Güvenceli İş, Güvenli Gelecek İstiyoruz!
Sağlık alanında örgütlü emek ve meslek örgütleri olarak AKP’nin 657 Sayılı Devlet Memurları Kanununda yapılacak değişiklikle kamu emekçilerinin kısmi iş güvencelerinin de ortadan kaldırılması ile asıl işi yapan taşeronlara kadro vereceğiz söylemleri ile kamuoyunu yanıltmasına karşı , “tüm sağlık çalışanlarına güvenceli iş, güvenceli ücret ve güvenceli gelecek” ve “sağlıkta taşeron çalıştırmanın kaldırılması” talepleri tekrarlandı.
TTB Merkez Konseyi binasında düzenlenen basın toplantısına TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Bayazıt ilhan, Dev Sağlık İş Başkanı Dr. Arzu Çerkezoğlu, SES Eş Genel Başkanı İbrahim Kara, Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği Genel Sekreteri Mehmet Can Özkaya ve Türk Hemşireler Derneği’nden Tuğba Aksoy katıldılar.
Basın açıklamasının sunuşunu yapan Türk Tabipleri Birliği Merkez Konsey Başkanı Beyazıd İlhan, “sağlık hizmetinin kamu ve ekip hizmeti olduğunu, sağlık hizmetinin “asıl iş-yardımcı iş” biçimde ayrılmasının mümkün olmadığını belirterek, sağlık emekçilerinin güvenceli iş mücadelesinin de kamusal ve nitelikli bir sağlık hizmeti mücadelesinin ayrılmaz parçası olduğunu” ifade etti.
Türk Tabipleri Birliği, Türk Dişhekimleri Birliği, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası, Devrimci Sağlık İşçileri Sendikası, Türk Hemşireler Derneği, Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği, Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği, Türk Medikal Radyoteknoloji Derneği adına basın açıklamasını Dev Sağlık İŞ Genel Başkanı ve DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu gerçekleştirdi.
Çerkezoğlu, “Sağlık emekçilerine karşı yeni bir saldırı hazırlığı ile karşı karşıyayız. Sağlık hizmetlerinin bir işletme mantığı ile, daha fazla kar etmek amacıyla sunulmasını öngören Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın ardından şimdi sağlık çalışanları daha da güvencesiz çalışmaya mahkum edilmek isteniyor.” sözleriyle basın açıklamasına başladı.
“Taşeron sağlık işçilerinin tümüne kadro verilmesi, 657’den gelen sınırlı iş güvencemize dokunulmaması, sürekli düşen döner sermayeden değil genel bütçeden karşılanacak insanca ücret ve aldığımız eğitime, verdiğimiz emeğe yakışır emekli maaşı istiyoruz” talepleri ile mücadele vurgusu yaparak basın açıklamasını sonlandırdı.
Basın açıklamasının ardından emek ve meslek örgütleri adına, Türk Hemşireler Derneği Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Tuğba Aksoy, “Hemşireler taşeron meselesinde ilk düşünülecek meslek grubundan biri oldu. Hep kapımızda olan taşeron tehdidine karşı meslektaşlarımızı duyarlı olmaya çağırıyoruz. Çünkü, emeğinin altındaki bir ücret ile, sosyal ve bireysel yaşam ile uyuşmayan haftalık çalışma saatleri ve nöbetler ile eğitimiyle ilgisi olmayan işlemleri yapmak zorunda bırakıldığı, hakkını aradığında da baskı ve tehdide maruz kaldığı bir sistem olan taşeron uygulamasına onaylamıyoruz” dedi.
Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği Genel Sekreteri Mehmet Can Özkaya, sağlık emekçilerinin olumsuz koşullarda çalışmasının sağlık hizmetini alan vatandaşları da etkileyeceğine dikkat çekti. Özkaya, “İş güvenliği olmayan, taşeron baskısı altında yaptıkları işe konstantre olamayan, ücretlerini alamayan ve geçim derdi içinde olan sağlık emekçilerinin durumu yaptıkları hizmete yansıyacaktır. Hizmet alanlar da bundan etkilenecektir. Hizmeti alanların da, sunanların da olumsuz etkilenmesini istemiyoruz” dedi.
Sendikamızın Eş Genel Başkanı İbrahim Kara ise, “AKP hükümeti 657’de “iyileştirme”den bahsetmeye başladı. Hükümet ne zaman “müjde” verse ne zaman “iyileştirme”den söz etse bir avuç sermaye avuçlarını ovuştururken, emekçilerde de kaygı artıyor. Şimdi de 657 sayılı yasada iyileştirmeye gideceğiz diyerek kısmi iş güvencemizi elimizden almaya çalışacaklar. Buna gerekçe olarak “devlet içerisine çöreklenmiş ve devlet sırlarını ifşa eden paralel tabir ettikleri yapılanmayı gösteriyorlar. Oysa biz daha dün Ağrı’da Suruç katliamını protesto etkinliğine katıldıkları gerekçe gösterilerek Tarım Or Kam Sen Kadın SAekreteri arkadaşımızı memuriyetten men edenler bugünde sendikamızın üye ve yöneticisi 8 sağlık emekçisini memuriyetten men talebiyle yüksek disiplin kuruluna sevkettiler. diyen kara “AKP bahanesiz işten atmanın derdinde bu nedenle de 657 sayılı yasada değişiklik yaparak kendinden olmayanları işten atma hesabı yapıyor. Hesapları tutmayacak. Gereğini yerine getireceğiz” diyerek sözlerini tamamladı.
