BASINA VE KAMUOYUNA
Artık biz uyarmıştık… Biz söylemiştik… Biz biliyorduk, görüyorduk
böyle olacağını demek istemiyoruz. Çünkü biz biliyoruz ki bu cümleleri her
söylediğimizde yine bir can kaybedilmiş, yine bir sağlık emekçisi arkadaşımız
saldırıya uğramış yine halkla sağlık emekçisi karşı karşıya getirilmiş
olunacak.
Biz söylemiştik:
Kadın Hastalıkları ve Doğum Hastanesi; Çocuk Hastalıkları
Hastanesi’nde doluluk oranları %200’lerde…
Özellerde bu sıkıntılar yok ve halk kamu kurumlarından
soğutulmak ve özele zorlanmak için çoğu yatırım hükümetçe yapılmıyor…
Bunca yoğun çalışan yerlerde enfeksiyon kol gezer, onlarca
bebeğimizi kaybettik bu aymazlık devam ederse kaybedeceğiz…
Bunca yoğun çalışmada sağlık emekçileri, yetersizliğe tepkili
olan halkın öfkesinin hedefi olur…
Sağlık emekçisi getirilen yasalarda paraya ve kara odaklanan
sistemle, etik arasında bocalar, çabasının karşılığında daha çok çaba istenir,
yorulur, hata yapar ve tükenir…
Biz görüyoruz ve söylüyoruz…
En son 21.07.2010 tarihinde gene uyarmıştık halka verilen
sözleri tutun ve 400 Yataklı Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi’ni biran evvel
kurun. ( O günden bugüne nüfusu 2 milyona ulaşan Türkiye’de doğurganlık oranı
en yüksek olan Şanlıurfa ili için bu yatak sayısı yetersiz hale gelmiştir)
Bugün görüyoruz: Hastane’de ölen bebek beze sarılı ve
poşette veriliyor. Soruyoruz kaç sağlık emekçisi ölen hastanın nasıl teslim
edileceği hakkında etik eğitim aldı ve biliyor. Sağlık Bakanlığı’nın
açıklamasından sonra net olarak görüyoruz ki bakanlıkta bile etiği bilen
yok,hasta nasıl isterse öyle vermek en doğrusu (?)
Şanlıurfa Çocuk Hastanesi’nde bir yatağa yatırılan üçüncü
çocuğun ailesi gene tepkisini hemşireye gösteriyor.
Adını güzel koyup, güzel gösterip getirdiğiniz sağlıkta
dönüşüm yasaları, tam bir kandırmaca ve büyük para babalarının cebini
dolduruyor; geleceğimizi çalıyor ve halk artık acı gerçekleri günbegün yaşayarak
anlıyor
Ve uyarıyoruz…
Kar amacı güden, özelleri güçlendiren, az sağlık çalışanıyla
birçok işi halletmeye çalışan bu sağlık sistemi anlayışından vazgeçin, paraya
değil etiğe önem verin
Sağlık emekçisinden sadece iş yapmasını istemeyin ve
eğitimin sürekliliğine inanın ve bunu iş ve para kaybı olarak görmeyin
Kadrolaşmak adına hak etmeyeni değil, işini en iyi yapanı
hak edeni yönetici kadrolara getirin
Aile hekimliği yasasıyla koruyucu sağlık hizmetlerini, Kamu
Hastaneleri Birliği Yasasıyla tedavi edici sağlık hizmetlerini mahvediyorsunuz;
bunlardan vazgeçin…
Sağlıkta kaygınız IMF, Dünya Bankası, Dünya Ticaret örgütü olmasın;
tek kaygınız halk olsun 31.08.2010
SES
ŞANLIURFA ŞUBE BAŞKANI
Dt. İsmet
KARADAĞ