BASINA VE KAMUOYUNA

Neresini tutsak elimizde kalan, her geçen
gün gerçek yüzü görünen ve paradan başka derdi olmayan sağlık sistemi iyice
çığrından çıktı. Ne yaptığını bilmeyen rotası, çıkar ve ikiyüzlülük olan sağlık
politikaları Şanlıurfa’da iyiden iyiye hem halkı hem de sağlık emekçilerini
canından bezdirdi

Yeni gelen sağlık
yönetim kanunuyla, dur bu koltuğu da ben kapayım yarışına giren yöneticiler
artık ne yaptıklarını bile düşünmeden kararlar veriyor sonra acısını bizler
çekiyoruz.  Birinci basamağı yıllardır
araştırıyoruz en iyisini getirdik diyenlere soruyoruz, aile hekimliği yeni
pozisyonları belirliyorsunuz ama ne nüfus ne de bölge veriyorsunuz; tüm aile
hekimlerine gidin birbirinizden hasta çalın kapan kazansın diyorsunuz.,.Birinci
basamağı / koruyucu hekimliği bu şekilde mi sağlayacaksınız? Madem ihtiyaç yok
neden hekim alıyorsunuz? Madem ihtiyaç 
var ihtiyacı olan halk ve bölge nerde? Daha düne kadar daha az hekimle
hem sağlık ocakları çalışıyordu hem hastaneler. Şimdi hastanelerde acil
serviste duracak hekim bulunamıyor, uzmanlar 
dallarında poliklinik yapabildikleri günlerde kendilerini şanslı
sayıyor: Daha dün Akçakale, bugün Harran, Suruç, Birecik, Bozova, Hilvan Devlet
Hastaneleri..  acillerde doktor
bulamıyor. Toplum sağlığı hizmeti verecek bir tane doktor bile, çoğu   Toplum Sağlığı Merkezinde bulunmuyor.  Birçok ilçe hastanesinin ameliyathanesi
çalışmıyor ama halen cerrahi branşlar o yetersiz alanlara görevlendiriliyor.
Neredeyse hiç bir  ilçe hastanesinin
yoğun bakım servisi halen yok. Bir çok ilçede 
Diş poliklinikleri boş kaldı. Halfeti ve Hilvan Devlet hastanelerine
ancak bizim yöneticilerimiz utanmadan hastane der. Tüm TSM hekim,hemşire,
ebeleri.. bugün nerede görevlendirileceğim diyerek işe gidiyor.  112 Komuta Merkezini basıp tehditler
savurmadık  bir polis kalmıştı o da oldu;
soruşturma kurum amirlerine değil emniyet amirlerine bırakıldı,orada tehdit
edilen çalışanlar kendilerini savunacak kimi çağıracaklarını şaşırdı: Sağlık
Müdürlüğü kendi çalışanına sahip çıkmayan tek kurum olma özelliğini gene kimseye
kaptırmadı.                                                    
            Urfa’da her sene yeni
hastane müjdesi veriliyor ama halen Kadın Doğum Hastanesinin o utanılası
binasında yetersiz imkanlar ve kapasiteye rağmen sağlık emekçilerinin yoğun
çabasıyla hizmet veriliyor. Urfa’da Yunanistan kadar doğum olduğunu söyleyen
Sağlık Bakanımızı Yunanistan’daki kadın hastalıkları ve doğum hastanelerini
saymaya çağırıyoruz. Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nde bir küvözde, bir
yatakta  kaç bebek yatıyor saymaya
çağırıyoruz.En son yeni hastane sözü verdiğinizin üzerinden 9 yıl geçti
ancak  hastane yapılacak yerden dahi
haber yok. Kadroya geçişten sonra, tek görevi bir sendika ve bir
milletvekilinin, emekçilerin hakkını yiyerek 
yaptığı usulsüz atamaları onay mevkii olmak haline gelen sağlık
müdürlüğündeki bu yetkililere ve bahsettiğimiz muhataplara tekrar sesleniyoruz,
biz sizi savcılığa verdik suç duyurusunda bulunduk, birazcık dürüst ve
haklıysanız siz de çıkıp yalan söylüyorlar deyin bizden şikayetçi olun. Üçüncü
basamak dediğimiz üniversite binası neredeyse 20 yıldır halen bitmedi, 112
ekiplerinin en büyük görevi hastaları Gaziantep’e Adana’ya Diyarbakır’a hasta
taşımak oldu. Aile hekimleri ve aile hekimliği ‘elemanları’ her gün yeni
kesintiyle maaşlarının kuşa çevrilmesini gün be gün çaresizlik ve kızgınlıkla
izliyor. Son günlerde de hükümet, aile hekimlerinden 1500 aile sağlığı
elemanlarından 300 Lira kesmiş, kimse halen bu hangi verginin vergisi
anlayamamıştır.

 Artık aile hekimliğinde bile kesintisi
olanlardan,her reçeteye ayrı para ödeyecek olanlardan, acillerde bile para
ödeyecek olanlardan, kaliteli tedavi için ille de özele
gitmek zorunda bırakılan anneler ve bebeklerden, özel hastanelerde %100’e kadar
fark ödeyenlerden, yaklaşık  5 milyon
kişinin elinden alınacak yeşil kartlardan.. 
Bunca sıkıntıyı yaşayan, en büyük suçu fakir olmak olan halktan
isterseniz bahsetmeyelim…  Bunca hilenin,
hak yemenin, çıkarcılığın karşısında bize ne kadar baskı ve iftira atsalar da
susup korkacağımızı zannedenler, gene yanıldıklarını çok açık görecekler.

SES ŞANLIURFA
YÖNETİM KURULU

İLETİŞİM: SES – Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Çankaya, Kızılay, Necatibey Cad. No:82 D: 4, 06420 Ankara Telefon: (0312) 232 61 22 e-Posta: [email protected]