Bölgemizde 7 Haziran seçimlerinden sonra başlayan 90’ları çok daha fazlasını aşan adeta 1925 ‘eri 1938’leri aratan soykırım düzeyinde katliamları ve sokağa çıkma yasaklarına dikkat çekmek için uyarı amaçlı gerçekleştirdiğimiz açlık grevini bugün sonlandırıyoruz. KESK Mardin Şubeler platformu olarak silahların susmasını, sivil demokratik halklar anayasasının hazırlanmasını, Dolmabahçe mutabakatına dönülmesini ve onurlu barışın tesisini acilen istiyoruz.

Tüm insanlığın şahitlik ettiği trajedide bilindiği gibi, Morglarda yer kalmadığından cesetlerin üst üste aclikgrevison2yığıldığı, günlerce Sokaklarda kar altında cesetlerin kaldığı bu sürecin Hitler Almanyasında yaşananları aştığını söyleyebiliriz.

.En temel insani hak olan Yaşam hakkından vaz geçtik, ölen insanlarımızın haftalarca günlerce kaldırımlarda kalması kabul edilebilir bir durum değildir. Bu durum öyle bir boyuta gelmiş ki morglarda yer kalmamış durumda. İnsanlarımızın cesetleri, morglarda üst üste bekletilmektedir .Buna seyirci kalmamız mümkün değildir.

Artık savaş o kadar dehşet verici bir boyutta ki ölenlerin sayısını sağlıklı bir şekilde açıklayamaz duruma geldik. Ölenlere her gün yenileri eklenmektedir,

“Bilindiği üzere şuanda Kürdistan bölgesinde çok büyük bir baskı ve yıkım yaşanmaktadır. Devlet tarafından 90’ları aşan savaş politikaları uygulanmaktadır . Eskiden köyler boşaltılırken; bugün ilçeler ve iller boşaltılmakta, yakıp yıkılmaktadır. Yine Jitem Hizbullah türü kontralarla bugün ise Esadullah timleri ve Işid türü devşirme katillerince çocuk, kadın, genç demeden katliamdan geçirilmektedir. İnsanlarımız sokağa çıkamamaktadır, yaşlı, genç, demeden öldürülmektedir.

Gazze için ayaklanan başta Sözde Dindarların, Cizre ve Silopi için neden ses çıkarmadıklarını öğrenmek istiyoruz. “ Bildiğiniz gibi bölgemizde son yüz yılda eşine rastlanılmayan bir formda savaş sürmektedir”. Ülkemizin ötelenen adı yasaklanan coğrafyası olan Kürdistan’da, yaşanan bu duruma sesiz kalan batı yakasındakilere de buradan bir çağrı yapmak istiyoruz. Dün Gazze için haklı olarak kızılca kıyamet kopardınız….

bugün Sur, Silopi ve Cizre için neden SESSİZSİNİZ”

Tüm kamuoyu iyi bilmelidir ki AKP ateşle oynuyor.

Nüfusu 1,5 milyona varan yedi kentte 19 ilçeyi askerle, polisle kuşatıyor.

Sokağa çıkma yasakları ilan ediyor. Hem de bir defa, üç defa, yetmedi altı defa…

Üç gün, beş gün, 10 gün, 15 gün, 25 gün derken 37 güne varıyor her bir sokağa çıkma yasağı.

Mahalleler, sokaklar, evler tank ve top atışına tutuluyor, evler ağır makinalı tüfeklerle taranıyor, keskin nişancılar hareket eden her canlıyı vuruyor, yetmezse havadan helikopterler saldırıyor kent merkezlerine.

200’den fazla sivil ölüyor; üç aylık bebekten, 80 yaşındaki dedeye kadar çocuklar, kadınlar, yaşlılar…

Devlet; Başbakanıyla, İçişleri Bakanıyla, Valisiyle, Kaymakamıyla tek bir sivil ölümüyle ilgili bir satır açıklama yapmıyor, adını bile anmıyor.

Sokaklar, cami avluları, okul bahçeleri, hastane morgları, hatta gümrük kapılarındaki soğuk hava depoları bile cenazelerle dolup taşıyor.

Burada tüm kamuoyuna sesleniyoruz Devlet bu uygulamalarıyla bölgede tüm meşruiyetini yitirmiştir.

Bilindiği gibi “ Devletin temel görevlerinden biri vatandaşını, halkını yaşatmaktır. Ama var olan gerçeklikte devlet 3 aylık Miray bebekleri öldürmeye başladı, 57 yaşındaki Taybet anayı öldürmeye başladı. Her gün basın açıklamaları yapıyoruz, kamuoyunda bir duyarlılık geliştirmeye çalışıyoruz ama maalesef her hangi bir karşılık bulmuyor KESK Mardin şubeler platformu olarak. Bu demokratik tepkimizi sonuna kadar dile getireceğiz.

Açık ve net belirtiyoruz ki; bizler Sur, Cizre, Silopi, Dargeçit, Nusaybin, halkının yanındayız. Sonuna kadar da yanlarında olmaya devam edeceğiz. Kadınlarımızı, Gençlerimizi, Çocuklarımızı katleden bizzat AKP iktidarının kendisidir…

Kobanide insanlık adına kazanılan zafer sadece Kürtler için değil bütün dünya hakları içindi. Bugün ise aynı direniş Surda, Silopi de Cizre de bütün haklar için verilmektedir.

 

KESK MARDİN ŞUBELER PLATFORMU

 

İLETİŞİM: SES – Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Çankaya, Kızılay, Necatibey Cad. No:82 D: 4, 06420 Ankara Telefon: (0312) 232 61 22 e-Posta: [email protected]