Ülke nüfusunun üzerinde acil servis başvurusu olan tek ülke olmamızı dert etmeyen Sağlık Bakanlığı, “tüm sorunların hızlıca çözüldüğü aciller” mottosuyla hareket etmeye devam etmektedir. Vatandaşın gözünde sağlık hizmetlerinin acele sunulduğu yerler algısı yaratılmış olan acil servisler kapasitelerinin çok üstünde başvuruyla cebelleşmekte, acil serviste çalışan sağlık emekçileri gün geçtikçe tükenmektedir. Bakanlığın kendi verilerine göre bile poliklinik başvurularının %39’u acil servislere olmaktadır! Ocak ayında yayınlanmış genelgeyle birlikte acil serviste takibi yapılan hastaların ilgili kliniklere yatışının kolaylaştırılmasıyla ilgili kimi düzenlemeler yapılmış, ancak daha önceki genelgelerde de var olan uygulamaların pratikte maalesef karşılığı görülememiştir. Binlerle ifade edilen 24 saat içindeki acil başvurularını göğüsleyebilmek için acil olmayanların tespiti ve ilgili branşların gece 23’e kadar devam edecek polikliniklere yönlendirilmesi uygulaması tüm sağlık emekçilerinin akıllarıyla dalga geçmek, emeklerini sınırsızca sömürmek anlamına gelmektedir. Söz konusu uygulama için bahane edilen “vatandaşların mesai saatleri içinde hastanelere başvuramaması” gerekçesi, hasta olmasına rağmen yurttaşları çalıştırmaya devam eden vahşi düzenin itirafı olmakla birlikte mesai saatleri dışında da polikliniklerin çalışmaya devam etmesi sağlık emekçilerinin yoğun sömürüsü anlamına gelmektedir.
Karmaşa haline getirilmiş sağlık sistemi nedeniyle 1.basamakta çözülmesi gereken pek çok sağlık problemi için hastalar 2. hatta 3. basamaklarda dertlerine çare bulma arayışına girmişken, her bir hasta için ayrılan muayene süresi 5 dakikanın bile altına düşmüş durumdayken, halkın sağlık hizmetlerine ulaşımı ve nitelikli sağlık hizmeti almasının garanti altına alınması için alınması gereken hiç bir önlem alınmamakta, günü kurtarma mantığıyla hareket edilmekte, sağlıktaki sorun yumağını büyütmekte ısrar edilmektedir.
Acil servislerin içinde açılacak acil olmayan hastalar için branş polikliniği uygulamaları acil servis başvurularını daha da arttıracağı gibi, hayati tehlikesi bulunan hastaların zamanında ve gerekli sağlık hizmetinden yararlanmasını daha da zorlaştıracaktır. Başka ülkelerde denenmiş ve yararsızlığı görülerek geri adım atılmış olan uygulamalarda ısrar etmek öngörüsüzlükle açıklanamayacak bir vehamettir.
Yine acil servislere başvurudaki bu patlamada poliklinik hizmetleri sırasında hastalardan alınan muayene katkı ve katılım paylarının rolünü görmezden gelmek esas niyetin sorunları çözmek olmadığını göstermektedir.
Günümüzde acil servisler amaç dışında; poliklinik hizmetlerinin ücretini karşılayamayan/sigortası olmayan hastalar ve hasta olmasına rağmen sağlık hizmetinden yararlandırılmayıp uzun saatler çalıştırılmaya devam eden emekçiler tarafından kullanılmaktadır. Bu sırada da acil olarak sağlık hizmeti alması gereken hastalar mağdur olmakta, sağlık emekçileri de tükenmektedir.
Yapılması gereken sağlık hizmetlerine ulaşımın önündeki tüm maddi engellerin kaldırılması, basamaklandırılmış ve koruyucu hizmetleri önceleyen bir sağlık sistemiyle çoğu sağlık probleminin 1.basamakta çözüme kavuşturulmasının sağlanması, acil servislerin acelesi olanların değil, acil sağlık hizmetine ihtiyacı olanların başvuracağı hayati önemde birimler olduğu algısının kamuoyunda yerleştirilmesi için çaba harcanmasıdır.
Popülist, günü kurtarmaya yönelik, sağlık alanından oy devşirmek maksatlı uygulamalara derhal son verilmelidir.
Merkez Yönetim Kurulu