Manisa Emek Ve Demokrasi Platformu Olarak AKP Hükümetinin Son Günlerde Ülkede Uygulamaya Başladığı Şiddeti Ve Terörü Kınıyoruz! Şiddet Can Almaya Devam Ediyor! Artık Kana Doymuyor! Artık Yeter Diyoruz!
Haziran ayında Gezi Parkında başlayan ve tüm Türkiye’ye yayılan geniş halk kesimlerinin özgürlük, eşitlik ve adalet talepleri AKP’nin polisi tarafından her türlü baskı ve şiddet uygulanarak sindirilmeye çalışılıyor. Son olarak ODTÜ’den yol geçirilmesi ve ağaçların kesilmesine karşı mahalle sakinlerinin ve öğrencilerin yaptıkları protestolara karşı uygulanan polis şiddeti, Tuzluçayır semtinde yapılmak istenen Cami-Cemevi-Aşevi projesine karşı halkın gösterdiği tepkiye uygulanan şiddetle iyice tırmandırılmaktadır.
Asimile etme politikasına karşı direnen Alevilere, ODTÜ orman katliamına karşı direnen gençliğe, Cizre’de barış isteyen halka, Suriye’de emperyalist müdahaleye hayır diyenlere, basın açıklaması yapanlara, şiddete hayır deyip alanlara çıkanlara düşmanca bir politika izleniyor. Şiddete hayır diyenlerin canına kastediliyor.
Bütün çağdaş demokratik ülkelerde hükümetlerin, devletlerin politikalarını protesto etmek isteyen kitleler, işçiler, öğrenciler, kadınlar, çevreciler, savaş karşıtları özgürce bu eylemlerini gerçekleştirmekte, taleplerini demokratik bir çerçevede dile getirerek, mevcut ülke yönetimleri üzerinde baskı oluşturmaktadır. Bu demokrasinin bir gereğidir.
Ülkemizde ise, ne yazık ki bu demokratik hakkın kullanılması bizzat hükümet tarafından engellenmekte, protesto için meydanlara inen kitleler siyasi iktidarın emrindeki emniyet güçlerinin en acımasız, pervasız müdahale ve saldırılarına maruz kalmakta, hemen her etkinlik adeta bir can pazarına dönüşmektedir. Uygulanan şiddet can almaktadır.
Maalesef bu olayları protesto etmek ve Hatay’da öldürülen Abdullah Cömert’in katillerinin yargı önüne çıkarılması için Hatay/Armutlu halkının gösterdiği demokratik tepkiye karşı uygulanan polis şiddeti bir gencimizin daha hayatını kaybetmesine yol açmıştır. AKP iktidarı bir gencin daha ölümüne neden olmuştur. Dün 22 yaşındaki Ahmet Atakan, Antakya halkına yönelik vahşi polis saldırısında yaşamını kaybetmiştir. Hayatını kaybeden Ahmet Atakan’ın ailesine, dostlarına ve tüm demokrasi güçlerine başsağlığı diliyoruz.
Bizler biliyoruz ki bu şiddet, kutsadıkları bir iktidarı kaybetme korkusuyla yanıp tutuşanların ve haklarına, geleceğine, emeğine sahip çıkanları düşman olarak görenlerin başvurabilecekleri bir yöntemdir.
Kendi ülkesinde katlettiği gençlerin kanı ellerindeyken Suriye için timsah gözyaşları döküp savaş çığırtkanlığı yapan AKP’ye kınıyoruz…
Yapılanlar zulümdür, katliamdır. AKP iktidarının sokak fobisi ve geziden bu güne uzanan direniş karşısında duyduğu panik onu saldırganlaştırıyor. Bu fütursuz saldırganlık her yerde direnişle yanıtlanıyor. Şimdi her yer Taksim ve her yer direniştir.
Aylardır mücadele ettiğimiz taleplerin haklılığı ortadadır. Katledilen insanlarımızın katillerinin sırtlarının sıvazlanması yeni katliamlara davetiye çıkartmaktadır.
Meydanlarda doğrudan halkımızın üzerine, doğrudan hedef gözetilerek gaz bombaları atılmaktadır. Gaz bombası kullanılması derhal yasaklanmalıdır.
Artık yeter!
AKP iktidarını uyarıyoruz: Katlederek, halka savaş açarak milyonlarca insanın özgürlük, adalet, eşitlik özlemlerini bastırabileceğinizi sanıyorsanız size tek söyleyeceğimiz “Yanılıyorsunuz” olacaktır. Ahmet Atakan ölümsüzdür. Ahmet Atakan’ın katillerinin bulunması için, adalet, onur ve özgürlük için mücadeleye, birleşmeye ve faşizme karşı omuz omuza olamaya çağırıyoruz.
REMZİ ŞİRİN
MANİSA EMEK VE DEMOKRASİ PLATFORMU