AİLE VE SOSYAL HİZMETLER BAKANLIĞI TOPLUMSAL MÜHENDİSLİĞE KAFA YORMASIN!
ASLİ İŞLEVLERİNİ YERİNE GETİRSİN!
2 Mayıs 2025 tarihinde, E-721647487-507.99-15884372 sayılı Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından yayımlanan ve “toplumsal cinsiyet” ile” cinsiyet çeşitliliği” kavramlarının kullanılmaması gerektiğine yönelik açıklama, yalnızca bilimsel gerçeklere değil aynı zaman da Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere ve anayasaya da aykırıdır.
Toplumsal cinsiyet kavramı biyolojik farkların ötesinde, toplum tarafından şekillendirilen rollerin, beklentilerin ve eşitsizliklerin adlandırılmasıdır.
Cinsiyet çeşitliliği ise bireylerin kimliklerinin yalnızca ikili bir kategoriye indirgenemeyeceğini ve her bireyin yaşama hakkına eşit muameleye ve saygıya layık olduğunu kabul eden bir yaklaşımdır bu kavramların reddedilmesi bireylerin varoluşlarının inkarıdır.
Türkiye’nin taraf olduğu Avrupa Sosyal Şartı, Çocuk Hakları Sözleşmesi, AGIT, OECD, ILO ve CEDAW Sözleşmesi (kadınlara karşı her türlü ayrımcılığın önlenmesi sözleşmesi) toplumsal cinsiyet eşitsizliklerin giderilmesini bir devlet yükümlülüğü olarak tanımlarken, İstanbul sözleşmesinin feshi sonrası bile geçerli olan anayasa ve ulusal mevzuat, eşitliği ve ayrımcılıkla mücadeleyi kamu kurumları için temel sorumluluk haline getirmiştir. Dolayısıyla bakanlığın bu açıklaması toplumsal ilerlemeye ket vurmakla kalmamakta aynı zamanda yasal ve uluslararası yükümlülüklerle çelişmektedir.
2017 Yılına kadar ASHB’lığı dahil birçok bakanlık tarafından toplumsal cinsiyet eşitliği dersleri verilmekteydi. Kamu spotları ve yapılan eğitimlere dair görüntüler halen sosyal medya da çarşaf çarşaf bulunmaktadır.
Sormak istiyoruz ne oldu da bunlardan vazgeçtiniz? Aile yılı olarak ifade ettiğiniz olgu ile yeni bir toplumsal mühendislik ile cinsiyet çeşitliliğini yok sayan, kadınları kamusal alandan çıkarıp sadece annelik rolüne büründürmeye çalışan uygulamalar ile tahayyül ettiğiniz toplumsal düzenin inşasına SES’li kadınlar olarak da bu ülkenin kadınları olarak da izin vermeyeceğimizi bilmenizi isteriz.
Bakanlığın bu tür ifadeleri toplumsal cinsiyet eşitliğini hedefleyen çalışmaların kriminalize edilmesine hak temelli mücadelelerin itibarsızlaştırılmasına ve en savunmasız grupların dışlanmasına düşmanlaştırılmasına zemin hazırlar kadınlar LGBTİ+ bireyler ve ayrımcılığa uğrayan diğer topluluklar için hayati önemdeki kavramların silinmeye çalışılması sosyal hizmetlerin temel değerleri olan kapsayıcılık, eşitlik ve insan onuruna saygıyla da bağdaşmaz.
Buradan bakanlığa sesleniyoruz: Toplum mühendisliğinden vazgeçin. Asli işleriniz arasında en başta gelen aşağıdaki konulara yönelik sorulara cevap verip çalışma yürütün.
Bir kez daha ifade ediyoruz;
Toplumun tüm kesimlerine eşit hizmet sunmayı amaçlayan bakanlık bilimsel ve evrensel eşitlik ilkeleriyle uyumlu politikalar üretmeli, bireylerin kimliklerini görünmez kılmak yerine onların haklarını tanımalı ve güçlendirmelidir.
Eşitlik ve varoluş inkâr edilemez! 08.05.2025
MERKEZ YÖNETİM KURULU