Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı konfederasyonumuz KESK’ten sonra sendikamız tüzüğüne ilişkin de yasaya (4688 Sayılı yasa) aykırılık gerekçesiyle, ilk genel kurulda değişiklik yapılması için tebliğde bulundu.
Değişikliği istenen tüzük maddelerinin büyük çoğunluğu bir sendika için geçmişten bugüne olmazsa olmaz maddeler ve tanımlarla ilgilidir.
Sendikamızın 4-5-6 Mart 2005 tarihinde gerçekleştirdiği 2. Olağan Genel Kurulundan 8 ay sonra Ankara Valiliği’nin 26.12.2005 tarih ve 380371 sayılı yazısı ile tüzüğümüzün birçok maddesinin ilk genel kurulda değiştirilmesi talep edilmektedir. Tüzükten çıkarılması istenilen maddelerin önemli bir kısmı SES kurulduğundan ve 4688 sayılı yasa çıktığından bugüne tüzüğümüzde yer almaktadır.
Sendikal faaliyetlerle ilgisi bulunmadığı yada sendikalar yasasında yer almayan kavramlar olduğu gerekçesi ile tüzüğümüzün çeşitli maddelerinde geçen savaş, sömürü, faşizm, emperyalizm, şovenizm, ırkçılık ve özelleştirme karşıtlığını içeren maddeler ile “iş güvencesi”, “iş güvenliği”, “işçi sınıfı”, “emperyalizmin ideolojik saldırısı” gibi kavramların tüzükten çıkarılması istenmektedir.
Siyasi iktidar, tüzüğümüzde yer alan savaşa, sömürüye, iş güvencesizliğine, şovenizme, özelleştirmelere karşı mücadeleyi amaçlayan maddelerin değiştirilmesini istiyor. Acaba barışa karşı savaşı mı savunmalıydık. İş güvencesiz çalışmayı, sömürüyü, şövenizmi, özelleştirmeleri mi savunmalıydık? Tarihte bunları savunan sendika-lar var mıdır? Çalışma Bakanlığı bunları mı savunmaktadır?
Yıllardır kendi deneyim ve birikimlerimizle oluşturduğumuz ve sendikamızın işleyişini ve iç hukukunu oluşturan “Merkez Temsilciler Kurulumuzu karar organı olarak işletmemiz”, “Şube sayısının altında olan ve İl temsilciliği yetkisi verilen illerde seçim yapılması”, “üye ve yöneticilerimize sendikal faaliyetleri nedeniyle tutuklu, hükümlü ve sürgün hallerinde yardımda bulunmak için sandık oluşturulması”, “grev,dayanışma ve hukuk fonu oluşturulması“ gibi maddeler yasak kapsamına alınarak tüzüğümüzden çıkarılması istenilmektedir.
“Yönetici, temsilci ve üyelerimizin isteği dışında görev yerinin değiştirilmesine karşı mücadele edeceğimizi” ifade eden madde de yasaya aykırı bulunarak tüzükten çıkarılmasının istenmesiyle, siyasi iktidarın sendikadan ne anladığı bir kez daha açığa çıkmaktadır.
Sendikamız, Irak’ın işgaline karşı çıkarken ve bu dönemin tüm eylemlerinde yer alırken, Sağlık Emekçilerinin kuzey Irak’a gönderilmek istenmesine karşı “savaşta yedek ordu olmayacağız” şiarı ile mücadele ederken, ülkemizde ve dünyada savaşa karşı barışı ve halkların kardeşliğini savunurken, SEKA, Seydişehir, Telekom ve diğer özelleştirilmek istenilen kurumların işçi ve emekçilerinin yanında yer alırken, parasız sağlık talebi ile mücadele ederken, sürgünlerine sahip çıkarken tüzüğünde yer verdiği temel ilkeleri ışığında hareket etmiştir. Bu ilkeler sendikamızın ve mücadelemizin temel ilkeleridir ve olmaya da devam edecektir.
Sendikaların emek mücadelesini, ülkemizin demokrasi ve bağımsızlık mücadelesinden ayrı tutmak isteyen zihniyet ve uzantısı olan siyasi iktidar, sendikacılık değil dernekçilik yapılmasını istemektedir. Bu zihniyete cevabımız HAYIR’ dır ve öyle olmaya da devam edecektir.
Bizi tüzük değişikliği ile meşgul ederek, Sağlığın ve Sosyal Güvenliğin tasfiyesine, Aile Hekimliğine, Kamu Personel Kanununa, SHÇEK’nun piyasaya açılmasına ve diğer saldırılara karşı mücadeleden alıkoyacaklarını düşünenlere yanıldıklarını göstereceğimizin bilinmesini istiyoruz. 06.01.2006
MERKEZ YÖNETİM KURULU