Giresun Temsilciliğimiz: Ekonomik Çıkarları ve Siyasi Kaygılarınızı Değil, Halkımızın ve Bizlerin Sağlığını Önceleyin

Facebook
Twitter
WhatsApp

İl genelinde Covid-19’un seyri hakkında bilgi veren Giresun Temsilciliğimiz, “Ekonomik çıkarları ve siyasi kaygılarınızı değil, halkımızın ve bizlerin sağlığını önceleyin. Salgın yönetiminde aklı, bilimi ve bizleri dinleyin. Önlenebilir her ölümün sorumlusu sizsiniz. Yaşam hakkımızın ihlaline karşı sessiz kalmayacağız” açıklamasında bulundu.

Yönetim Kurulu adına açıklama yapan Giresun Temsilcilik Eş Başkanımız Gökhan Topal, şöyle konuştu: “Açıklamamıza Covid-19 pandemisinde yitirdiğimiz 395 meslektaşımızı anarak, özveri ile çalışan tüm Sağlık Emekçilerini en içten saygılarımızla selamlayarak ve bulaş sonucu hastanelerde tedavi altında ya da ailelerinden ayrı karantinada tutulanlara da geçmiş olsun diyerek başlamak istiyoruz. Bir yılı geride bıraktığımız pandemide maalesef bir arpa boyu yol alamadık. Sağlık emekçileri olarak virüsün yanında “Sağlıkçılar bize yük oluyor” diyen Vali ile Covid-19 un meslek hastalığı sayılması önerisine “ Hastalığı evde de kapmış olabilirsiniz” diyen Bakan ile, liyakatsiz atamaların sonucu hak etmedikleri makamlara gelen başhekimlerin doktor WhatsApp gruplarında Hemşirelere yönelik yazdıkları hakaret boyutuna varan ifadelere karşı da mücadele etmek zorunda kaldık. Sanki para lafını ortaya atan bizmişiz gibi durup durup tekrarladıkları ek ödemelerini herkesin tavandan verdik yalanlarına karşı da mücadele etmek zorunda kaldık. Yenmeyen hastane yemekleri ile terden sırılsıklam formalarımız içinde kamu çalışanları arasında en az maaşı alarak, istifa etme hakkımız bile olmadan çalıştırıldığımız kölelik düzenine karşı da mücadele etmek zorunda kaldık. Aslında buraya kadar saydığımız olumsuzluklar bizlerin yıllardır karşılaştığımız, neredeyse alışkın olduğumuz davranışlardı. Bizim değişmesini asıl umduğumuz davranışlar ise pandemide halk sağlığının öncelenmesi ve kaotik ortamdan bir an önce kolektif dayanışma içinde çıkabilmekti. Bir yıldan uzun süredir devam eden Covid-19 pandemisi boyunca yaşamlarımız alt üst oldu. Neredeyse bütün dünyaya hakim olan kapitalist sistemin eseri olan pandemi nedeniyle 130 milyondan fazla insan enfekte oldu. 3 milyona yakın insan hayatını kaybetti. Milyonlarca insan işinden oldu. Çalışma rejimi değişti. Pandemi fırsata çevrilerek otoriterleşme arttı. Türkiye açısından daha da vahim bir durum yaşandı. “Çarklar dönmeli” söylemine uygun olarak işgücü dışında kalan 60 yaş üstü ve 20 yaş altı belli aralıklarla eve hapsedilirken üretime dahil olabilecek herkes kalabalık fabrika ve atölyelerde ölesiye çalıştı. Toplu ulaşım ve kalabalık çalışma koşulları içinde olanlar eve döndüklerinde çocuklarına ya da büyüklerine de hastalık bulaştırmaya devam ettiler. Pandemi döneminde emekçilerin kendilerine sordukları soru ise “Ölesiye çalışmak mı? Ölmemek için çalışmamak mı?” oldu. Biz pandeminin kamusal halk sağlığı önemini anlatmak için imkan yaratacağını düşünürken, sermaye buradan yeni bir kâr döngüsü kurdu. 