Şubemizin de içinde yer aldığı Amed Sağlık Platformu üniversite hastanelerinde mesai dışı tedavi ve muayene ücretlerine ilişkin basın toplantısı düzenleyerek, “Ücretsiz, ulaşılabilir ve anadilde sağlık hizmeti almak herkesin hakkıdır” açıklamasında bulundu.

Ortak açıklamayı yapan Amed Şube Eş Başkanımız Şiyar Güldiken şöyle konuştu: “Sağlıkta dönüşüm politikaları nedeniyle sağlığın piyasalaşması ve sermayeye peşkeş çekilmesi, halkın ücretsiz, nitelikli ve anadilinde sağlığa erişimini her geçen gün daha zorlaştırmaktadır. Halk, ne kadar paran varsa o kadar sağlık hizmeti alabilirsin durumuna getirilmiştir. Paran varsa kapılar sonuna kadar açılıyor. Ama çok iyi biliyoruz ki sosyal devlet anlayışında vatandaşın ücretsiz ve nitelikli sağlık hizmetini almasını sağlaması bir zorunluluktur. Halkımızın ekonomik olarak çok zor durumda olduğunu biliyoruz. Bunun yanında sağlık çalışanları da bu maddi haklarını emeğinin karşılığını alamamaktadır. Ülkeyi yönetenler hem vatandaşa hem de sağlık çalışanına gerekli desteği vermemekte; sorunları çözümü için de sağlık hizmetini paralı hale getirmektedir. Türkiye’de özerk bir statüyle kurulan ve hizmet veren Üniversite hastanelerinde, 2005 yılından itibaren Mesai Dışı Muayene ve Tedavi Ödemeleri uygulaması, tüm itirazlarımıza rağmen devam etmekte ve hem halkı hem de çalışanları mağdur etmektedir. Dicle Üniversitesi Hastanesinde de bu uygulamaya devam edilmekte ve halkın sağlığa ulaşımı daha da zorlaşmaktadır. Dicle Üniversitesi Hastanesi her ne kadar Diyarbakır’da olsa da, bütün bölgeye yani 10 milyonu aşkın nüfusa hizmet veren bir hastanedir. Çevre illerden bu hastaneye yoğun talepler olduğu herkesçe bilinmektedir. Kamu hastanesi statüsünde bulunmasına rağmen sunulan sağlık hizmeti, özel hastane işleyişinden farklı değildir. Dicle üniversitesi hastanesindeki öğretim üyelerinin önemli bir bölümü MDÖ uygulaması nedeniyle ücretsiz hasta bakmamakta ve ameliyat gerçekleştirmemektedir. Buna neden olan sağlık bakanlığının çıkardığı MDÖ yasasıdır. Sağlık bakanlığı, sağlık çalışanlarına hakkaniyetli olarak ödeyemediği performansı ve hastalardan para alımını, MDÖ yasası ile meşrulaştırmıştır. MDÖ Yasal düzenlemesini bakanlık “mesai sonrası acile başvuru sayılarını düşürmek için bu düzenlemeyi çıkardım” diye açıklasa da pratikteki uygulama bunun tam tersidir. Konuya dair 6 Nisan 2021 de Basın açıklaması yapmış ve sonrasında suç duyurusunda bulunmuştuk. Hastaneye başvuran hastalar sadece asistan hekimlerin aktif olarak görev aldıkları polikliniklerde muayene olmakta, ilgili öğretim görevliler sorumlulukları içerisinde olan poliklinik hizmetlerine dâhil olmayıp asistan hekimleri yalnız bırakmaktadırlar. Hastalar ameliyat için aylarca beklemektedir. Ancak MDÖ adı altında ödeme yaptıkları takdirde hem öğretim görevlisine muayene olabilmekte, hem de bir hafta içerisinde ameliyatı ve girişimleri yapılabilmektedirler. Mesai saatleri içinde hastaların muayenesi ve ameliyatları için ücret alınması kanunen yasak olmasına rağmen işlemler, ücretli yapılmaya devam edilmektedir. Mesai saatleri içinde ücretli hastalara öncelikli işlem yapılması, ücretsiz hastalar için büyük mağduriyetler oluşturmaktadır. Hem halk hem de sağlık çalışanlarında oluşan mağduriyetleri şöyle sıralayabiliriz; -Hastalar, öğretim üyelerine neredeyse ücretsiz muayene olamamaktadırlar. -Mesai saati dışında yapılması gereken ücretli ameliyatlar, mesai saatleri içinde yapıldığından ücretsiz ameliyatlara verilen randevular 6 ayı bulmakta, 6 ay sonunda bile randevusu sonraki tarihlere ertelenebilmektedir. -Üniversitelerin öncelikli hedefi olan akademik eğitimdir. Ama bu tutum nedeniyle akademik eğitim ağır aksak işlemekte, Araştırma görevlileri(asistan hekim) kendi çabalarıyla akademik süreçlerini tamamlamaktadırlar. -MDÖ uygulamasından ötürü sağlık çalışanlarının iş yükü artmaktadır. MDÖ düzenlemesinin kanuna göre uygulanmasını isteyen sağlık çalışanları mobbinge ve tehditlere maruz kalmaktadır. Hastane yönetimi bu MDÖ uygulamasına tam biat edenlere, sorumluluk ve çeşitli yetkiler vermesi ile liyakatı ortadan kaldırmıştır. -Mesai saatleri içinde yapılan ücretli tetkik ve ameliyatların resmi girişleri, mesai sonrasında yapılarak kılıfına uydurulmakta ve SGK zarara uğratılmaktadır. -Tüm bu işleyişlerden YÖK, Bakanlık, CİMER ve hastane yönetimi haberdar olmasına rağmen halen devam ettirilmekte ve herhangi bir tedbir alınmamaktadır. Bizler; halkımızın parası kadar sağlık hizmeti aldığı bir sağlık sistemini kabul etmiyoruz. Halkımızı; bu uygulamaya karşı çıkmaya ve temel insan haklarından biri olan sağlığa erişim konusundaki engellerde bizimle iletişim kurmaları için duyarlılık göstermeye davet ediyoruz. Yetkilileri, tüm üniversitelerdeki bu yanlış uygulamadan bir an önce dönülmesi konusunda uyarıyoruz. Ücretsiz, ulaşılabilir ve anadilde sağlık hizmeti almak herkesin hakkıdır.”

İLETİŞİM: SES – Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Çankaya, Kızılay, Necatibey Cad. No:82 D: 4, 06420 Ankara Telefon: (0312) 232 61 22 e-Posta: [email protected]