BASIN AÇIKLAMASI
16.12.2015
Tüm Sağlık Çalışanlarına Güvenceli İş Güvenceli Ücret Güvenceli Gelecek! Sağlıkta taşeron çalışmaya son verilsin!
Sağlık emekçilerine karşı yeni bir saldırı hazırlığı ile karşı karşıyayız. Sağlık hizmetlerinin bir işletme mantığı ile, daha fazla kar etmek amacıyla sunulmasını öngören Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın ardından şimdi sağlık çalışanları daha da güvencesiz çalışmaya mahkum edilmek isteniyor.
Bilindiği gibi AKP hükümetinin çıkardığı ilk yasalardan olan ve 10.6.2003’de yayınlanan 4857 sayılı İş Kanunu ile taşeron çalışma biçimi yerleşik hale getirilmiş idi. Esnek ve güvencesiz çalışma temel çalışma rejimi haline getirilmek için 4857 sayılı İş Kanunu içerisinde pek çok yasal düzenleme yer almıştı.
Sağlık emekçilerinin mücadeleleriyle taşeron düzeninin hukuksuzluğu hem mahkemelerce hem de toplumun geniş kesimlerince kabul edilmişti. Hiçbir AKP hükümetinin uymadığı mahkeme kararlarına karşı 64. Hükümet de hastanelerde taşeronu yasallaştırma çabası içinde. Seçimlerden önce “taşeron işçilere kadro müjdesi” diye manşetler attıranlar, seçimlerden sonra “Asıl iş-yardımcı iş” ayrımı ile taşeron köleliğini kalıcı hale getirmeye çalışıyorlar. Sağlık hizmeti üretiminde çalışan hemşire, ebe, sağlık memuru, teknisyen, sosyal hizmet uzmanı, hasta bakıcı, bilgi işlem çalışanları, sağlık temizlik işçisi ve hastane yemekhane ve güvenlik işçileri asıl işi yapmaktadır. Sağlık hizmetleri bir bütündür. Yasal ve insani olan tüm sağlık emekçilerinin ayrımsız, kayıtsız, şartsız kadrolu çalışması, güvenceli bir işe kavuşmasıdır.
Seçimlerden önce taşeron işçilere verdikleri sözleri seçimlerden sonra unutanlar, bununla da yetinmiyor. 657 sayılı yasayla kısmi iş güvenceleri olan emekçileri de güvencesizleştirme planları yapılıyor. 657 sayılı yasa ile kazanılmış hakları gasp ederek, tüm emekçileri güvencesizlikte eşitlemek istiyorlar.
Güvencesizlik sadece sağlık çalışanlarını değil sağlık hizmeti alan herkesi tehdit etmektedir. Daha fazla kar elde etmek için sağlık emekçilerini bir “maliyet” unsuru olarak gören ve emeklerini değersizleştiren zihniyet, sağlık hizmetlerinde “paran kadar sağlık” anlayışını da hakim kılmaktadır. İşte bu zihniyetin bir sonucu olarak sağlık hizmetleri işçi sınıfının geniş kesimleri için ancak asgari düzeyde ulaşılabilen bir hizmet haline gelmiştir. Sağlığın bir kamu hizmeti olduğu unutturulmuştur. Toplumun hasta olmasını engellemeye yönelik koruyucu sağlık hizmetlerinin altı giderek boşaltılmıştır. Bunun sonucu olarak tedaviye yönelik hizmetlerde bir patlama yaşanmış, sağlıksız bir toplum sermaye için “fırsat” olarak görülmüştür.
Sağlık emekçilerinin güvenceli bir iş mücadelesi, kamusal ve nitelikli bir sağlık hizmeti mücadelesinin ayrılmaz bir parçasıdır. Sağlık hizmetlerinin bir kamu hizmeti olduğunu unutturmak isteyenlere karşı, hastayı müşteri, sağlık çalışanlarını köle olarak görenlere karşı mücadeleye devam diyoruz.
“Taşeron sağlık işçilerinin tümüne kadro istiyoruz!
657’den gelen sınırlı iş güvencemize dokunulmasına izin vermiyoruz!
Sürekli düşen döner sermayeden değil genel bütçeden karşılanan insanca ücret istiyoruz!
Ve aldığımız eğitime, verdiğimiz emeğe yakışır emekli maaşı istiyoruz!
Bu talepler için işyerlerimizden başlayarak, tüm sağlık kurumlarında bilgilendirme standları açıp, imzalar toplayacağız.
Bu talepler etrafında bir araya gelen, Türk Tabipleri Birliği, Türk Dişhekimleri Birliği, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası, Devrimci Sağlık İş Sendikası, Türk Hemşireler Derneği, Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği, Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği ve Türk Medikal Radyoteknoloji Derneği ile kol kola omuz omuza olmaya devam edeceğiz!
TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ
TÜRK DİŞHEKİMLERİ BİRLİĞİ
SAĞLIK VE SOSYAL HİZMET EMEKÇİLERİ SENDİKASI
DEVRİMCİ SAĞLIK İŞ SENDİKASI
TÜRK HEMŞİRELER DERNEĞİ
SOSYAL HİZMET UZMANLARI DERNEĞİ
TÜM RADYOLOJİ TEKNİSYENLERİ VE TEKNİKERLERİ DERNEĞİ
TÜRK MEDİKAL RADYOTEKNOLOJİ DERNEĞİ