Başta sağlık ve sosyal hizmet emekçileri olmak üzere kamu emekçileri “kapıkulu değil emekçiyiz” şiarı ile yola çıktığında tarih 80’li yılların sonlarını gösteriyordu.
12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrası oluşturulan karanlığı yırtmak için yola çıkan emekçiler, yaşanan hak gasplarına, adaletsizliğe, yoksulla karşı öncüllerinden aldıkları güç ve mücadele deneyimi ile örgütlenmeye başladılar.
Karanlığın sonunda aydınlık yarınların olduğu bilinciyle harekete geçen emekçiler, hastanelerde, sağlık ocaklarında, sosyal hizmet kuruluşlarında, adli tıp kurumu başta olmak üzere sağlık ve sosyal hizmet alanındaki tüm kurum ve kuruluşlarda örgütlendiler.
Her türlü baskı ve saldırıların karşısında anayasal ve uluslararası sözleşmelerin güvencesi, sağlık ve sosyal hizmet emekçileri içerisindeki meşruluğu, yüzyılı aşan sınıf mücadelesinin fiililiği ve militanlığı ile sendikamızın kuruluşuna emekleri ile katkı sunan, ödedikleri bedellerle bu onurlu tarihi yazan sağlık ve sosyal hizmet emekçilerini, onur üyelerimizi ve barış şehitlerimizi saygıyla anıyoruz.
Sendikal mücadelemizi kriminalize etmek için sendikal faaliyetleri nedeniyle gözaltına alınıp tutuklanan üye ve yöneticilerimiz de dün nasıl mücadelemizin önünde iseler bugünde bedenleri tutsak olsa da yürekleri ile mücadelemizin en önünde yer almaktadırlar.
sendikal hak ve özgürlükler mücadelesinin en önünde yer alarak siyasi iktidarın saldırılarına maruz kalsa da eşitlik ve özgürlük mücadelesi ile sınıf hareketinin önünü açan kadın sağlık ve sosyal hizmet emekçileri de yenileyici güç olarak tarih sahnesinde yerini almaktadır.
Uzun ve çetin bir mücadelenin sonucunda sendika çatısı altında bir araya gelen emekçiler, emek ve demokrasi mücadelesinin de önemli bir dinamiği haline geldiler. Öyle ki; ekonomik ve demokratik taleplerden, insan hak ve özgürlüklerine kadar her talebin savunucusu olarak tarih sahnesine çıkan emekçiler sağlık ve sosyal hizmet iş kolunda farklı sendika çatısı altında (Sağlık Sen, Genel Sağlık İş, Tüm Sağlık Sen, Sosyal Hizmet Sen) örgütleniyorlardı.
Sağlık ve sosyal hizmet sunumunu gerçekleştiren emekçiler insanların mutluluğu için kolkola girip her türlü farklılıkları (cins, mezhep, etnik vb.) bir kenara bırakıyorlarsa kendi mutlulukları için de kolkola girmeye birarada olmak için tek bir çatı altında birleşmeye karar verdiler.
Sağlık Sen, Genel Sağlık İş, Tüm Sağlık Sen, Sosyal Hizmet Sen’in birleşimiyle Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) kurulduğunda tarih 1 Ağustos 1996’yı gösteriyordu,
bundan tam 24 yıl önceydi…
Salgının içerisinde yol aldığımız bugün de hala sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin emek, barış ve demokrasi mücadelesi için kolkola girmeye, birlikte mücadele etmeye ihtiyacı devam etmektedir.
Pandemi sürecinde kendi yaşamlarını ortaya koyan sağlık ve sosyal hizmet emekçilerini balkonlardan alkışlayarak destekleyenler bilmelidirler ki,
Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri, iş güvencesinden yoksun, esnek ve kuralsız çalıştırılmaktadırlar.
Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri, KHK’lerle haksız ve hukuksuz bir şekilde ihraç edilerek gelecekleri karartılmak, yok edilmek istenmektedirler.
Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri, ücret farklılıklarının yanı sıra açlığa ve yoksulluğa mahkum edilmektedirler.
Bu nedenle;
Sağlığımız ve halkın sağlığı için;
Asla taviz vermeyeceğiz, eşit, özgür ve birarada yaşam ve güvenceli iş, insanca yaşam talebinden vazgeçmeyeceğiz.
halkın sağlık hakkına erişimi önündeki engellerin ortadan kaldırılması için mücadele edeceğiz…
Nice onurlu yıllara SES…
Merkez Yönetim Kurulu