Birinci basamak sağlık hizmetlerinin özelleştirilmesinin ilk adımı olduğu belirtilen aile hekimliğinin İzmir’deki pilot uygulaması, halkı mağdur eden birçok uygulama ile başladı
Birinci basamak sağlık hizmetlerinin özelleştirilmesinin ilk adımı olduğu belirtilen aile hekimliğinin İzmir’deki pilot uygulaması, halkı mağdur eden birçok uygulama ile başladı.
14 Mayıs’ta bazı bölgelerdeki sağlık ocaklarının kapatılması ile başlayan pilot uygulamanın ikinci icraatı ise özellikle, işyerlerinden izin alamayan emekçilerin hizmet alması için yıllardır uygulanan ‘nöbetçi sağlık ocağı’ uygulaması ile aile hekimi atanamayan bölgeleri vurdu. İzmir’de 8 sağlık ocağında 17.00-09.00 saatleri arasında hizmet veren aile hekimliğini kabul etmemiş olan ve hiçbir aile hekiminin tercih etmediği bölgelere geçici görevlendirme ile atanan pratisyen hekimlerin ve işyeri hekimlerinin yazdığı reçeteler ödenmiyor; birçoğu acil olan hastalar ilaçsız kalıyor. Hiçbir aile hekimi tarafından kabul edilmeyen ve İl Sağlık Müdürlüğü tarafından geçici görevlendirilmeyle doldurulan sağlık ocaklarının ise İzmir’in en yoksul bölgeleri olması dikkat çekiyor. İzmir İl Sağlık Müdürlüğü’nün, hastalardan gelen tepkiler üzerine sorunu çözmek yerine, sağlık ocaklarındaki nöbet uygulamasını tamamen kaldıracağı konuşuluyor.
Gece ateşlenen, havale geçiren çocukların, hamile kadınların sıklıkla başvurduğu hizmet, ilaçların ödenmemesi nedeniyle tıkanıyor. Yıllardır bu hizmeti veren aynı hekimlerin yazdığı ilaçların ödenmemesinin nedeni ise hekimlerin, aile hekimliğini kabul etmemiş olması. Birçoğu aile hekimliği eğitimi almış olmasına rağmen yerleştirmelere başvurmayarak aile hekimi olmayı reddeden hekimlerin kaşeleri kabul edilmediği için eczaneler, hastalara ilaç veremedi.
‘İnsan sağlığı beklemeye gelmez’
İzmir Eczacılar Odası Başkanı Tuncay Sayılkan, pilot uygulama başladığından beri aile hekiminin yazdığı reçeteler dışında ödeme yapılmadığını, yaşanan sorunun kaynağının da bu olduğunu belirtti. SSK Genel Müdürlüğü’ne bilgi almak için başvurduğunu, ancak henüz yazılı yanıt alamadığını ifade eden Sayılkan, “Ancak sözlü olarak aldığımız bilgiye göre, bundan sonra aile hekimleri dışında reçete yazan hekimlerin reçetelerinin ödemeleri SSK tarafından yapılmayacak” dedi. Sayılkan, uygulamanın, sadece gece nöbetlerini değil tercih edilmemiş bölgeleri ve işyeri hekimliklerini de vuracağını belirtti. Konunun çözüme kavuşturulmaması halinde hem halkın hem de eczacıların mağdur olacağını dile getiren Sayılkan, aile hekimliği sistemi hakkında eczacıların yeterince bilgilendirilmediğini belirterek “Halkımız ve eczacılarımız, sistem hakkında yeterince bilgi sahibi değil. Eczacılarımız yasalarda yazılanları uyguluyor. Ancak şu ana dek yasaların uygulanmadığını görüyoruz. İnsan sağlığı beklemeye gelmez” diye konuştu.
SES İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Ergun Demir ise yetkililerin her konuşmalarında, aile hekimliği ile halkı mağdur etmeyeceklerini söylediklerini hatırlatarak “Emekçi semtlerinde yurttaşlar, ancak mesai bitiminde doktora gidebiliyorlar. Uygulama ile bu kişilerin muayene imkanları ellerinden alınıyor. Durum, özellikle çocukları, bebekleri ve hamile kadınları mağdur ediyor. Bu uygulamadan bir an önce vazgeçilmeli” dedi.
(Evrensel/18 Mayıs 2007)