Sağlık Bakanlığı tarafından son açıklanan vaka artış sayısında Samsun’un en yüksek seviyede olması nedeni ile Valiliğe ve İl Sağlık Müdürlüğüne seslenen Samsun Şubemiz, taleplerini açıkladı.
Yönetim Kurulu adına açıklama yapan Samsun Şube Başkanımız Aysel Ocak şöyle konuştu: “Salgının ülkemizde birinci yılını doldurmasına günler kala Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan haftalık verilerde ilimizin yüz binde 348.36 olduğu yönünde yapılan açıklamalar endişemizi daha da artırmıştır. İlk açıklanan verilerde yüz binde 171.29 pozitif vaka sayısıyla dördüncü sırada iken son açıklanan verilerle ülke genelinde birinci sıraya yükselmemiz kaygılarımızda ne kadar haklı olduğumuzun göstergesidir. Önceki açıklamalarımızda artan vaka sayılarına dikkat çekerek alınan önlemlerin yerel düzeyde gözden geçirilmesi gerektiğine vurgu yapmıştık. 1 Mart 2021 tarihi itibari ile salgınla mücadelede’ ‘Yerinde karar alma dönemi” olarak adlandırılan uygulama ile illerin vaka artış oranına göre normalleşmeye gidileceği belirtilmiş ve iller düşük, orta, yüksek ve çok yüksek riskli olmak üzere sınıflandırılmıştır. Çok yüksek riskli iller arasında bulunan ilimizde uygulanan tedbirlerin gözden geçirilmesi bir zorunluluktur. Vaka artış oranlarındaki kontrol edilemeyen yükselişe gerekçe olarak mutasyona uğramış Covid-19 varyantının yaygınlaşması ve sosyal hareketliliğin kontrol altına alınamaması gösterilmektedir. İlimizdeki oranlar göz önüne alındığında aşılama oranları yükseltilmeden, vaka artış hızı düşürülmeden normalleşme uygulamasına neden geçildiği merak konusudur. Vakaların yaygınlaşmasında sosyal hareketliliği artıran yüz yüze eğitime geçilmesinin bu vaka oranları ile mümkün olamayacağı göz önünde bulundurulmakta mıdır? Vaka artış hızına rağmen ilimizde kamu kurumlarında esnek mesai uygulamasından neden vaz geçilmiştir. Samsun Valiliğine ve İl Sağlık Müdürlüğüne sesleniyoruz: Sosyal hareketliliği kontrol altına alın, Yüz yüze eğitime ara verin, Kamu Kurumlarında esnek mesai uygulamasına dönün, hastanelerdeki yığılmaları engelleyin, normal hizmet veren poliklinikleri ve acil olmayan ameliyatları durdurun, PCR test uygulamalarını yaygınlaştırın, aşının toplumun her kesimine hızla ulaşmasını sağlayın, sağlık çalışanı eksiğini giderin. Bizler sağlık ve sosyal hizmet çalışanları olarak tükenmişliğin had safhasını yaşıyoruz. Ağır ve zor koşullarda izin kullanamadan, emekli olamadan, devlet memurluğundan istifa dahi edemeden, içinde durulması oldukça güç olan koruyucu ekipmanla çalışmaktan yorulduk. Vaka artış oranları, uzun ve yorucu çalışma saatleri kaygı düzeyimizi yükseltmekte ve endişe yaşamamıza neden olmaktadır. Bu endişenin giderilmesi ve gerekli tedbirlerin alınması kamu yöneticilerinin öncelikli görevidir. Kamuoyuna saygı ile duyurulur.”