SAĞLIK EMEKÇİLERİ “DEMOKRATİK ÇÖZÜM ÇADIRINDA”
19-20 NİSAN GREVİNE ÇAĞRI YAPTILAR
BUG GÖZALTINA ALINDILAR!
Adana Tabip Odası eski Başkanı Prof. Dr. Osman
Küçükosmanoğlu ile Dr. Ömer Eşki’nin 28 Nisan 2011 Perşembe sabahı gözaltına alındılar. Gözaltını protesto amaçlı öğlen saatlerinde İnönü Parkında toplanan Sivil Toplum
Kuruluşlarından tepki geldi.
Akşam saatlerinde kitle örgütleri Adliye önünde açıklama yaparak, gözaltına alınanların serbest bırakılmasını talep etti. Büyük bir tepkiye yolaçan bu hukuksuz gözaltılar savcılık sorgusunun ardından sonlandırılarak, üyelerimiz serbest bırakıldı.
ADANA DEMOKRATİK KİTLE ÖRGÜTLERİ ORTAK AÇIKLAMA
Adana Tabip Odası, ÇÜ.Öğretim Elemanları Derneği,
SES, İHD, DİSK, KESK, TİHV, TMMOB, EDP, ÖDP, EMEP, ODAK, SOSYALİST FEMİNİST,
Emek ve Özgürlük Cephesi,
BDP,Anadolu-Der, Eğit-Der, Dev Sağlık-İş, Tuncelililer Derneği, TZP,
MKM, Adana Eczacı Odası, ESP, Hacı Bektaşı Veli Derneği, Halkevleri, İşçi
Partisi, Pir Sultan Abdal Derneği, TUHAYDER, OLİS, Meyader, Alevi-Kültür
Derneği, DİP, Devrimci Duruş, DHF, Sosyalist Yeniden Kurtuluş, BDP Adana İl-İlçe,
Devrimci Proleterya, Türkiye Gerçeği, SDP, TÖP adına basın açıklamasını okuyan
Adana Tabip Odası Genel Sekreteri Dr.Nuh Demirpas, “Türkiye bugün bir utanca
daha imza attı. İki doktor arkadaşımız bugün Saat:09.30 sıralarında
çalıştıkları birimlerden gözaltına alındılar.
Prof. Dr. Osman KÜÇÜKOSMANOĞLU (Adana Tabip
Odası eski başkanı, Çukurova Öğretim Elemanları Derneği Başkanı, İHD MYK üyesi
ve Şube Yönetim Kurulu üyesi.)
Dr.
Ömer EKŞİ ise (TTB Pratisyen Hekim Kol Yürütme Kurulu Üyesi, Adana Tabip Odası
ve SES’in aktif üyelerinden.)
Her iki arkadaşımızın da Adana’da ki demokrasi
mücadelesine sundukları katkı tüm kamuoyunca fazlasıyla bilinmektedir.
Türkiye’de son yıllarda yaşanılan ve çeşitli
ad altında gerçekleştirilen gözaltılara bir yenisi daha eklenmiş bulunmaktadır.
İki doktor arkadaşımız 19-20 Nisan 2011
tarihlerinde sağlık emekçilerinin gerçekleştireceği iki günlük grev öncesi
Adana Şakirpaşa mahallesinde halkla toplantılar yapmışlardır. Toplantı
yaptıkları yerin “Demokratik Çözüm Çadırı” olması bugün gözaltına alınmaları
için bir gerekçe olmuştur. Gerçekleştirdikleri toplantıda grevin nedenlerini ve
grev süresince kendilerine destek olmalarını istemişler ve toplantıyı bu
çerçevede sonlandırmışlardır.
Adana ve bir çok ilde kurulan bu çadırlara
demokrasi mücadelesinin bir parçası olan bir çok kitle örgütü temsilcisi gitmiş
ve konuşmalar gerçekleştirmiştir.
Eğer Demokratik çözüm çadırlarını ziyaret
etmek suçsa bizlerde o suçu işledik, yok eğer halkı greve destek olmaya
çağırmak bir suç ise bizler bu suçları işlemeye devam edeceğiz.
Değerli basın, değerli kurum temsilcileri;
AKP iktidarının “Çılgın Projelerinin” neler
olduğunu bizler çok iyi biliyoruz. Türkiye’de demokrasi mücadelesinin ön
saflarında yer alan her unsur AKP’nin çılgın projeleri kapsamında gözaltına
alınabilmekte ve saldırı odağı olabilmektedir.
Ne demokratik çözümler için sokağa çıkmaktan,
ne de dayatılan yoksulluklar karşısında grev silahımızdır talebini haykırmaktan
geri durmayacağız.
Tüm yetkililere sesleniyoruz, bu gözaltılar la
bizleri yıldıramazsınız. Acilen iki doktor arkadaşımız derhal serbest
bırakılmasını istiyoruz” diye konuştu.
Açıklamanın ardından kalabalık, sloganlar atarak
daha sonra Adliye’nin önünde buluşmak üzere ayrıldılar.