57 ülkede 3 binden fazla hemşire vefat etti. Hiçbir ülkede halk sağlığı iyi yönetilmedi. Sağlık hizmetlerinde tedaviden önlemeye yönelen farklı sistemleri düşünmeli ve 1. Basamak sağlık hizmetleri desteklenerek, tedavi edici değil koruyucu sağlık sistemine ağırlık vermeliyiz. Biz bu pandemide aynı fırtınanın içindeyiz ama aynı gemide değiliz. Hem ülkeler arasında hem de ülkeler içinde adaletsizliklere yanıt vermemiz gerekli. Pandemi ilimizde de doğru yönetilememiş, merkezi yönetimin yanlışları üstüne yereldeki yöneticilerin de hataları eklenince vaka sayısının artması kaçınılmaz olmuştur. Giresun sporun futbol maçlarında dahi sosyal mesafeyi koruyamayıp Futbol Federasyonu tarafından defalarca ceza alanlardan elbette pandemi ile mücadele beklenemez. Sağlık Bakanlığı verilerine göre yüzdelik olarak zirveyi bırakmayan Giresun’da yine bakanlık verilerine göre toplamda 2265 vaka ve günlük ise 323 yeni vakamız olmaktadır. Her iki doz aşıyı yaptırmış olanların sayısı ise geçen 3 aya rağmen 63578 kişi yani kabaca nüfusun %15 kadardır. Yetkililer, Bakanlık verileri açıklayana kadar Giresun özelinde şeffaf ve bilgilendirici paylaşımlarda bulunmayarak halkın bilgi alma hakkını engellemişlerdir. STK’ların dahil edilmediği İl Hıfzıssıhha kurulundan çıkan kararlar ise cenaze ve selaları yasaklamak gibi halkın bir şekilde de olsa bilgileneceği anonsları kestirmek, bir çok yan sokaklardan girişi olan Gazi Caddesine göstermelik kontrol noktaları kurmak olmuştur. Yasaklara rağmen siyasi partilerin kongrelerine, açılışlarına, açıklamalarına ses çıkarmayanlar, sıradan vatandaşlar cenazelerini sınırlı katılım ile defin ederken, Kanaat Önderi dediklerinin cenazelerine binlerce kişinin katılımına da göz yumarak cezayı sigara içmek için maskesini çıkaran ayakkabı boyacısına kesmişlerdir. Pandemi ile mücadelenin yolu akıl ve bilimden geçer. Sürecin şeffaflık ile yönetilmesinden, kuralların ayrımsız uygulanmasından geçer. Pandeminin ilk gününden bu yana söylüyoruz, sağlık emekçilerini korumadan halkı koruyamazsınız. Sağlık emekçilerinin ulaşımı, beslenmesi, düzenli sağlık taramaları, yeterli ve kaliteli koruyucu ekipman ihtiyacı olmazsa olmazlardandır. Enfeksiyon riski ve aşırı iş yükü altında çalışan sağlık çalışanlarının sahada yaşadıkları şiddet, mobbing, adaletsiz ek ödemeler, vb. sorunların giderilmesine yönelik ivedilikle planlamalar yapıp girişimlerde bulunulmalıdır. Toplum pandemi konusunda bilinçlendirilmeli, rutin sağlık kontrolleri ve yaygın test herkese yapılmalıdır. Marketlere, iş yerlerine sınırlı sayıda insan alırken aşı yapılacak diye Aile Hekimliklerine insanları yığmaktan vaz geçin. Pandemi Hastanesi ilan edilen Giresun Devlet Hastanesi’nde ve diğer ilçe devlet hastanelerinde hastaların bekleme alanları acilen düzenlenmeli, hastaneler bulaş merkezi olmaktan çıkarılmalıdır. Salgın yönetilemiyor, vakalar ve ölümler hızla artıyor, bedelini toplum olarak ödüyoruz! Doğrulanmış olguları ve ölümleri açıklayıp epidemiyolojik hızları hesaplayarak, pandemide ki durumun ve önlemlerdeki etkinliğin değerlendirilmesinin önemini defalarca vurguladık, halka sağlıklı ve düzenli bilgi verin. Sizleri tekrar ve daha güçlü uyarıyoruz. Ekonomik çıkarları ve siyasi kaygılarınızı değil, halkımızın ve bizlerin sağlığını önceleyin. Salgın yönetiminde aklı, bilimi ve bizleri dinleyin. Önlenebilir her ölümün sorumlusu sizsiniz. Yaşam hakkımızın ihlaline karşı sessiz kalmayacağız.”

İLETİŞİM: SES – Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Çankaya, Kızılay, Necatibey Cad. No:82 D: 4, 06420 Ankara Telefon: (0312) 232 61 22 e-Posta: [email protected]