DÖNEMSEL MÜCADELE PROGRAMIMIZ HERKESE SAĞLIK, GÜVENLİ GELECEK İÇİN MÜCADELEYE!

Facebook
Twitter
WhatsApp

Ülkemizde 1980’li yılların başından itibaren iş başına gelen hükümetler; sağlık hizmetlerini tamamen piyasalaştırmayı temel politika olarak benimsemişlerdir.

     1987 yılında Dünya Bankasının hazırladığı “Gelişmekte Olan Ülkelerde Sağlığın Finansmanı: Bir Reform Ajandası” başlıklı rapor Türkiye’deki sağlıkta neo liberal “reform” uygulamalarına temel teşkil etmiş ve katkı payını da ilk kez gündeme getirmiştir. 1990 yılında hazırlanan “Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Projesi” ile sağlık hizmetlerinin özelleştirilmesi ve piyasalaştırılması için DB tarafından gerekli kredi desteği sağlanmıştır. Daha sonra 1993 yılındaki “Dünya Gelişme Raporu: Sağlıkta Yatırımlar” başlıklı raporda temel hizmet paketi uygulaması gündeme getirilmiş ve bu uygulama yoksul kesimin sağlık hizmetlerinin devlet tarafından finansmanına dayandırılarak meşrulaştırılmaya çalışılmıştır.

     2002 yılına kadarki hükümetler İMF ve DB tarafından dayatılan “yapısal uyum programları”nı çeşitli (finansman zorluğu, koalisyon hükümetlerin olması, emekçilerin mücadelesi… vb.) nedenlerden dolayı istedikleri düzeyde hayata geçiremediler. 2002 yılında tek başına iktidara gelen AKP hükümeti “sağlıkta dönüşüm” adıyla, gerçekte sağlıkta yıkım sürecini TBMM deki sandalye sayısı üzerinden hızla hayata geçirmeye başlamıştır.

     İşkolumuzda “sağlıkta dönüşüm programı’’ ve SHÇEK’in tasfiyesi konularında ne yazık ki önemli mesafe kaydedilmiştir. Özelleştirmelerle çalışanlar parçalanarak birbiriyle rekabete itilmiş ve büyük bölümü yoksullaştırılırken, ücret adaletsizliği derinleştirilmiştir. Birçok temel hakkımız gasp edilmiş, hak olmaktan çıkartılmıştır. Kadrolu istihdam yerine güvencesiz çalıştırma yaygınlaştırılmıştır. Halen kurumlar ve birimler tek tek ve hızla özelleştirilmektedir.

     “Dönüşüm programı”nın son halkalarından biri de Kamu Hastaneleri Birlikleri ve Tam Gün Yasa tasarılarıdır. Bu tasarılarla hastanelerin özelleştirilmesi, taşeronlaştırılması, çalışanların iş ve ücret güvencelerinin ortadan kaldırılması süreçleri tamamlanmak istenmektedir. Bu süreç engellenemezse önümüzdeki dönem sağlıkta yıkım derinleşecek, toplumun ve sağlık çalışanlarının mağduriyeti artacak, güvencesiz çalışma esas alınacaktır. Benzer özelleştirme ve tasfiye çalışmaları SHÇEK kuruluşlarında da sürdürülmektedir. Sosyal Hizmet kuruluşlarının vakıf-derneklere, il özel idareleri ve yerel yönetimlere terk edilmesi, hizmetin tamamen taşeronlaştırılması için yasal hazırlıklar devam etmektedir.

     1 Ekim 2008 tarihinde yürürlüğe giren GSS’nin bazı maddeleri yönetmeliklerle ertelenmiş olsa da önümüzdeki dönem sağlıkta “promosyon” döneminin sona ermesine bağlı olarak toplumsal hoşnutsuzluklar artacaktır.

