Pandeminin başından beri Sağlık Bakanlığı’na çağrımız sağlık emekçilerinin ve tüm toplumun yaşamını koruması, önlenebilir ölümlerden canlarımızın kaybını önlemesiydi. Covid’e karşı etkin aşılar üretildiğinden beri defalarca toplumsal hareketliliğin azaltılması, bu sırada
Covid-19 pandemisinin ülkemizde görülmesiyle birlikte yaptığı açıklamalarla ve açıklayamadıklarıyla gündem olan Sağlık Bakanı gazetecilerin “Açığa alınan hemşirelerin durumu ve Covid- 19’un meslek hastalığı sayılıp sayılmayacağı” konularındaki soruları üzerine sorulanların yetkisi
“Tüm dünya ile birlikte ülkemizi de etkisi altına alan Covid-19 salgını nedeniyle önlenebilir ölümleri önlemek ve salgının önüne geçmek için sağlık örgütleri tarafından yapılan onca çağrıya iktidar kulak tıkamıştı. Gerek
Artırımlı nöbet ücretleri ile Aile Sağlığı Merkezleri ve Toplum Sağlığı Merkezleriyle ilgili olarak Sağlık Bakanlığı’na yazı yazdık. Artırımlı Nöbet Ücretleri yazımız için tıklayınız ASM ve TSM’ler hakkındaki yazımız için tıklayınız
Tüm dünya ile birlikte ülkemizi de etkisi altına alan Covid-19 salgını nedeniyle önlenebilir ölümleri önlemek ve salgının önüne geçmek için sağlık örgütleri tarafından yapılan onca çağrıya iktidar kulak tıkanmıştı. Sağlık
Sosyal hizmet emekçilerinin çalışma koşullarının göz önünde tutularak iş yerlerinde kreş ve bakım odalarının oluşturulması için hızlı bir planlama yapılması talebimizi Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na ilettik. Aile ve Sosyal
Sağlık emekçilerinin çalışma koşullarının göz önünde tutularak hastanelerde kreş ve bakım odalarının oluşturulması için hızlı bir planlama yapılması talebimizi Sağlık Bakanlığı’na ilettik. Sağlık Bakanlığı’na gönderdiğimiz yazı için tıklayınız
Covid-19’la mücadele kapsamında ve salgın sürdüğü sürece risklerinin ve iş yüklerinin sosyal hayatlarında yarattığı olumsuz koşulların karşılığı olarak sağlık iş kolunda çalışan tüm emekçilere maaşları tutarınca ek ödeme verilmesi ve
Pandemi yönetiminde sağlık iş kolunda örgütlü emek ve meslek örgütlerini dinlemeyerek bu güne kadar binlerce önlenebilir ölümünden sorumlu olan iktidar; turizm gelirleri için ve ekonomik kaygılar ile epidemiyoloji biliminden, insanlıktan
Yaklaşık bir buçuk yıldır Covid-19 salgını ile canla başla mücadele ederken bugüne kadar 400’ün üzerinde sağlık emekçisi hayatını kaybetmiştir. Geride eşlerini, çocuklarını, annelerini, babalarını, yakınlarını bırakmışlardır. Pandemi sürecini yönetemeye, gerekli
Hizmet kolumuzda bulunan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından 16.04.2021 Cuma günü yayınlanan genelge ile Cumhurbaşkanlığının onayı doğrultusunda Sağlık Bakanlığı’nda olduğu gibi sosyal hizmet emekçilerine de çeşitli kısıtlamalar getirilmiştir.
Cumhurbaşkanlığı’nın 14 Nisan 2021 tarihli 2021/8 sayılı “Covid19 kapsamında kamu çalışanlarına yönelik tedbirler” başlıklı genelgesinde Sağlık Bakanlığı personeli hariç bırakılarak yine ayrımcılık yapılmıştır. Sağlık Bakanlığı Yönetim hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün 14.04.2021
Pandemi kısıtlama kararları kapsamında sağlık emekçilerinin haklarını yok sayan 14 Nisan 2021 günlü Sağlık Bakanlığı genelgesine dair genel merkezimizde basın toplantısı gerçekleştirdik. Basın toplantısında Merkez Yönetim Kurulu adına açıklama yapan
Üyelerimiz başta olmak üzere tüm sağlık emekçilerinin yaygın olarak birlikte yaşadıkları insanlar için aşı talebinde bulunmasının örgütlenmesi faydalı olacaktır. Bu kapsamda genel merkezimizin de Sağlık Bakanlığı nezdinde girişimleri devam etmektedir.
