Amed Emek ve Demokrasi Platformu, Diyarbakır genelinde ihraçların en fazla olduğu 675 sayılı KHK’nin ikinci yılı nedeniyle Ofis AZC Plaza önünde eylem yaptı. Eyleme, HDP Diyarbakır milletvekilleri Saliha Aydeniz ve Musa Farisoğulları ile HDP ve DBP il başkanları da katılarak destek verdi.

Eylemde ilk sözü Platform adına alan Baki Öndeş, 2 yıl önce yayınlanan KHK için bir araya geldiklerini belirterek, örgütlü mücadelenin önemine değindi.

HDP Diyarbakır milletvekili Saliha Aydeniz ise AKP’nin 15 Temmuz darbe girişimini Allah’ın bir lütfu alarak gördüklerini vurgulayarak, “AKP sivil darbe ile basın yayın kuruluşlarını kapatmış, halkın iradesi olan milletvekilleri ve siyasetçileri tutuklamış, belediyelere kayyım atamış, binlerce kamu emekçisini sorgusuz sualsiz ihraç etmiştir. Ben de bir sağlık emekçisi olarak 2 yıl önce bugün ihraç edildim. Bizleri iyi tanıyanlar bilir bizler açlıkla terbiye olmayacağız. Mücadeleye devam edecek ve ihraçları her platformda dillendirmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

Ortak açıklamayı yapan 675 sayılı KHK ile ihraç Diyarbakır Şube Kadın Sekreterimiz Rozerin Çatak, AKP’nin hayal bile edemeyeceği yetkileri darbe süreci ve OHAL’le birlikte elde ederek ülkeyi KHK’lerle yönetmeye başladığını söyledi.

Çatak, sözlerine şöyle devam etti: “AKP iktidarı kendisine muhalif olan her kesimi KHK’lerle dizayn etmeye başladı. Muhalif basın susturuldu, dernekler kapatıldı, halkın iradesi olan siyasetçiler cezaevlerine atıldı, demokrasilerin görünen yüzü olan belediyeler gasp edilerek kayyım atandı. Ve her alanda bir kıyım yaşandı. Kamuda yüz binlerce insan ihraç edildi. Halk 1980 darbesini katbekat aşan bir süreçle karşı karşıya kaldı. Özellikle tarihi boyunca darbelerle mücadele eden KESK, DİSK, TMOOB, TTB hedefe konarak binlerce üyesi ihraç edildi. Bu durum aslında darbenin asıl amacını ortaya koyuyordu. Amaç muhalifleri susturmak, yeni rejimi dizayn etmekti. Kamuda binlerce kişi ihraç edilirken hukuken hak arama yolları da bir bir kapatılmıştır. Hukuk siyasallaştırılıp iktidarın güdümüne girdiği için halkın hukuka güveni zedelenmiştir. Bu süreçte AKP içerde dizayn yaparken dışarıda da uluslar arası güçleri darbeyle mücadele ettiğine inandırmaya çalışmıştır. AHİM ile yapılan görüşmeler sonunda AHİM kendi iş yükünü azaltmak için AKP ile OHAL komisyonu kurulması konusunda mutabakata vardılar. Bu şekilde AHİM kendi iş yükünü kısa sürede artırmayacak, AKP de süreci istediği kadar uzatarak işe geri dönüşlerin önüne geçmiş olacaktı. Nihayetinde süreç içinde OHAL komisyonunun oyalama komisyonu olduğu ortaya çıktı. Anayasaya aykırı olarak kurulan OHAL komisyonu Cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle sanki bir yargı merci gibi çalışarak bir hukuksuzluğa imza atılmıştır. Kamuda yaşanan ihraçlar sadece kişi ile sınırlı kalmamış aileleri de cezalandırılmış, farklı alanlarda çalışmalarının önüne geçilerek adeta açlığa mahkum edilmeye çalışılmıştır. Bizler buradan Amed Emek ve Demokrasi Platformu olarak iktidara sesleniyoruz: Toplumu kutuplaştıran yöntemlerden vazgeçin. Telafisi imkansız uygulamalardan bir an önce uzaklaşın. İktidarınızın beka sorununu ülkenin beka sorunuymuş gibi yansıtmayın. İçini boşalttığınız hukuk, rafa kaldırdığınız demokrasiye en çokta sizin ihtiyacınız olacaktır. Tarihi yazacak olanlar direnenlerdir. Sizler bu uygulamalarınızla sizden öncekiler gibi tarihin tozlu sayfaları arasında yok olacaksınız, bizler önce olduğu gibi bugünde yarında var olacağız. KHK’ler gidecek, biz kalacağız. Yaşasın özgürlük ve demokrasi mücadelemiz. Yaşasın örgütlü mücadelemiz.”

İLETİŞİM: SES – Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Çankaya, Kızılay, Necatibey Cad. No:82 D: 4, 06420 Ankara Telefon: (0312) 232 61 22 e-Posta: [email protected]

×