     Sağlık ve sosyal hizmet alanındaki bu olumsuzlukların üzerine küresel kapitalist kriz eklenmiştir. Krizin yükünü emekçilere yıkmanın yollarından biri olarak, sağlığın finansmanı için ödediğimiz vergiler yetmezmiş gibi toplumdan daha çok katkı payı, yüksek prim ve ilave ücret istenecek, bu güne kadar uygulanmakta olan “temel teminat paketi” nin gün geçtikçe içeriği daraltılacaktır. Krizle birlikte ‘’döner sermayenin dönmeyeceği’’ bir tablo oluşacak, çalışanların ekonomik kayıpları artacaktır. Sağlık ve sosyal hizmet hak olmaktan çıkartılarak paraya lütuf ve sadakaya indirgenerek her düzeyde (bölgeler ve insanlar arası)eşitsizlikler daha da artacaktır.

     Neo-liberal ideolojik hegemonyanın krizle birlikte zayıflaması egemenlerin bu politikalardan kolayca vazgeçeceği anlamına gelmez. Aksine eğer etkili bir karşı duruş yaratılamaz ve krizin yükü krizi yaratanlara yüklenemez ise, gerek krizin faturasını gerekse sağlık hizmetlerinin finansman yükünü daha ağır bir şekilde topluma yıkacakları, tüm alanlarda olduğu gibi sağlık ve sosyal hizmet alanında da yarım kalan özelleştirmeleri kısa sürede tamamlamak isteyecekleri aşikardır.

     ABD’den tüm dünyaya yayılan kapitalizmin krizi ülkemizde de etkisini iyice göstermeye başlamıştır. İşçi çıkarmalar, ücretsiz izine ayırmalar, özel sağlık kuruluşlarının fark ücretinin yükseltilmesi talebi ve % 30 oranında çalışan çıkarmaya gitmeleri; sermayenin krizinin faturasının emekçilere ve halka yıkılmak istenmesinin açık göstergeleridir. Ekonomik krizin sağlık alanına doğrudan etkisi, yaygınlaşan işsizlik, ücretlerin düşürülmesi ile birlikte ortaya çıkan gelir azalması veya gelir mahrumiyetinin yanı sıra hayat pahalılığıdır. Bu durum ise doğrudan doğruya yoksulların sağlıklarını bozmaktadır. Gelir düzeyindeki her türlü bozulma nedeniyle dengeli ve yeterli beslenemeyen, sağlıklı konutta yaşamayan ve uygun sanitasyon koşullarından mahrum yoksulların sık hastalandıkları bilinen bir gerçektir. Toplumsal adaletsizliğin sonucu olarak yoksul duruma düşen kesimler, paralı hale gelen sağlık hizmetlerinden yararlandırılmamaları karşısında ikinci kez adaletsizliğe mahkum edilmektedirler.

     İşkolumuzdaki gelişmeler başta olmak üzere krizin yaratacağı tahribatları değerlendirdiğimizde; kapitalizmin krizinin faturasının bizlere çıkarılmasının önüne geçmek için mücadelemizi yükseltmek ve toplumsallaştırmak zorundayız.

     Dönemsel Mücadele Programımızın Temel Amacı;

     Emek ve demokrasi mücadelesinin bütünselliği içerisinde, sağlık ve sosyal hizmetlerin özelleştirilmesinden; sistemden kaynaklı  olumsuzlukları açığa çıkarmak, başta sağlık ve sosyal hizmet emekçileri olmak üzere bu olumsuzluklardan etkilenen toplum kesimleriyle birlikte herkese eşit, ücretsiz, ulaşılabilir, nitelikli kamusal bir sağlık ve sosyal hizmet sisteminin kurulması için mücadele etmektir. Sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin iş güvenceli çalışma başta olmak üzere ekonomik ve özlük hakları mücadelesi temel amacın asli unsurlarıdır. 

       Dönemsel Mücadele Programımızın Hedefleri;

  • Emek alanının genel sorunlarına ilişkin mücadele ile birlikte Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçilerinin ekonomik, özlük, demokratik haklarını korumak ve geliştirmek,
  • Genel demokrasi mücadelesinin aktif bir bileşeni olarak mücadeleyi daha fazla yükseltmek,
  • Sağlık ve Sosyal Hizmet alanında uygulanan politikalarla yıkıma ve yok edilmeye çalışılan halkın sağlık ve sosyal güvenlik hakkı için mücadele olacaktır.

