Bakanlığı Genelgesi’ne karşı tepkilerimizi belirtmek üzere 8 Ekim Cuma Saat 12:
30’da Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Poliklinikleri önünde ve 15 Ekim Cuma
Saat 12: 30’da Muradiye Devlet Hastanesi Poliklinikleri önünde basın açıklaması
Bursa Şube Başkanı Candan COŞKUN
tarafından yapıldı. Basın açıklamasına çok sayıda sağlık emekçisi katıldı.
SAĞLIK BAKANLIĞI’NI ANGARYAYA
SON VERMEYE, YASA VE YÖNETMELİK GEREĞİ OLAN KESİNTİSİZ 8 SAAT MESAİ UYGULAMAYA
ÇAĞIRIYORUZ!
12 Eylül 1980 öncesi uygulanan, tamgün yasası sağlık
emekçilerine ücret artışı ve bunun karşılığında günlük 9 saatlik mesai
getirmişti. 12 Eylül darbesinin ilk uygulamalarından biri sağlık emekçilerinin
bu ücret artışları kaldırmak olmuştu. Ancak tamgün yasasının günlük 9 saatlik
mesai uygulaması korunmuştu.
Bu yasa maddesi uzun yıllardır uygulanmıyor, sağlık
işkolunda günlük kesintisiz 8 saat mesai uygulanıyordu. AKP iktidarı bu haksız
yasa maddesini uygulayan tek iktidar oldu. Sağlıkta özelleştirme ve
piyasalaştırmanın hız kazandığı AKP yıllarıyla birlikte, yasadaki 45 saat
hatırlanıp, uygulamaya konulunca, günlük mesai yine kesintisiz olmak üzere 9
saate çıkarıldı. Bu haksız uygulama ile kamuda haftalık çalışma süresi 45 saat
olan çalışanlar sadece sağlık emekçileri oldu.
Yeni uygulanmaya başlanan Tamgün TBMM’de yasalaşınca, Sağlık
Bakanlığı sağlık emekçilerinin çalışma süresini 8 saate indirdiğini tüm
kamuoyuna büyük bir müjde olarak duyurdu.
Peki, müjde gerçek oldu mu? Hayır, çünkü aynı Sağlık
Bakanlığı kendisi yasasının yürürlüğe girmesinde sadece 1çalışma günü sonra
yasaya ve yataklı tedavi kurumları yönetmeliğine aykırı bir genelge yayınlayarak
günlük 9 saat çalıştırmayı dayattı. Bu yasadışı genelgenin uygulanmasıyla, günlük mesai yeniden 9 saate çıkarıldı ve 08.00
– 17.00 olarak uygulanmaya başlandı.
Sağlık Bakanı ve müsteşarı başta olmak üzere Sağlık
Bakanlığı yöneticileri sanki hastanede hiç çalışmamışlar gibi, sağlık
hizmetlerinin nasıl yürütüldüğünden bihabermişler gibi, tedavinin ve hasta bakımının sürekliliğini,
hastanelerin fiziki koşullarını bilmezlermiş gibi bir, yayınladıkları genelge
ile bir saatlik dinlenme süresi (öğle tatili) verilecektir demektedirler.
Genelge, bile bile yasayı ve ilgili yönetmeliği çiğnemek
için o kadar komik bir çelişki içindekidir ki; hem hastanelerde kesintisi mesai
esastır, hem de 12.00 – 13.00 saatleri arasında öğle tatili esastır demektedir.
Sağlık Bakanlığı yöneticilerine soruyoruz;
è Sağlık Bakanlığı, yataklı tedavi
kurumlarında hiçbir personelin işini bir saat boyunca terk edemeyeceğini bilmez
mi?
è Sağlık Bakanlığı, acilde,
ameliyathanede, yeni doğan yoğun bakımda, koroner yoğun bakımda çalışan bir
doktorun, hemşirenin ya da doğum sancısı çeken onlarca gebenin bulunduğu doğum
salonunda çalışan bir ebenin bırakın bir saat istirahat etmeyi yemeğe dahi
gidemediklerini bilmez mi?