1 Mart 2021 tarihinde alınan normalleşme kararı ile birlikte vaka sayıları hızla artamaya başladı. Yeniden kısıtlama kararı alınan 13 Nisan 2021 itibari ile günlük vaka sayımız 60 bine dayandı. Covid-19
Daha önce de defalarca kez ifade ettiğimiz gibi sağlık emekçilerinden kronik hasta olanlar, 60 yaş ve üzerinde olanlar, gebe olanlar gebeliğin tespitinden itibaren, 10 yaş ve altı çocuğu bulunan ebeveynlerden
Covid-19 salgınıyla mücadelede toplumsal alanda alınması gereken önlemler ısrarla hayata geçirilmemekte, yurttaşlar ekonomik olarak desteklenmemekte, aşıya ulaşım hızı arttırılmamakta, bütün bunlara rağmen “normalleşme”ler ilan edilmeye devam edilmektedir. Her bir normalleşme
Sağlık Bakanının kamuoyuyla paylaştığı bilgilere göre 65 yaş üstü vatandaşlardan %23,6’sının aşı yaptırmadığı göz önüne alındığında memlekette yıllardır yerleştirilen bilim düşmanlığının sağlık alanındaki yansımalarıyla mücadele etmek hayati önemdedir. Sağlık kurumlarında
Sosyal hizmet emekçilerinin riskli gruplar içinde değerlendirilerek aşılanmada öncelikli gruplar içine alınması için Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na yazı gönderdik. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na gönderdiğimiz yazı için
Sağlık emek ve meslek örgütleri Covid-19 salgınının siyasi ve ekonomik kaygılarla, akıldan ve bilimden uzak yönetimi sonucunda hayatını kaybeden binlerce insan ve yüzlerce sağlık emekçi için bütün illerde “Öfkeliyiz; Çünkü Tükendik!
Mersin Tarsus Devlet Hastanesi’nde hemşire olarak görev yapan 40 yaşındaki üç çocuk babası Kadir Saldız, dün tutmuş olduğu 24 saatlik nöbeti teslim ettikten sonra sabaha karşı ben biraz dinleneceğim diyerek
Sağlık alanındaki emek ve meslek örgütleri Covid-19 aşısındaki son gelişmeleri, Türkiye’deki aşı belirsizliğini ve son olarak “Acil Kullanım Onayı”na (AKO) ilişkin Resmi Gazete’de yayımlanıp yürürlüğe giren yönetmelik değişikliğini bugün yaptıkları
Aşı ile ilgili son günlerde yürütülen tartışmalar gittikçe artmaktadır. Hükümetin pandemi sürecinde yaşadığı olumsuz pratik, sağlık emekçileri ve halk nezdinde düştüğü güvensiz durum pandemiyle mücadelede en önemli başlıklardan olan bağışıklama
Dün Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Bilim Kurulu toplantısının ardından bugünden sonra açık test politikalarına geçtiklerini söyleyerek semptom göstermeyen pozitif vakaları da içeren vaka sayısını açıkladı. Günlük vaka sayının 28 bin
Aylardır iş yerleri önünde yaptığımız eylemler, Mecliste grubu bulunan partilerle görüşmelerimiz, şube/temsilciliklerimizin illerindeki siyasi partileri ziyaretleri, milletvekillerine gönderdikleri mailler, görüşmeleri, hashtag çalışmalarımız neticesinde Covid-19’un meslek hastalığı sayılması yönünde önemli bir
Sendikamız, Türk Tabipleri Birliği, Türk Dişhekimleri Birliği, Türk Eczacılar Birliği, Devrimci Sağlık-İş Sendikası, Türk Hemşireler Derneği, Türk Psikologlar Derneği, Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği, Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği ve