     Bu amaçla “Sağlıkta Dönüşüm Programı’’nı ve SHÇEK’nun “yeniden yapılandırılması”nı hedefleyen özelleştirmeci-piyasacı  uygulamaları çalışanlar ve toplum nezdinde teşhir ederek bütünlüklü  mücadeleyle durdurmak öncelikli hedeftir. Mücadele programımız, geçmiş dönemin mücadelesinin birikim ve deneyimlerinin üzerine oturacaktır. Yine bu program, 2008 yılı Nisan ayında yaptığımız 6. Olağan Genel Kurulumuz başta olmak üzere bugüne kadar yaptığımız MTK’larda önerilen mücadele hattını kapsayacak tarzda; orta ve uzun erimli kamusal sağlık ve sosyal hizmet hedefli mücadele ile iç içe geçen ve birbirini bütünleyen bir anlayışla yürütülecektir. 

     Önümüzdeki dönemin ana mücadele stratejisi;

     Sağlık ve Sosyal Hizmet ortamının gerek çalışanlar, gerekse toplumsal ölçekte sistemden kaynaklı ortaya çıkacak tüm sorunlarını çalışanlara ve topluma mal ederek, alternatif, kamusal bir sağlık ve sosyal hizmet sistemi için bütünlüklü, uzun erimli bir mücadeleyi yürütmek olacaktır. Sağlık ve sosyal hizmet alanının sorunlarını toplumsallaştırmak ve siyasallaştırmak temel strateji olacaktır.

     Sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin çeşitlenen ve daha da çeşitlenecek sorunlarının her birisi önemsenerek, bütünün parçası olarak değerlendirilecektir. Toplumun sağlık hizmetlerine erişiminde sistemden kaynaklanan her türlü sorun sisteme karşı mücadele gündemi olarak görülecek ve yakın dönemde oluşturulan “Herkese Sağlık Güvenli Gelecek Platformları” gibi yerel platformlar güçlendirilerek birlikte etkili mücadele hedeflenecektir. Mücadelenin her aşaması alternatif sağlık ve sosyal hizmet sistemi talebi ile yürütülecek, sisteme tepkiler alternatif sistem talebi ile taçlandırılacaktır.

     SES bu dönemde çalışanların sorunları ve sağlık hakkı  mücadelesi üzerinden hem işyerlerinde hem de kamuoyunda güçlü bir sendikal odak haline gelerek, tüm üyelerini ve çalışanları mücadeleye katmayı, toplumu bilgilendirerek, alternatif sağlık ve sosyal hizmet sisteminin tarafı haline getirmeyi hedefleyecektir.

     Önümüzdeki dönem mücadele programımızı aşağıdaki ana başlıklarda sürdürmeyi hedeflemekteyiz. Program, ülke gündemine ve ihtiyaçlara göre MTK ve MYK da yapılacak tartışmalarla güçlendirilecektir. Kısa ve orta vadeli bazı eylem etkinlikleri aşağıdaki şekilde planlamaktayız.  

   KAMU HASTANE BİRLİKLERİ  YASA TASARISI:

  • 22–26 Aralık 2008 tarihleri arası; TTB, Dev. Sağlık-İş ile birlikte diğer sağlık meslek ve emek örgütlerini de katmaya çalışarak basın açıklamaları ile imza kampanyasının başlatılması ve imza metinlerinin 16 Ocak 2008 tarihinde sonlandırılması (İmzaların gönderilme biçimi diğer örgütlerle netleştirilerek bilgi verilecektir.)
  • 6 Ocak 2008 tarihinde her ilin milletvekillerine hastane birlikleri yasasına onay vermemeleri için faks çekilmesi (fax metni gönderilecektir)
  • Diğer örgütlerlerle ortaklaştırılamaması halinde halka yönelik 100 bin bildiri çıkarılacak ve örgütümüzce dağıtılacaktır.
  • KESK ve bağlı sendikalar ile emek meslek örgütleri, siyasi partiler ve DKÖ lere merkezi düzeyde konunun önemini anlatan yazı gönderme, toplantı yapmak için girişimlerde bulunma. Yerellerde de ortak hareket etiğimiz örgütlerle benzer çalışmaları yürütme.
  • Konuya ilişkin çalışmaları Genel Merkezimizce çeşitli yöntemlerle kamuoyu ile paylaşılması

