Sağlığın
piyasaya açılmasının sonuçları olarak gördüğümüz özel bir hastane de yaşanan
işten atılmalar ile ilgili Diyarbakır Sağlık Meslek Örgütleri Platformu
tarafından kamuoyunu bu konuda hassasiyet yaratmak için basın açıklaması
yapılmıştır.
BASINA VE KAMUOYUNA
Sağlığın
ticari algı üzerinden şekillendiği son 9 yıllık süreçte maalesef hem hastalar
hem de sağlık emekçileri mağdur edildi ve mağdur edilmeye devam etmektedir.
Ticari yaklaşım tarzı hastaları müşteri, çalışanları ise ticari bir işletmede
emekleri pazarlanan birer emekçi konumuna getirmektedir.
Sermayenin
etik ve onurlu bir mesleki duruşa sahip hekimlere ve sağlık emekçilerine karşı olan
hürmetsizce tutumu tüm ülkede olduğu gibi bu defa da Özel Diyarbakır Alman
Hastanesi’ nde kendini göstermiştir. Hekim emeğine yapılan bu saldırıların
iktidarın uyguladığı Sağlıkta Dönüşüm Programı ile yakından ilgili olduğunu
biliyoruz. Çünkü tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de iktidarın dört elle
sarıldığı neoliberal politikalar sayesinde sağlık alanını yoksul halk kitleleri
ve sağlık çalışanları lehine değil, sermayenin çıkarlarına göre düzenlemektedir.
Bu çerçevede bizlerin emeğini ucuzlatmakta ve bize güvencesiz, esnek bir çalışma biçimini dayatmaktadır.
Özel Diyarbakır
Alman Hastanesi hiç hasta bakamaz durumdayken, günlük 1000’ in üzerindeki hasta
potansiyelini, çalışanların maaş ödemeleri yapılamıyorken maaş ödemelerinin
düzenli ödenir konumuna getirilmesini sağlayan ve özveri ile çalışan hekim
arkadaşlarımızın emekleriyle yarattığı ve cazip hale getirdikleri hastanede,
bir anda hedef haline getirilerek işlerine son verilmesi düşündürücüdür. Birkaç
gün önce Diyarbakır Alman Hastanesinde, iyi hekimlik uygulamasını ellerinden
geldiğince yaşama geçiren ve iyi hekimlik değerlerine yürekten bağlı olduğuna
inandığımız, TTB içerisinde yer alan, meslek onurundan, iyi hekimlik ve
nitelikli sağlık hizmetinden taviz vermeyen 10 hekim arkadaşın işine son
verilmiş ve/veya ayrılmaya zorlanmışlardır. Bizler sağlık alanında örgütlü
göçler olarak bu girişimi basit bir işten çıkarma işlemi olarak
değerlendirmiyor; mesleki değerlerimize, emeğimize ve mesleki onurumuza sermaye
tarafından yapılmış bir saldırı olarak değerlendirdiğimizin bilinmesini
istiyoruz.
Tüm
Türkiye’ de TTB ve SES tarafından organize edilen 19-20 Nisan Sağlık Grevi’ nin
yereldeki ispiyoncular tarafından,
hastane sermayedarlarına iletilmesi ve bu eylemin illegal alanlara çekilerek arkadaşlarımız
üzerinde baskı oluşturulması kabul edilebilir bir durum değildir. Bu çerçevede
diğer sağlık emekçileri üzerinde baskı oluşturulduğu ve işten çıkarılmaların
olacağı spekülasyonları yapılmaktadır.
Bizler, Sağlık emekçilerinin örgütlü
güçleri olarak sermayenin bu tahammülsüz ve saygısız tutumuna karşı her zaman
olduğu gibi bugün de karşı durduğumuzu ve bu pervazsız yaklaşımı kınadığımızı
siz değerli basın mensupları aracılığıyla kamuoyu ile paylaşmak istiyoruz.
Sermayenin sınır tanımayan
pervazsızlığını bölgede kolayca sürdüremeyeceğini bilmesi gerekmektedir. Güvencesiz
çalışmanın sonucu olarak itaat etme ve kölece hizmet alma istemi çerçevesinde,
istediğim zaman çalışanların işine hiçbir gerekçe göstermeden son verebilirim
keyfiliğiyle hekimlere ve sağlık çalışanlarına yaklaşılamayacağını defalarca
dile getiren meslek örgütleri olarak, hastane patronlarını bir kez daha
uyarıyoruz.
Bizler, bu
olayın takipçisi olacağımızı, mağdur edilmiş hekim ve sağlık emekçilerinin
yanlarında olduğumuzu belirtiyoruz. Kamu ve özel sektör ayırımı yapmadan iyi
hekimlik uygulaması, nitelikli sağlık hizmeti, iş güvencesi ve insan onuruna
yakışır bir çalışma ortamının sağlanmasını her zaman savunduk ve savunmaya da
devam edeceğiz.
Bu esaslar çerçevesinde,
telefonlarımıza dahi çıkmayarak, örgütlü gücümüzü hafife alan bu sermaye sahiplerini
buradan siz değerli basın emekçileri vasıtasıyla uyarıyoruz. İşten çıkarılan
hekim ve diğer sağlık emekçisi arkadaşlarımızın mağduriyetlerinin giderilmesini
talep ediyoruz.
Bunun dışında bazı basın yayın
organlarında yayınlandığı haliyle hiçbir açıklamamız olmamıştır, 20.06.2011
TTB Merkez
Konseyi
Sağlık
Meslek Örgütleri Platformu