. 

 

AKP,
12 Haziran seçimleri sürecinden başlayarak, günümüzde de “Sivil Anayasa”
gereksiniminden söz etmekte, toplumda ANAYASA tartışması yürütmeye
çalışmaktadır. Özellikle son günlerde mecliste gurubu bulunan partilerin eşit
olarak temsil edilecekleri ve meclis başkanı koordinatörlüğünde bir uzlaşma
komisyonu kurulması dillendirilmektedir.

 

Öncelikle,
parlamentoda gurubu bulunan parti temsilcilerinden oluşacak böyle bir
komisyonun toplumsal bir uzlaşmayı temsil etmeyeceğini, hele de içinde mutlaka
olması gerekirken, Emek, Barış, Özgürlük Bloku Milletvekillerinin bunun dışında
tutulmaya çalışılmasının, aslında kendi Anayasa’sını oluşturmaya çalışan
AKP’nin yasama ve yürütme tarzının tipik ifadesi olduğunu belirtmek istiyoruz.
Eğer toplumsal bir uzlaşı üzerinden bir ANAYASA oluşturulacaksa, parlamento
dışındaki partilerin tümünün dışında, toplumun örgütlü temsilcilerinin de
sürecin içinde olması, emek ve meslek örgütleri başta olmak üzere, tüm
Demokratik Kitle Örgütlerinin de sürece katılması zorunludur.

Sağlık
ve sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası olarak son genel kurulumuzun aldığı karar
doğrultusunda; Konfederasyonumuz KESK’le birlikte, oluşturulacak yeni Anayasa
süreci içinde olacağımızı açıklamak istiyoruz.

·        
Sağlık ve Sosyal
Hizmet alanında örgütlü bir sendika olarak oluşturulacak anayasada; Başta
Sağlık Ve Sosyal Hizmet alanında olmak üzere, Kamu Hizmetlerinin
piyasalaştırılmasına yönelik Neo-Liberal politikalara anayasal zemin
oluşturulmaması, Sağlık ve Sosyal Hizmetin HAK olması ve Kamusal Hizmetler
içinde değerlendirilmesi konusunda taraf olacagız.

·        
Uluslar Arası
sözleşmeler, AİHM kararları ve fiili olarak yapılan uygulamalarla meşruiyeti
tartışılmayacak kadar açık bir biçimde hak olan GREV ve TOPLU SÖZLEŞME’nin
Anayasal güvenceye kavuşturulması, sendikal örgütlenmenin önündeki engellerin
kaldırılması konusunda taraf olacağız.

·        
Çalışma hayatının
demokratikleştirilmesini,  yönetime
çalışanların da katılması, yöneticilerin seçimle belirlenmesini sağlayacak bir
anayasa için taraf olacağız.

·        
İfade ve
örgütlenme özgürlüğünü kısıtlayan düzenlemelerden arındırılmış bir anayasa
konusunda taraf olacağız.

·        
Darbe
anayasasındaki 12 Eylül kurum ve kurullarının tasfiye edildiği, ülkenin kurum
ve kurullarıyla demokratikleştirildiği, başta Kürt Sorunu ve Alevi İnanç Sorunu
olmak üzere, farklılıkları ortadan kaldırarak çözen; farklı dil, din, inanç ve
kimliklerin kendini ifade edebileceği çoğulcu ve demokratik bir anayasadan yana
taraf olacağız.

 

Özgür
ve Demokratik bir ülkede, düşüncenin özgürce ifade edilebileceği, iş barışı
başta olmak üzere, çalışma hayatının demokratikleştirildiği, emek ve emekçinin
özgürce örgütlenerek grev ve toplu sözleşme hakkını kullanabildiği, parası
olanın ulaşabileceği sağlık ve sosyal hizmet yerine, nitelikli, ulaşılabilir
sağlık ve sosyal hizmetin hak olduğu, kamu eliyle ücretsiz verildiği bir ülke
için yapılacak bir anayasa konusunda taraf olacağız.

 

SES
olarak öncelikle toplumsal uzlaşma amacıyla oluşturulmaya çalışılan “sözde”
uzlaşma komisyonu konusunda AKP’yi uyarıyoruz. Anayasalar toplumun her kesimini
içerecek üzerinde uzlaşı sağlanmış belgelerdir. Bu nedenle toplumun tüm
temsilcilerinin bu süreçte yer alması zorunludur ve bir an önce parlamentoda
gurubu olan siyasi partilerden oluşturulacak komisyon fikrinden
vazgeçilmelidir. Gerek bu komisyonda yer alacak, gerekse yer almayacak
muhalefet partilerini de geniş bir toplumsal mutabakat sağlanması konusunda
girişimde bulunmaları ve bu konuda çaba harcamaları, bu konuda başarısız
olunması halinde de yukarıda sıraladığımız taleplerimizin de içinde olduğu bir
anayasa için çalışma yürütmeleri için çağrıda bulunuyoruz.

 







İLETİŞİM: SES – Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Çankaya, Kızılay, Necatibey Cad. No:82 D: 4, 06420 Ankara Telefon: (0312) 232 61 22 e-Posta: [email protected]