“Aynı gemideyiz” söylemleriyle, yaşanan kriz çalışanların üzerine yıkılmaya çalışılıyor

Ülkemiz son yıllarda ranta dayalı ekonomi politikaları sonucu üreten bir ekonomi olmaktan çıkarılarak daha fazla dışa bağımlı hale getirildi. Kapanan fabrikalar ve işyerleri, tarımda üretemez hale gelişimiz bugün yaşanan krizin sebebidir. Dövizde yaşanan eşi görülmemiş artış ve karşılığında Türk Lirasında oluşan değer kaybı temel tüketim maddelerine büyük oranlarda zam olarak yansıdı. Bu da emeğiyle geçinmek zorunda olan biz emekçiler için daha fazla yoksulluk ve açlık demektir. Bugün Kamu Emekçileri başta olmak üzere sabit maaşla çalışan emekçiler en büyük yoksullaşmayı yaşamaktadır. Günlük ana tüketim kalemleri olan elektrikten suya, doğalgazdan benzine ve birçok gıda ürününe fahiş oranlarda zam yapıldı. Ürünün gramajını, litresini, paket içindeki adedini düşürerek örtülü zam yapma yolunu seçseler de, petrol ürünlerindeki devasa artışı ÖTV indirimi ile kapatmaya çalışsalar da ekonomideki kötü gidişi ve bunun biz emekçilere yansıması gizlenmez boyutlara ulaşmıştır. Kamu emekçilerinin yılbaşından bugüne döviz kuru etkisiyle kayıpları Dolar bazında %18, Euro bazında % 11 olarak gerçekleşmiştir. Emekliler için kayıp Dolar bazında %37, Euro bazında %32 oranındadır. En büyük kayıp sabit ücretli olan asgari ücretlilerde yaşanmaktadır. Ortaya çıkan enflasyon açığı nedeniyle asgari ücretlilerin kaybı Dolar bazında %42, Euro bazında %37 olmuştur. Emekliler ve asgari ücretlilerdeki yoksullaşma diğer emekçi gruplarına göre çok daha derindir.

Son 16 yılda 12 kat artan dış borç 466 milyar dolara ulaşmış durumdadır. Bu borcun %70’i özel sektöre ait büyük şirketlerin borcudur. Bir tarafta emekçiler ağır vergi yükü altında ezilirken diğer tarafta patronların milyarlarca liralık vergi borçları silinmektedir. Enflasyon aldı başını gidiyor. İşsizlik rakamları her ay rekorunu tazeliyor. Eğitim ve sağlık hizmetlerinde yaşanan sorunlar çığ gibi büyüyor. Yandaş konfederasyonun satış sözleşmesinin ağır sonuçları gün geçtikçe katlanılamaz hale geliyor. *** Krizin faturasını biz çalışanlara çıkaran uygulamalara, maaşlarımızın enflasyon karşısında erimesine, sosyal haklarda yapılmak istenen kesintilere, işten çıkarmalara ve ülkemizin sokulmak istendiği kriz sarmalına seyirci olmak istemiyoruz. Tüm emekçileri bir araya gelmeye mücadele etmeye taleplerimizi savunmaya çağırıyoruz

TEMEL TALEPLERİMİZ

Tüm çalışanlara ek zam yapılmalıdır.

Bir an önce kazanca göre vergilendirme sistemine geçilmelidir.

Temel Tüketim maddelerine yansıtılan zamlar geri alınmalı,

Sağlık hizmetleri ve ilaç fiyatlarına zamlar yansıtılmamalıdır

2018 ve 2019 yıllarını kapsayan Toplu Sözleşmedeki ücret hükümleri yeni enflasyon hedefi ve son döviz krizi nedeniyle geçersizleştiğinden güncel ve reel değerlere göre yeniden düzenlenmelidir.

Geriye dönük kayıplar karşılanmalıdır.

Olası işten atmalara karşı işten çıkarmanın yasaklandığı ilan edilmelidir.

 

Dilek Yeşilırmak

SES YÖNETİM KURULU ADINA

İLETİŞİM: SES – Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Çankaya, Kızılay, Necatibey Cad. No:82 D: 4, 06420 Ankara Telefon: (0312) 232 61 22 e-Posta: [email protected]