İstanbul: Etkin Bir Şiddet Yasası Çıkarılsın! Sağlık Bakanlığı ve Yetkililer Sağlık Emekçilerinin Can Güvenliğini Sağlamak İçin Sorumluluklarını Yerine Getirsin

Facebook
Twitter
WhatsApp

İstanbul Şubelerimiz, Tez Koop-İş, Sağlık-İş ve Türk Sağlık-Sen, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde saldırıya uğradığı için ameliyat olan ve görme kaybı yaşayan sağlık emekçisi Rıfat Babayiğit’e yönelik şiddeti dün hastane önünde açıklama yaparak protesto etti.

İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi poliklinik girişi önünde ortak açıklamayı yapan Tez Koop-İş İş Yeri Temsilcisi Tuğba Kutluca şöyle konuştu: “Gerek ülkemiz gerekse dünya zor bir süreçten geçiyor. Korona virüse karşı yaşamak ve yaşatmak için çok zorlu bir mücadele veriyoruz.  Basın açıklamamıza başlarken bu süreçte yaşamını yitiren sağlık emekçisi arkadaşlarımızı şükran ve minnetle anıyor, şu an tedavi gören vatandaşlarımıza şifa diliyoruz. Yine bu süreçte yaşamını yitiren vatandaşlarımıza Allahtan rahmet, ailelerine sabır diliyoruz. Toplum olarak bu süreçte hepimizin birbirine karşı sorumlu olduğunu bir kere daha hatırlatıyor ve bu süreci daha sağlıklı bir şekilde atlatabilmemiz için tedbirlere uymalarının çok önemli olduğunu vurgulamak istiyoruz. Salgınla mücadele ederken hayatını kaybeden arkadaşlarımızın sayısı 100’ü geçmiş durumda.  Sizler rahat yataklarımızda uyurken sağlık emekçileri, sabahlara kadar gözlerini kırpmadan hastane köşelerinde sevdiklerini geride bırakarak toplumun sağlığına kavuşması için çabalarken, ölüyor. Hayatta kalanlarımız da her gün sözlü ve fiziksel şiddete maruz kalıyor. Sağlık emekçilerine yönelik şiddet bugüne kadar bu ülkenin gündeminden hiç düşmedi, düşmemekle beraber bunun önüne geçebilecek hiç bir çalışma, hiçbir düzenleme tam anlamıyla yapılmadı, yapılmak istenmedi. Meslek odalarının kapanması gerektiği naralarıyla beraber biz sağlık emekçileri de hedef gösterilmekteyiz. Her geçen gün hastanelerimizde yaşanan şiddet olaylarına daha sık rastlamaya başladık. Yaşanan pandemi sürecinde sağlık emekçileri en ön cephede hayatlarını ortaya koyup toplumun sağlığı için savaşırken daha dün Ankara Keçiören’deki dehşet veren görüntülerin etkisinden kurtulamamışken, bugün Çapa’da yaşanan şiddet olayları göstermiştir ki sağlık emekçilerine karşı şiddet olayları sistematik bir hale dönüşmüştür. Yeterli yasal düzenleme–cezalandırma ve caydırıcı önlemler alınmadığından şiddet olayları günlük yaşamımızın bir parçası oldu. Artık yeter diyoruz.  Burada bir kez daha haykırıyoruz; O yumruk hepimizin hem gözüne hem kalbine geldi. Çalışırken ölmek istemiyoruz! Çalışırken şiddete uğramak istemiyoruz! Zaman kaybedilmeden gerekli yasal düzenleme ve önlemlerin alınmasını ve sağlık emekçilerine hak ettiği değerin verilmesini istiyoruz. Yapılan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, sağlık emekçilerinin yaşadığı psikolojik travmayı gören duyan yoktur. “Neyse ki olayda kimse zarar görmemiştir” sözleri şiddeti yumuşatmaya yönelik çabadır, sağlıktaki karanlık ve ölümcül tablonun yetkililer tarafından görüldüğünü ama hiçbir şey yapılmadığını, yapılmayacağını göstermiştir. Sağlıkta dönüşüm politikaları ile kapasitesinin çok üstünde çalışmaya zorlanan sağlık emekçileri her fırsatta tükenmişliklerini dile getirirken, uygulanan politikalarla yaratılan kışkırtılmış sağlık algısı ile hastalar yaşadıkları her sorunu sağlık emekçilerine yöneltmeye başladılar. Nitekim 21 Eylülde yaşanan olaydan gerekli dersler çıkarılmadan ve hükümet tarafından gerekli önlemler alınmadığı için İstanbul Tıp Fakültesi’nde sağlık emekçilerine bir saldırı daha olmuştur. Çalışma arkadaşımız Rıfat Babayiğit görevli olduğu birimde maskesini takması için telkinde bulunduğu şahıs tarafından darp edilmiştir, bir gözünü kaybetmenin eşiğindedir.  25 Eylül Cuma günü olaydan hemen sonra ameliyata alınmış ve önümüzdeki günlerde ikinci bir ameliyat olacaktır. Yıllarca insanlığa şifa dağıtan sağlık emekçileri ya kendini bilmezler tarafından şiddete uğrayıp mesleğinden soğutuluyor ya da mesleğini yapamaz hale getiriliyor. Yaşadığımız şiddeti kaldıracak ne gücümüz nede sabrımız kaldı. Gerekli yasal düzenleme ve tedbirlerin yetersizliği yaşanan şiddet ortamına zemin yaratmaktadır. biran önce gerekli düzenleme tedbirlerin alınması hayati önem taşımaktadır. Sürmekte olan pandemi sürecinde yaşamlarını ortaya koyarak çocukları ve sevdiklerinden ayrı kalarak toplum için çabalayan sağlık emekçilerine karşı uygulanan her türlü şiddeti kınıyor ve lanetliyoruz. Sistemsel bir sorunun bütün öfkesinin her türlü şiddet olarak sağlık emekçilerinden çıkartılmasını kabul etmiyoruz! Bir ülkenin sağlık hizmetini sırtlanmış binlerce sağlık çalışanının öncelikli talebi can güvenliğinin sağlanmasıdır. Hiçbir sağlık çalışanı bu gün “şiddete maruz kalır mıyım” korkusuyla işine gitmemelidir. Bir an önce sağlıkta dönüşüm politikalarından vazgeçilmesi ve etkin bir şiddet yasası çıkarılmasını istiyoruz.  Sağlık Bakanlığı’nı ve diğer ilgili mercileri sağlık emekçilerinin can güvenliğini sağlamak konusundaki sorumluluğunu yerine getirmeye çağırıyoruz.”

Ortak açıklamanın ardından şiddete uğrayan sağlık emekçisi Rıfat Babayiğit de kısa bir konuşma yaparak, sağlıkta şiddeti kınadı.

İLETİŞİM: SES – Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Çankaya, Kızılay, Necatibey Cad. No:82 D: 4, 06420 Ankara Telefon: (0312) 232 61 22 e-Posta: [email protected]