   Yapılan tüm çalışmalar, eylem-etkinlikler iş bırakma hedefi ile gerçekleştirilecektir. Koşullar ve zamanın uygun olması halinde iş bırakma eylemi kararı ile birlikte (iş bırakma öncesi) referandum gerçekleştirilmesi de hedeflenmektedir. 

   SAĞLIK BAKANLIĞI:

  • 2008 yılında Sağlık Bakanlığı önünde açıkladığımız TİS taleplerimizin hayata geçirilmesi için uzun erimli bir mücadele yürütülecektir.
  • Görevde yükselmelerin sınavla ve liyakata uygun yapılması için mücadele edilecektir.
  • Yemeklerin ücretlendirilmesine karşı mücadeleye devam edilecektir.

 

   AİLE HEKİMLİĞİ:

  • Sevk zincirine geçilen ve örgütlülüğümüzün olduğu illerde Ocak ayı içinde MYK tarafından çalışma yürütülmesi ve sonuçlarının örgütle paylaşılması
  • Aile hekimliğinin yürürlükte olduğu illerden düzenli bilgi alınması ve paylaşılması, yeni geçecek illerde mücadele yürütülmesi,
  • Aile hekimliği öncesi ve sonrasına dair sağlık düzeyi göstergelerinin toplanması

 

    SHCEK:

  • Sempozyum sonuçlarına ait özel sayı çıkarılması
  • Sosyal Hizmet tazminatı ile ilgili çalışma yürütülmesi, 21 Ocak 2008 tarihinde; talepleri içeren imzaların illerde yapılacak basın açıklamaları ile ilgili yerlere gönderilmesi,
  • Merkezi sosyal hizmet komisyonunun güçlendirilmesi ve büyük illerde sosyal hizmet komisyonlarının kurulmasına çalışılması
  • Sosyal hizmet alanında çalışan taşeronların örgütlenmesi için çalışmalar yapılması
  • Alandaki öğrencilerle ilişkilenme
  • Sempozyuma illerden katılan arkadaşların da yer aldığı çalışanlarla toplantılar yapılması, sonraki çalışmaların değerlendirilmesi, eylem-etkinlik önerilerinin alınması
  • Sempozyum konuşmalarının ve tebliğlerin kitaplaştırılması, HAYAT TV ve YOL TV tarafından hazırlanacak CD ler ile birlikte örgüte gönderilmesi
  • Kadrolaşmanın teşhirini sağlayacak çalışma ve mücadele yürütülmesi
  • Sosyal hizmet alanındaki gündemlerin düzenli olarak basın ve kamuoyu ile paylaşılması

 

   ÜNİVERSİTELER:

  • KİK görüşmelerine toplu sözleşme mantığı çerçevesinde yaklaşılacaktır. Bunun için öncesinden meclis tarzı örgütlenmeler (memur, sözleşmeli, taşeron, v.b) yaratılarak ve tüm emekçilerin KİK görüşmeleri öncesi talepleri ortaklaştırılarak, talepler üzerinden görüşmelere gidilmeye çalışılacaktır. Örgütlü olduğumuz tüm üniversitelerde bu çalışmaya önem verilecektir. Ancak güçlü olduğumuz yerler pilot seçilerek süreç hızlandırılmaya ve kazanıma dönüştürülmeye çalışılacaktır. 
  • Üniversite hastanelerindeki döner sermaye adaletsizliği, temel ücretin düşüklüğü ve yemek konularına ilişkin çalışmalar yürütülecektir.