Pandemi sürecinde yönetimin toplum sağlığını koruma yönünde niyeti ve çabası olmadığı bir kez daha görüldü. Yurttaşlar salgının insafına terk edildi. Toplum, Covid-19 hastalığının yaygınlığı, ölümlerdeki artışlar ve bilinmezliğin korkusu ile
Covid-19 salgını kapsamında sağlık emekçileri ve sağlık hizmeti alanlar için alınması gereken önlemlerle ilgili Sağlık Bakanlığı’na yazı gönderdik. Sağlık Bakanlığı’na gönderdiğimiz yazı için tıklayınız
Pandemi şiddetini artırarak devam etmektedir. Pandeminin yükü en başından beri sağlık emekçilerinin sırtına bırakılmış durumdadır. Bu süreçte 122 sağlık emekçisi hayatını kaybetmiş, 40 binin üzerinde sağlık emekçisi hastalanmıştır. Sağlık emekçilerinin
Salgın süreci en başından beri şeffaf yürütülmemiştir. Dün akşamki açıklamaları ile Sağlık Bakanı aylardır tüm ülkeye yalan söylediğini itiraf etmek zorunda kalmıştır. Günlük vaka sayısı yerine günlük hasta sayısı teriminin
Covid-19 İş Kazası ve Meslek Hastalığı panelimizi 24 Eylül günü Zoom üzerinden gerçekleştirdik. Sosyal medya hesaplarımızdan canlı olarak yayınlanan ve MYK Üyemiz Aylin Akçay’ın moderatörlük yaptığı panelde hocalarımız Murat Özveri
Sağlık Bakanlığı’nın salgın kapsamında hem hasta takibi ve yatışı, hem pozitif vaka ve temaslı izlem takibi, hem de bunların sağlık emekçileri için nasıl uygulanacağına yönelik hazırladığı algoritmalar (belirlenmiş yöntemler) salgının
Merkez Yönetim Kurulumuz artan Covid-19 vakaları, alınmayan önlemler ve taleplerimizi içeren basın toplantısı düzenledi. Merkez Yönetim Kurulu adına açıklamayı yapan Eş Genel Başkanımız İbrahim Kara, Covid-19 salgınının başından itibaren salgında
Covid-19 salgını kapsamında 1 Haziran sonrası “normalleşme sürecinde” hastanelerde yaşanan duruma ilişkin 51 ilde 243 hastanede yaptığımız değerlendirme anketinin sonuçlarını genel merkezimizde düzenlediğimiz basın toplantısıyla açıkladık. Basın toplantısında konuşan Eş
Salgın süreci başladığından beri sendikamızın ve sağlık emekçilerinin ısrarla vurguladığı ama gerçekleşmeyen taleplerinden biri sağlık emekçilerine rutin test yapılması idi. Bu talebimiz 1 Haziran sonrası süreçte de acil bir şekilde
Salgın süreci ve salgının yarattığı ortam tüm dünyada sermaye ve iktidarlar tarafından emekçilere ve halka yönelik hak gaspları ve saldırı politikalarının uygulanması için bir fırsata çevrilmek isteniyor. Bunun adımlarını her
Merkez Yönetim Kurulumuz basın toplantısı düzenleyerek, Sağlık Bakanlığı tarafından 1 Haziran 2020 tarihinde yayınlanan “Normalleşme Döneminde Sağlık Kurumlarında Çalışma Rehberi”ne ilişkin sendikamızın değerlendirmesini açıkladı. Merkez Yönetim Kurulu adına açıklamayı yapan
Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan ”Covid-19 hastalığı için risk grubunda olan kronik hastalıklar” konulu yazı riskli grupların pandemi sırasında sağlıklarını korumaktan uzaktır. Kamunun diğer kurumlarında çalışanların idari
