Hükümet ile Memur-Sen arasında geçen yıl imzalanan toplu iş sözleşmesi ile 1 Ocak 2014’te kamu emekçilerine ödenen ve ortalama yüzde 6’ya denk gelen net 125 liralık maaş zammı, açıklanan enflasyon rakamlarının çok altında kalmıştır. Hükümetin 2014 enflasyon hedefini yüzde 9,4 olarak belirlemiş olması, 2,5 milyon kamu emekçisinin bu yıl ekonomik olarak ciddi hak kaybı ile karşı karşıya kalması anlamına gelmektedir.
Bugüne kadar her yıl enflasyon farkı kadar “ek zam” alan kamu emekçileri, hesap kitap bilmeyen, en temel matematik bilgilerinden bile yoksun olan Memur Sen’in 2014 yılı için enflasyon farkı talep etmemesi nedeniyle bir kez daha mağdur edilmiş, elektrik ve doğalgaza gelen yüzde 9’luk zam ile yaşanan mağduriyet daha da ağırlaştırılmıştır.
Bu yıl enflasyon farkı ödenmeyeceği gibi, aile ve çocuk yardımı, doğum ve ölüm yardımı gibi sosyal ödemelerde de 2013 yılı rakamları esas alınmış, sosyal ödemelerde de herhangi bir artış yapılmamıştır. Bu durum, Memur Sen’in 2,5 milyon kamu emekçisini mağdur ederek, bir kez daha hükümetin sendikası olma görevini yerine getirdiğini göstermektedir.
Sürekli artan enflasyon rakamları nedeniyle yılın ikinci yarısında kamu emekçilerinin satın alma gücü belirgin bir şekilde azalmaya başlamıştır. Artan oranlı vergi dilimi uygulaması ve son olarak elektrik ve doğalgaza yapılan yüzde 9’luk zam, kamu emekçilerinin 2014 yılı gelirlerinde en az yüzde 10 oranında erime yaşanmasını kaçınılmaz hale getirmiştir.
AKP’nin 12 yıllık iktidar pratiği; emekçilerin ve halkın sorunlarını hiç önemsemediğini göstermektedir. Aksine siyasi iktidar, emekçilerin yoksulluk, işsizlik, eğitim, sağlık gibi en temel sorunlarını bile sermayenin çıkarlarına göre çözmeyi esas alarak, her fırsatta kaşıkla verdiklerini kepçe ile alarak halkın günlük yaşamını daha da zorlaştırmaktadır.
Kamu emekçilerinin, Hükümet ve Memur Sen arasında imzalanan ve şimdiden tarihin en kötü toplusözleşmesi olarak nitelendirilen “ihanet sözleşmesi”ni unutması mümkün değildir. Kamu emekçilerinin yaşadığı mağduriyetin ve ekonomik kayıpların karşılanması için;
¨ Tüm başta sağlık ve sosyal hizmet emekçileri olmak üzere kamu emekçilerine 2014 yılı enflasyon farkı “ek zam” olarak eksiksiz ödenmeli, enflasyon farkından kaynaklanan “ek zam” oranı 2015 bütçesi içinde yer almalıdır.
¨ Ek ödemelerin tamamı temel ücrete ve emekliliğe yansıtılmalı, artan oranlı vergi dilimi uygulamasına son verilerek, yıl içinde ücretlerde yaşanan erimenin önüne geçilmelidir.
¨ Başta insanca yaşayacak ücret talebimiz olmak üzere, kamu emekçilerinin bugüne kadar yaşadığı bütün ekonomik mağduriyet giderilmesini, son 12 yıl içinde satın alım gücümüzdeki azalmayı telafi eden adaletli bir ücret artışı sağlanmalıdır.
¨ Kamu emekçilerinin grevli toplusözleşme hakkı önündeki yasal ve fiili engeller kaldırılmalı, özgür bir toplusözleşme düzeni yaratılmalıdır.
Türkiye’nin AKP hükümeti eliyle savaşa itilmeye çalışıldığı bugünlerde geniş halk kesimlerini sefalete iten ve yoksullaştıran uygulamalara son verilmeli, siyasi iktidar ekonomi yönetimindeki başarısızlığının faturasını emekçilere, yoksul halka ödetmekten artık vazgeçmelidir. Ek zam talebimiz somut olarak 2015 bütçesi içinde yer almalıdır.
Biz sağlık ve sosyal hizmet emekçileri, bu taleplerimizi içeren imza metinlerimizle bir ay boyunca hastane hastane, işyeri işyeri olarak dolaştık, standlar açtık ve imzalar topladık. Şimdi topladığımız imzalarıBaşbakanlığa göndermek üzere buradayız.Bugün tüm Türkiye’de arkadaşlarımız binlerce sağlık ve sosyal hizmet emekçisinin taleplerini aynı şekilde Başbakanlığa iletmektedir. Şu bilinmelidir ki, bizler bu imzalarımızın ve taleplerimizin arkasında olmaya devam edeceğiz.
Yıllardır maaşlarımıza yapılan sefalet zamları ile bizleri yoksulluğun pençesine iten siyasi iktidarın emekçi düşmanı politikalarına karşı tüm emekçileri tepki göstermeye, “ek zam” talebi başta olmak üzere, yıllardır yaşadığımız ekonomik sefaletin sona erdirilmesi için birlikte mücadeleye çağırıyoruz.
SAĞLIK VE SOSYAL HİZMET EMEKÇİLERİ SENDİKASI (SES) AKSARAY ŞUBESİ