 

   EKONOMİK  ÖZLÜK TALEPLER:

  • Temel ücret talebimiz tüm eylem etkinliklerin en önemli maddesini oluşturacaktır. Aynı zamanda; ek ödeme, döner sermaye v.b adlarla ödenen ücretlerin emekliliğe de yansıyacak bir düzenlemeye kavuşturulması için eylem etkinlikler planlanacaktır.
  • Personel eksikliğinin giderilmesi, 4/B, 4/C, 4924 ve vekillerin kadroya alınması ve güvencesiz istihdama son verilerek, iş güvenceli ve aynı statüde eleman çalıştırılması, eşit işe eşit ücret uygulanması mücadelesi KESK başta olmak üzere diğer örgütlerle birlikte yürütülecektir.
  • Tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin fiili hizmet süresi zammından yararlandırılması için mücadele yükseltilecektir.
  • Tüm sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının yemek, kreş, servis vb. sorunlarının ücretsiz çözülmesi talebi yükseltilecektir
  • 21 Ocak 2008 tarihinde,  lisans hakkına ilişkin talepleri içeren imzalar illerden basın açıklamaları ile ilgili yerlere gönderilecektir

 

   KESK’E  ÖNERİLERİMİZ:

  • TİS sürecinin yasayla belirlenmiş süresi beklenmeden KESK bütünlüğü içerisinde bir programla startının verilmesi
  • Güvencesizlerin (4-b, 4924, taşeron, vekiller) kadroya alınmaları talebiyle KESK bütünlüğü içerisinde mücadele programının çıkarılması
  • SSGSS yasasına bağlı olarak 1 Ocak 2009 yılından itibaren 657’lilerden alınmaya başlanacak olan katılım payı ve fark ücretine karşı KESK bütünlüğünde fiili ve hukuksal mücadelenin yürütülmesi

 

   MATERYALLER:

  • Krizin sağlık ve sosyal hizmet alanına yansıması ve çalışanlara etkisi konulu bildiri örgüte gönderilmesi- Ocak 2009
  • Mayıs yetki sürecini hedefleyen örgütlenme çalışmalarında kullanılacak bildiri- Ocak 2009
  • Mayıs yetki sürecini hedefleyen örgütlenmeye çağrı amaçlı 2. bildirinin örgüte gönderilmesi Şubat-Mart 2009
  • Kadına yönelik bildiri Ocak 2009
  • işkolumuzdaki kadınların taleplerine ilişkin yayın çıkarılması- 1-8 Mart 2009
  • 12 Mayıs hemşirelik haftasına ilişkin materyal çıkarılması
  • 14 Mart tıp haftasına yönelik çalışmaların süreç içinde planlanması

 

   ÖRGÜTLENME:

      7. Olağan Genel Kurulumuza kadar ki temel hedefimiz örgütümüzün üyelik anlamında yüzde yüz büyümesi olacaktır. Bunun için;

  • Örgütlülüğümüzün olmadığı illerde (bağlı şubeler varsa birlikte) MYK tarafından çalışmalar yürütülecektir.
  • Önümüzdeki dönem süreli-süresiz kampanyalar ya da MTK’da belirlenecek formatlarla örgütlenme faaliyetleri yürütülecektir.
  • Her şube/temsilciliğimiz il yetkisi alma, birimlerde (hastaneler, üniversite hastaneleri, SHCEK, v.b) yetki alma vb. hedefler etrafında çalışmalar sürdürülecektir.
  • Örgütlenme faaliyetleri kapsamında eğitim çalışmaları, basın yayın üzerinden çıkarılacak materyaller örgütlenmeye hizmet edecek tarzda olacak ve nicel üye sayımız üzerinden nitel bir dönüşüm hedeflenecek ve üyeler üzerinden “üyeden kişiye” örgütlenme hedeflenecektir. Önümüzdeki dönem her üyemizin bir üye kazanması hedefe konulacak tarzda zihni bir dönüşümü üyelerimizde yaratmak çabası içinde olunacaktır.
  • 2009 yetki sürecine kadar kampanya tarzı bir örgütlenme çalışması yürütülecektir. Bu çalışma, OCAK-MAYIS 2009 dönemini kapsayacaktır. Bu kapsamda MYK tarafından il gezileri planlanacaktır.
  • Üyemiz olmayan ya da başka sendikaya üye olan emekçilere yönelik özel çalışmalar yürütülecektir.
  • İşkolumuzdaki taşeron işçilerle birlikte ortak mücadele ve ortak örgütlenme hedeflenecektir.
  • Tıp Fakültesi öğrencileri ile Sosyal Hizmet, Psikoloji, Çocuk Gelişimi, Sağlık alanındaki fakülteler ve yüksek okullardaki öğrenciler ile ilişkiye geçilerek, gerekirse bu öğrencilerle ilişkiyi süreklileştirecek bir işleyiş modeli yaratılacaktır (öğrenci komisyonları vb.).