Genel Merkezimiz ve Toplumsal Dayanışma İçin Psikologlar Derneği (TODAP) tarafından başlatılan Covid-19 salgını süresince sağlık ve sosyal hizmet emekçilerine yönelik psikolojik destek çalışmasının kapsamını genişleterek sürdürüyoruz. Bu çerçevede işe gitmek
Sağlık Emekçilerinin Hakkı Ödenmez Dediler, Hakkımızı Yemeye Devam Ediyorlar… Cumhurbaşkanlığı ve Sağlık Bakanlığı tarafından 1 Haziran 2020 sonrası idari izinlerle ilgili yapılan düzenlemelerde sağlık emekçileri yok sayılmakta, risk gurubu sağlık
Sağlık Bakanlığı’nın 02.06.2020 tarih ve 60438742-929 sayılı düzenlemesine ilişkin Bakanlığa yeniden yazı göndererek, sağlık emekçilerinin ve hizmet alanların korunması bakımından kritik bir önemde bulunan sağlık emekçilerinin idari izinleriyle ilgili kronik
Cumhurbaşkanlığının 29 Mayıs tarih ve 2020/8 sayılı idari izinlerle ilgili genelgesine ilişkin YÖK’e yazı göndererek, sağlık emekçilerinin idari izin kapsamına alınması için acilen düzenleme yapılmasını talep ettik. Yazı için
Cumhurbaşkanlığının 29 Mayıs tarih ve 2020/8 sayılı idari izinlerle ilgili genelgesine ilişkin Sağlık Bakanlığı’na yazı göndererek, sağlık emekçilerinin idari izin kapsamına alınması için acilen düzenleme yapılmasını talep ettik. Yazı için
Merkez Yönetim Kurulumuz basın toplantısı düzenleyerek Covid-19 salgınına ilişkin sendikamızın iki aylık değerlendirmesini açıkladı. Merkez Yönetim Kurulu adına konuşan Eş Genel Başkanımız İbrahim Kara, Türkiye’nin açıklanan 150 bini geçen vaka
04 Mayıs 2020 tarihinde Cumhurbaşkanı tarafından yapılan açıklamada ”normale dönüş” adı verilen bir dönem tarifi yapılarak bir dizi kararlar açıklandı. Açıklanan kararların büyük çoğunluğu “ekonomi” saikli kararlardır. Toplum sağlığı yerine
Covid-19 salgını kapsamında Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı olarak hizmet yürüten sosyal hizmet kuruluşlarında alınan önlemler ve koruyucu ekipman donanımları ile ilgili 30 ilde 115 sosyal hizmet kurumunda
3 Kasım 2002 tarihinde AKP’nin tek başına iktidara gelmesiyle birlikte uygulamasına hız verilen Sağlıkta Dönüşüm Programı tüm itirazlarımıza rağmen yaşama geçirilmeye çalışıldı. Gelinen aşamada bu programın toplum sağlığına yararı olmadığı
Covid-19 pandemisi ile mücadelede salgının ilk görüldüğü ülkelerden başlamak üzere dünyadaki farklı ülkelerdeki bilimsel değerlendirmeler, buralarda salgın süresince neler olup bittiği, salgının seyrinin nasıl ilerlediği, ülkelerin aldığı önlemler ve salgının
Salgın sürecinde ne yazık ki arkadaşlarımızı kaybediyoruz. SES olarak sağlık emekçilerini kaybetmenin üzüntüsünü derinden yaşarken, sağlık emekçilerini adeta gözden çıkartan, öldüren mevcut sağlık sistemini ve alınmayan önlemleri anlatmaya devam edeceğiz.
Sendikamız tarafından sağlık alanındaki önlemlerin ve Kişisel Koruyucu Donanımların (KKD) durumunu tespit etmek amacıyla DSÖ, OSHA, ILO ve Çin Deneyimi göz önünde bulundurularak SES üyesi akademisyenler ve enfeksiyon hastalıkları uzmanlarının
İLETİŞİM: SES – Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Çankaya, Kızılay, Necatibey Cad. No:82 D: 4, 06420 Ankara Telefon: (0312) 232 61 22 e-Posta: [email protected]