Bu yönetmelik sağlık hizmetinin önemli bir niteliğine
dayanarak hastanelerde kesintisiz hizmeti zorunlu kılmaktadır. Yönetmelik kesinlikle “öğle tatili” gibi
uygulamaya izin vermemektedir. Zaten hastanelerde böyle bir düzenlemede mümkün
değildir. Normal mesai saatlerinde tüm çalışanlarca kesintisiz verilen sağlık
hizmetinin öğlen 12.00 ile 13.00 arasında daha az çalışan tarafından
verilebileceğinin düşünülmesi anlaşılır bir durum değildir. Bu durumu
yasanın ve yönetmeliğin açık hükmüme aykırı idari eylemde bulunma niyeti
dışında açıklamak mümkün değildir. Bu da açıkça suçtur. Yönetmelikte kesintisiz
hizmet esasına o kadar kesindir ki; mesai saatlerini düzenlemekte yetkili
valilik makamının sadece mesai başlama ve bitiş saatleri belirlemesine
hükmektedir.
Bu genelgeler gerekçe gösterilerek hastanemizde uygulanması mümkün olmayan ve yasal da
olmayan ayrıca idare tarafından düzenlenmemiş olan öğle tatili varmış gibi
8.00 – 17.00 tarihleri arasında mesai uygulanmakta ve imza çizelgeleri 9 saat sonunda, radyasyon çalışanları için 8 saatin
sonunda çıkarmaktadır. Fiilen yasa
hükmünlerine aykırı yani angarya niteliğinde 9 saat mesai uygulanmaktadır.
Bilinmektedir ki, genelgeler yasa ve yönetmelik hükümlerine
aykırı olamaz ve 12 Eylül anayasasında bile “Hiç kimse zorla çalıştırılamaz.
Angarya yasaktır” hükmü vardır. Ayrıca 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 11.
maddesinde “Konusu suç teşkil eden emir,
hiçbir suretle yerine getirilmez; yerine getiren kimse sorumluluktan
kurtulamaz” denmektedir. Hastane başhekimlerini uyarıyoruz.
Bu genelge ile sağlık
emekçilerine angarya dayatılmaktadır. Ama sağlık emekçileri angarya
dayatmalarını kabul etmeyecektir. Sağlık Bakanlığının uymadığı yasa maddesine
sağlık emekçileri olarak biz uyacağız ve günde sekiz saatten fazla
çalışmayacağız.
Daha öncede aynı yaklaşımla öğle yemeğimizi kesen ve bize para ile yemek satmaya kalkışan
bakanlık, sağlık emekçilerinin sürekli eylemleri ve kararlı tavrı sonucu geri
adım atmak zorunda kalmış ve hastanelerde hizmetin kesintisiz olduğunu kabul
etmek zorunda kalıp, yemek hakkımızı tanımıştı. Şimdi aynı kararlılığı
göstermek zorundayız. Yasa ve yönetmeliğin emri olan ünde “kesintisiz” sekiz
saat çalışarak, yasal olanı biz uygulayarak kararlılığımızı göstermek
zorundayız.
İnternet sitelerinden müjde, müjde diyen sözde sendikalar, bu durum karşısında
görüşmelerin sürdürüldüğünü, yakında durumun düzeleceğini söyleyebilirler.
Sağlık emekçilerinin kararlı mücadelesiyle bakanlık geri adım attığında da
“hizmet sendikacılığının hizmetlerine bir altın sayfa daha ekledik”
diyeceklerdir.
Kim ne derse desin
bizler, tüm sağlık çalışanları olarak fazla çalıştırma ve angaryaya karşı
mücadelede birlik olacağız. Bakanlık kendi yasasını uygulayıncaya kadar
eylemlerimizi sürdüreceğiz.
SES BURSA ŞUBESİ