 

   EĞİTİM:

   2009 yılı için Ocak ayından başlayarak tüm işyeri temsilcileri ve aktivistlere yönelik merkezi eğitim programı hazırlanacaktır. Eğitim konuları ve takvim örgüte ayrıca gönderilecektir. Şube/temsilciliklerin kendi yapacakları ihtiyaç eğitimleri ise eğitim fonu yönetmeliğine göre kendilerine ayrılabilen pay çerçevesinde yapılacaktır. 

   BASIN-YAYIN:

   Mücadele ve çalışma programı çerçevesinde ihtiyaç duyulacak materyaller hazırlanacaktır. 

6. Olağan Genel Kurulumuzda Alınan Kararlar Çerçevesinde Yapılacak Çalışmalar: 

     Hemşirelik Sempozyumu:

     Sendikamız yıllardır hemşirelik yasasının çıkarılması ve meslek tanımlarının belirlenmesi mücadelesini yürütmüştür. Bu mücadele sonucunda bazı maddelerine çekince koysak da, kısmen de olsa talebimizi karşılayan bir yasa çıkarıldı. Hemşirelerin iş yükü fazlalığı, personel eksikliği, yasa ve yönetmeliklerden kaynaklanan sorunları ve diğer tüm sorun ve taleplerin derinlemesine tartışılacağı, hemşirelik sempozyumunu 2009 yılı içerisinde gerçekleştirmeyi planlamaktayız. 

    Sağlık Kurultayı: 2005 yılında ilki yapılan “Eşit, ücretsiz, ulaşılabilir, nitelikli başka bir sağlık sistemi mümkün” temalı kurultayın ikincisinin, 2009 yılı sonu veya en geç 2010 baharında yapılması planlanmaktadır. 

   Kültür Sanat: Onur üyelerimiz anısına yaptığımız kültür sanat etkinliği 2009 yılı içerisinde sendikamızın kuruluş yıl dönümünde sonuçlandırılmak üzere gerçekleştirilerek düzenli devam ettirilecektir. 

   Kadın Komisyonu: 6. Kongremizde tüzüğümüze konulan Kadın Sekreterliği, yaşanan eksiklikten dolayı şube sekreterliklerine yansıtılamamıştır. Bu nedenle şubelerde gönüllülük üzerinden bir sekreterlik tarafından kadın sekreterliği görevi de yürütülecektir. Kadın komisyonları yerellerde görevli sekreterliğe bağlı kurularak daha etkin hale gelmesi ve koordineli çalışması sağlanacaktır. Bu çalışmanın 2009 yılı Mart ayına kadar her ilde bitirilmesi hedeflenmelidir. 

   Kadın komisyonları, üyelerimizin ve hedef kitlemizin çoğunluğunun kadın olması nedeniyle; emekçi kadınlara yönelik çeşitli etkinlikleri ve eğitim çalışmalarını düzenleyen, çalışan kadınların sorunlarının çözümüne ilişkin aktif rol alan, iş yerlerinde kadına yönelik her türlü ayrımcı uygulamalara, şiddete ve cinsel istismara karşı çıkan bir çalışma yürütmelidir.

