EPSU’nun (Avrupa Kamu Hizmetleri Sendikaları Federasyonu) AB Dış Politika ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi ve AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Mrs Federica Mogherini’ye Ankara’daki saldırılar ile ilgili yolladığı mektup
Değerli Başkan;
EPSU, Kamu Hizmetleri Sendikaları Avrupa Federasyonu, 10 Ekim’de Ankara’da barışçıl göstericilere yönelik zalimane saldırıyı kınar. Bu barış yürüyüşün örgütleyicileri arasında bize üye sendikaların da bulunduğu KESK ve DİSK bulunmaktadır. Bu konfederasyonlara bağlı sendikaların çok sayıda üyesi ölmüş ve yaralanmıştır. Türk otoritelerine bağımsız biçimde soruşturma yürütmeleri konusunda vurgu yapmanızı rica ederiz. Türk otoritelerinin sosyal medyadaki bazı girişimleri spekülasyonları arttırmaktadır. Suçlular yargılanmalıdır.
Bu zor dönemde, Avrupa Komisyonu Türkiye’de demokrasi ve toplumsal diyalogu geliştirmek için çaba göstermelidir. Bu süreçte sendikaların içerilmesi önemlidir. Ulusal diyalog için oluşturulan komisyonun parçası olan Tunus sendikalarının deneyimi oldukça önemlidir. Türkiye’deki demokratik güçler bizler tarafından desteklenmelidir. Sendikal haklara saygı başarılı bir geleceğin anahtarıdır.
Saygılarımla
Jan Willem Goudriaan
EPSU Genel Sekreteri
EPSU’nun KESK ve DİSK Üyesi Sendikalara Yolladığı Mektup
Değerli meslektaşlarımız ve arkadaşlarımız;
10 Ekim’de Ankara’da barışçıl göstericilere yönelik zalimane saldırı karşısında derinden sarsıldık. Pek çok insanı öldürdüler yüzlercesi yaralandı.
KESK ve DİSK bu gösterinin düzenleyicileriydiler. Onur verici pankartlarınız bu gösteride yer alıyordu. KESK ve DİSK üyeleri bu saldırın hedefleri arasındaydı. Çok sayıda sendika üyesi öldürüldü. Barış Şimdi pankartlarında sendika logoları yer alıyordu.
EPSU barışçıl göstericilere karşı yapılan bu zalimane saldırıyı kınamaktadır. Göstericiler barışçıl bir yürüyüşe katılmışlardır ve PKK ile Türk Güvenlik Güçleri arasında yeniden başlayan şiddeti protesto etmek istiyorlardı. Türk Güvenlik Güçleri köy, kasaba ve ilçeleri kapatarak, onların dünya ile bağını keserek halkı korkutmaya çalışmaktadır. Göstericiler, barış sürecinin yeniden başlamasını ve Kürt halkının haklarına saygı gösterilmesini istiyorlardı.
EPSU Türk Hükümeti’nin bağımsız bir soruşturma düzenleyerek bu dehşet verici şiddet eyleminin faillerinin bir an önce yakalanarak yargılanmasını talep etmektedir. Türk Hükümeti Kürt halkına yönelik şiddeti sonlandırmalıdır. Polisin ambulansların yararlılara ulaşmasını engellediğine ilişkin raporlar mevcuttur. Hükümet twitter’ı yasaklamıştır. Hükümetin bu tavrı uygun olmayan bir tavırdır.
Bizler, Avrupa Komisyonundan demokrasinin gelişimi için girişimlerde bulunması yönünde çaba içindeyiz. Diyaloga, sendikal haklar ve azınlık haklarına saygı gösterilmesi demokratik toplumun önemli bir parçasıdır. Bu bombalar tek parti politikası ile hali hazırda yıllardır baskı altında olan kırılgan Türkiye demokrasisine saldırıdır. Demokrasi, diyalog ve barış için mücadele etmek hepimiz için oldukça önemlidir.
Hayatını kaybedenler ve yaralananlar anısına KESK ve DİSK’in 12 ve 13 Ekim tarihlerindeki grev kararına desteğimizi ifade ediyoruz. Pek çok EPSU üyesi KESK ve DİSK’e bağlı sendikalarla ilişki içindedir. Arkadaşlarımız ve meslektaşlarımız için endişeliyiz. En iyi temennilerimiz hayatını kaybedenler ve yaralananların yakınları, arkadaşları ve mücadele arkadaşları iledir.
Bu karanlık günlerde arkadaşlarımız ve meslektaşlarımızla dayanışma duygularımızla
Jan Willem Goudriaan
EPSU Genel Sekreteri
EPSU Web Sitesinde Açıklamanın Yer Alma Biçimi: http://www.epsu.org/a/11733