İstanbul Aksaray Şubemiz, Türk Sağlık-Sen, Sağlık-Sen, Genel Sağlık-İş, Eksen Sağlık Bir Sen, Öz Sağlık-İş ve Türkiye Sağlık-İş İstanbul şubeleri, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi, Eyüpsultan Devlet Hastanesi ve Beylikdüzü Devlet Hastanesinin binalarının depreme dayanıksız olmaları nedeniyle Çapa kullanımına tahsis edileceği açıklama karşı Eyüpsultan Hastanesi emekçilerinin çalışma koşullarının belirsizliğine karşı hastanenin acil servisi önünde bugün eylem yaptı.
Açılış konuşmasını İstanbul Aksaray Şube Kadın Sekreterimiz Fadime Dursun’un yaptığı eylemde yapılan ortak açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Bu hastanenin bir logosu var orda yazıyor yıllardır güvenle diye hepimizi yasa, üzüntüye boğan korkunç depremle alelacele alınan karar ve kararsızlıklarla karşı karşıyayız. Bu hastanede hizmet veren doktorundan hemşiresine, temizlik personelinden güvenliğine, veri girişinden işçisine kadar daha ismini sayamadığımız onlarca meslektaşımız Covid döneminde ve depremde gözünü kırpmadan fedakarca görev yaptı. Hepsinin ailesi belki eşi çocuğu belki okulda çevresi dostları var yani hepsi tek tek bu toplumun bir parçası. Herhangi bir çalışanı çalıştığı yerden uzaklaştırmadan, parçası olduğu toplumsallıktan koparmadan önce cevaplanması gereken bazı sorular var.
- Bu hastane binası depreme dayanıklı bir yapı mıdır?
- Eğer dayanıklı ise içinde çalışanların ve sağlık hizmeti alanların dayanıklı bir binada çalışma ve hizmet alma hakkı yok mudur? Bu hakkın gaspı kabul edilebilir mi?
- Bu binada çalışanların gönderilecekleri başka bir bina depreme dayanıklı mıdır ve bu binada çalışacağı iddia edilen sağlık emekçisi arkadaşlar neden o binalarda çalışmak istememektedir?
- Herhangi bir geçici görevlendirme yapmadan önce bu personel daha önce geçici görevlendirme almış mıdır? Çoğumuzun yaptığı zorunlu hizmet denen şeyden yapmış mıdır? Bunlara bakılması gerekmez mi? Geçici görevlendirmeler geçici ve belirli sürelerle olacak mıdır?
En genel anlamıyla bu kaygılar giderilmeden bu sorulara cevap verilmeden, sürecin ayrıntıları alanda örgütlü sendikalar aracılığıyla çalışanlar ile paylaşılmadan atılacak her adım iş barışına zarar verir, hoşnutsuzluğu artırır, yarardan çok zarar verir. Söylentiler dedikodular bizi bugün burada toplanmaya mecbur kıldı. Sayın sağlık kurumları yöneticileri pamuk ipliğine bağlı istikrarı bozmayın. Çalışanların fikrini almadan hiçbir adım atmayın. 14 Mart Tıp Bayramı haftasındayız. Bize reva görülen muameleyi hak etmiyoruz. Hayatımızın alt üst olmasını kabullenemeyeceğimizi biz alanda çalışan sendikalar olarak ilan ediyoruz. Bize kapıyı gösterenlere cevabımızdır. Hiçbir yere gitmiyoruz, buradayız. Yılların güvenini boşa çıkarmayın, hastanemizden gitmek istemiyoruz.”