   Şubelerimizde kadın sekreterliği yürütenlerle birlikte 31 Ocak 2009 tarihinde SES olarak eğitim-toplantı, 1 Şubat 2009 tarihinde de KESK bütünlüğü içinde Kriz ve Kadın konulu toplantı yapılacaktır.  

   Sağlık  Çalışanlarının Sağlığı  Komisyonu: İş kolumuzda iş kazası ve meslek hastalıklarına ilişkin riskler gittikçe artmaktadır. KKKA, Hepatit B, Hastane enfeksiyonu, Şiddet) Bu alanda araştırma yapmak, koruyucu önlemleri saptamak üzere merkezi olarak komisyon kurulacaktır. Komisyonu yerellerimiz besleyecek ve buna uygun politika belirlenecektir. Merkezi komisyon oluşturulması çalışmaları yürütülecektir.  

  DEMOKRASİ MÜCADELESİ

     Sendikamız, kurulduğu günden beri emek, barış, özgürlük ve demokrasi mücadelesinin aktif bir bileşeni olmak için gayret göstermiş, sınıf ve kitle sendikası olması nedeni ile de bu alanda mücadele etmenin bir görev olduğu bilinciyle hareket etmiştir.

     Emek ve demokrasi mücadelesinin ayrılmaz bir bütün olduğundan hareketle, ülkenin demokratikleştirilmesi mücadelesinde sendikamız üzerine düşen görevi yapmaya devam edecektir. Kongre ve MTK kararlarımız demokrasi güçleri ile birlikte hayata geçirilmeye çalışılacaktır. Bunun için şube temsilciliklerimiz; ülkenin demokratikleştirilmesi için çaba harcayan platformların aktif birer bileşeni haline gelecektir. Platformların olmadığı yerlerde ise oluşturulması için yoğun çaba içerisine girilmelidir. Bu kapsamda;

  • Sağlık alanında örgütlü sendika olarak emek ve demokrasi mücadelesini birlikte yürütüyoruz. Bu anlamda; yaşanan savaş ve şiddet ortamının sonlandırılması ile yaratılmak istenen linç kültürüne karşı mücadele etmek öncelikli görevimiz olmalıdır.
  • Kürt sorunun demokratik temelde çözümüne katkı sunacak emek alanındaki diğer bileşenlerle beraber yapılabilecek eylem ve etkinliklerde bulunmaya devam edilecektir. Genel kurul kararları doğrultusunda hareket edilecek, Türkçe bilmeyen vatandaşların sağlık hizmeti alması ve sağlık hizmeti sunan personelin bu hizmeti verebilmesi ile ilgili çalışmalar yapılacaktır.
  • Ülkemizin kanayan bir yarası olan cezaevlerinde yaşanan sorunlara sağlıkta örgütlü bir sendika olarak duyarsız kalamayız. Bir insanlık suçu olan tecrit, hatta tecrit içinde tecrit bu ülkenin f tipi cezaevlerinde uygulanmaktadır. Kaldı ki f tipleri dışında da ciddi hak ihlalleri yaşanmaktadır. Cezaevlerindeki hak ihlallerine karşı 6. Kongre kararımız doğrultusunda bu alanla ilgili örgütlerle birlikte komisyon kurulması için yoğun çaba harcanacaktır.
  • İfade, örgütlenme özgürlüğü, toplantı ve gösteri hakkının yerleşmesi için mücadele içinde olunacaktır.
  • Siyaset yapma hakkının kullanılması için öteden beri dile getirilen talepler ile ilgili yapılacak etkinliklerde yer alınacaktır.
  • Eşit, özgürlükçü ve demokratik bir anayasa ile Eşit, Özgür Ve Bağımsız Türkiye mücadelesinde yer alınacaktır.

İLETİŞİM: SES – Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Çankaya, Kızılay, Necatibey Cad. No:82 D: 4, 06420 Ankara Telefon: (0312) 232 61 22 e-Posta: [email protected]

×