Irak ve Suriye’de çatışmaların görece azalması ABD ve emperyalist güçleri yeni çatışmaların zeminini hazırlamaya itmişe benziyor!
ABD’nin kendisinin aldığı ve 22 yıldır uygulanmayan “Kudüs’ün İsrail’in Başkenti olduğuna dair karar”ı halkların bir arada yaşama iradesine açıkça saldırı şeklinde hayata geçirmesi provokasyondur.
Öte yandan aynı gün BM gözetimi altında bulunan ve binlerce sivilin yaşadığı Mahmur Kampı’na yönelik kim tarafından yapıldığı belli olmayan saldırı da göstermektedir ki, Ortadoğu bir kez daha çatışma alanı haline getirilmek istenmektedir.
Gerek ABD ve gerekse de ülkemizde siyasi iktidarın Kudüs’ü iç politika malzemesi yapmaları çözüm yerine çözümsüzlüğü, barış içinde bir arada yaşam yerine çatışma ve kaosu derinleştirecektir.
İçte ve dışta sıkışan, tıkanan Trump’un Kudüs kararı ile kendini kurtarmaya çalışması, AKP’nin yeni bir “one minute” çıkışı ile milliyetçi dalga üzerinden düşen oylarını toparlamak istemesi kabul edilemez. İnsanlık tarihi karşıt gibi görünseler de çatışmalardan siyasal fayda sağlayanların iaynı geminin yolcusu olduğunu defalarca ispatlamıştır.
Nerenin başkent olacağına ABD ya da İsrail politikacıları değil orada yaşayan halklar karar vermelidir.
Provokasyon derhal durdurulmalı, Filistin halkının meşru talepleri kabul edilmeli, Filistin ve İsrail halklarının bir arada ve barış içinde yaşamaları için gerekli siyasal adımlar atılmalıdır.
KESK ADIYAMAN MECLİSİ
08.12.2017